Filistin halkı sadece Müslümanlardan oluşmuyor. Aynı zamanda Hıristiyanlarda bu topluluğun bir parçası. Beytüllahim şehri ise Hıristiyanlar için en kutsal şehirlerden biri. Bu yıl tıpkı geçtiğimiz yıl gibi coşkulu bir Noel kutlaması yok.
Gazze’deki savaştan dolayı herkes umutlarını bir başka Noel’e saklamış gibi. BBC’nin Ortadoğu muhabirlerinden Yolande Knell Beytüllahim’deki 2024 Noel’i yazmış.
‘’İşgal altındaki Batı Şeria’daki Beytüllahim kasabasının kendisini Noel’in başkenti olarak görmesi için haklı nedenleri var ama bu yıl öyle değil.
Her zaman yoğun ziyaretçi akımına uğrayan bu kasabada bu dönemde çok az ziyaretçi vardır. Her zamanki neşeli sokak süslemeleri veya İsa’nın doğduğuna inanılan yerin üzerine inşa edilen Doğuş Kilisesi’nin önündeki dev Noel ağacı da yoktu.
Gazze’deki savaş nedeniyle Noel’in halka açık kutlamaları bu yılda l iptal edildi. Filistinli Hıristiyanlar yalnızca dini törenlere ve aile toplantılarına katılıyor.
“Bu bir sevinç ve kutlama zamanı olmalı,” diyor yerel bir Lutheran papazı olan Rahip Dr. Munther Isaac. “Ancak Beytüllahim, Gazze’deki kardeşlerimizle dayanışma içinde olan hüzünlü bir kasabadır” diye ekliyor.
Kilisedeki Doğum sahnesi, bebek İsa’nın moloz yığınının içinde yattığını gösteriyor. Noel’e hazırlık olarak, bir dua ayini Gazze’deki felaket durumuna odaklanmış durumda.
Isaac, sert ifadelerle verdiği vaazında, “Başımıza bir Noel daha geldiğine ve soykırımın durmadığına inanmak zor” dedi.
“Karar vericiler bunun devam etmesine izin vermekten memnun. Onlara göre Filistinliler vazgeçilebilir.”
İsrail, Gazze’deki soykırım suçlamalarını kesin bir dille reddederken, BM’nin en üst mahkemesindeki yargıçlar, Güney Afrika’nın soykırım iddiasıyla açtığı davada henüz karar vermedi.
Tanıştığım Beytüllahimli Hıristiyanların çoğu umutsuzluğa kapılıyor ve dünyadaki diğer Hıristiyan topluluklarının seslerini çıkarma konusundaki başarısızlığını sorguluyor.
Küçük Filistin Hıristiyan topluluğunun üyeleri arasındaki yakın bağlar, yerel halkın Gazze’de ailelerinin ve arkadaşlarının olması anlamına geliyor.
Aslen Gazzeli olan ilahiyatçı Dr. Yousef Khouri, “Annem bana televizyonda gördüklerimizin olan bitenin yüzde birini bile yansıtmadığını söyledi” diyor.
Annesi, babası ve kız kardeşi, son 14 ayın çoğunu Gazze’deki iki kilisede sığınarak geçiren birkaç yüz Hıristiyan arasında yer alıyor.
“Gazze şeridinin tamamı gibi onlar da açlığa maruz kalıyorlar. Elbette, bombardıman nedeniyle, başlarının üzerinde uçan tüm insansız hava araçları ve tıbbi bakım ve hizmetlerin eksikliği nedeniyle neredeyse hiç uyuyamıyorlar. Arkadaşlarımızı ve akrabalarımızı kaybettik” diyor.
Gazze’de, Hamas’ın güney İsrail’e yönelik saldırılarına yanıt olarak başlatılan savaşta 45.000’den fazla kişi öldürüldü. Rakamlar Hamas tarafından yönetilen sağlık bakanlığından geliyor ancak BM ve diğerleri tarafından güvenilir kabul ediliyor. 7 Ekim 2023’teki saldırıda yaklaşık 1.200 kişi öldü – İsrailliler ve bazı yabancılar – ve yaklaşık 250 kişi rehin alındı.
Batı Şeria’da savaşa paralel olarak gerginlikler arttı. İsrail, Filistinlilerin hareketlerine yeni kısıtlamalar getirdi ve her gün Kudüs’e veya Yahudi yerleşim yerlerine geçen on binlerce işçinin iznini iptal etti.
Ekonomi özellikle turizme büyük ölçüde bağımlı olan ve neredeyse tamamen durmuş olduğu için Beytüllahim’de çok kötü durumda. Rehberler, Doğuş Kilisesi’nin yanında boş boş durup güvercinlere yem veriyorlar.
“Turistler varsa, tüm insanlar çalışır: oteller, ulaşım, konaklama, hepsi, Ama turistler yoksa, Beytüllahim şehrinde hayat olmaz” diyor bir rehber olan Abdullah.
“Param bitti! İş yok! Bir yıldan fazla bir süredir evde kalıyoruz,” diye haykırıyor Star Caddesi’ndeki hediyelik eşya satıcısı Adnan Subah.
“Oğlum kilisede tur rehberi, biz evde kalıyoruz, bütün çocuklarım evde kalıyor. İş yok, ticaret yok, turist yok.”
Geçtiğimiz yıl birçok yerel Hıristiyan ve Müslüman aile göç etti. Filistinlilerin uzun zamandır kendi bağımsız devletlerini aradıkları topraklarda sürekli şiddet tehdidi ve yerleşimlerin genişlemesiyle birlikte, geleceğe dair artan bir korku ve belirsizlik var.
Ancak Beytüllahim’deki bir topluluk grubu bir fark yaratmaya çalışıyor: ihtiyaç sahipleri için yiyecek paketleri hazılıyor. Burada hükümet yardımı yok ve gönüllüler bağış topluyor – diasporadakiler de dahil.
“Bildiğiniz gibi Noel, verme, sevgi ve neşe ruhudur. Ve bu paketle bölgemizdeki ailelere biraz umut ve neşe verebileceğimizi umuyoruz,” diyor Filistin Lions Kulübü başkanı Wael Shaer.
Wael’in yakındaki bir apartmanda yaşayan bir kadına ilk teslimatını yapmasını takip ediyorum. Kadının kocası hasta ve işsiz. Kadın minnettarlıkla kendisine verilen malzeme kutusunu açıyor ve bir zarf dolusu nakit alıyor.
O ve Wael, birbirlerine önümüzdeki yılın barış dolu geçmesini dileyerek geleneksel bir tatil tebriki alışverişinde bulunuyorlar
“Görev tamamlandı!” diyor Wael yola koyulurken.
“Bu ise Noel’de biraz neşe yaymak.”
