Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani 26 Haziran Pazartesi günü Almanya’ya resmi bir ziyaret gerçekleştirecek. Neçirvan Barzani, Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un yanı sıra diğer yetkililerle bir araya gelecek.
Alman Yeşiller Partisi, Federal Parlamento grubundan Dış Politika Sözcüsü Jürgen Tritten, Almanya ile Kürdistan Bölgesi arasındaki ilişkilerin geçmişe dayandığını söyledi.
Kürdistan Bölgesi ile Irak arasındaki sorunların uzlaşma ruhuyla çözülmesini istediklerini kaydeden Tritten, “Kürdistan Bölgesi’nin orada güçlü ve müreffeh bir bölge haline gelmesini istiyoruz” dedi.
IŞİD’in hala tehdit olduğunu vurgulayan Alman vekil, teröre karşı mücadelenin temel şartlarından birinin hem Irak ve hem de Kürdistan Bölgesi’nde güçlü ve ortak bir yönetim olduğunun altını çizdi.
Yeşiller Partisi milletvekili ve eski Çevre, Doğa Koruma ve Nükleer Güvenlik Bakanı Jürgen Trittin, Rûdaw muhabiri Ala Şali’ye konuştu.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz Pazartesi günü Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani ile bir araya gelecek. Bu görüşme Kürdistan Bölgesi ile Almanya arasındaki ilişkiler ve ayrıca partiniz de dahil ikili ilişkilerin güçlenmesi açısından nasıl bir önem arzediyor?
Bu çok önemli çünkü Almanya olarak Irak Kürdistanı ile uzun bir ortak tarihimiz var. Aşağı Saksonya ve Kuzey Ren-Vestfalya’da Kırmızı-Yeşil eyalet hükümetleri vardı. O zamanlar Irak’ın tamamı Saddam Hüseyin’in yönetimi altındaydı. Orada Kürdistan Bölgesi Hükümeti ile, Sayın Barzani ve Sayın Talabani ile oradaki taraflarla birlikte çalışmaya başladık ve onlara yardım ettik. Başkan Barzani’nin ziyaretinin aynı zamanda Almanya ile Kuzey Irak arasındaki iyi ilişkilerin bir ifadesi olduğuna inanıyorum.
Her iki tarafın tartışmak istediği birçok konu var özellikle Bağdat ile Erbil arasındaki çözülmemiş sorunlar mevcutken. Kürdistan Bölgesi Bağdat’ın kendi yetkilerini azaltmak ve statüsünü zayıflatmak istediğini hissediyor. Kürdistan’dan petrol ihracatının askıya alınması halkı endişelendirdi. Grubunun Kürdistan Bölgesi’nin istikrarını sürdürmesine nasıl yardımcı olabilir?
Irak’ın zayıf ve istikrarsız olmaması tüm tarafların çıkarınadır. Aslında son birkaç ayda bazı olumlu gelişmeler de oldu. Irak’ın tüm bölgedeki rolünü kastediyorum. Son dönemde bölgede biğr ölçüde olumlu gelişmeler de oldu. Çin tarafının Suudi Arabistan ile İran arasında arabuluculuk yaptığı söylense de gerçekte bu süreçte inisiyatifi alan taraf Irak olmuştur. Bu anlamda Kürdistan Bölgesi ile Irak hükümetlerin kendi aralarındaki anlaşmazlıkları bu ruhla çözmeleri gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Irak’ın toprak bütünlüğünü sorgulamak istemediğimiz açıktır. Fakat Kürdistan Bölgesi’nin orada güçlü ve müreffeh bir bölge haline gelmesini istiyoruz. Açıktır ki taraflar arasında sorunlar çözülmezse ve iktidara katılma biçimi genel olarak başarılı olmazsa bu istikrarsızlığa yol açar ve sonuç terörü doğurur.
Terörizmden bahsettiniz, IŞİD’in hala büyük bir tehdit olduğunu ve IŞİD’e karşı uluslararası koalisyonun devam etmesi gerektiğini düşünüyor musunuz? Partiniz ve Alman hükümeti IŞİD’e karşı mücadelede Peşmerge’yi nasıl destekleyebilir?
: Bu iki soruyu içeriyor. Birincisi, IŞİD yenildi mi, hayır, IŞİD hala bir tehdit. Ancak sorunlar çözülmezse ve genel olarak yönetim biçimi başarılı olmazsa, bu IŞİD’in yeniden dirilmesine yol açabilir. Öte yandan Kürdistan Bölgesi’nde böyle bir sorunun olmadığını görüyoruz. Bu yüzden birlikte çalışıyoruz ve güçlü bir ilişkimiz var. Ama burada şunu söylemeliyim ki Irak Kürdistanı’nda diğer siyasi güçler de dışlanmadan ortak bir yönetim olmalı, ülkenin farklı çıkar gruplarına bölünmesi devam ettirilememesi gereken bir politikadır.
Sayın Tritten, Kürdistan Bölgesi halkının Almanya’ya karşı gerçekten çok büyük bir sevgisi var, özellikle Almanya Peşmerge’ye silah yardımı yaptıktan sonra. Sorunların çözümüne katkı sunacağınıza dair büyük umutları da var. Bu bağlamda partinizin Kürdistan Bölgesi ile ilişkisini nasıl tanımlıyorsunuz?
: Başta da söylediğim gibi, Irak Kürdistan Bölgesi ile Yeşiller Partisi arasında iyi ilişkiler var. Kırmızı-Yeşil hükümet en başından beri özerk bir bölgesel hükümetin inşasında yardımcı oldular. Elbette Kürdistan ile iş birliğinin bu ruhla devam etmesini istiyoruz. Ancak bu da dışlama olmadan, siyasi tutuklular olmaksızın iyi bir hükümet temelinde ve ifade özgürlüğünün korunması temelinde olur.
Bildiğiniz gibi Alman Parlamentosu Ezidi Kürtlere karşı katliamı soykırım olarak tanıdı. Şimdi Almanya, Şengal bölgesi ve Kürdistan Bölgesi’ndeki kamplardaki Ezidi mülteciler için bunu hayata geçirmek için ne yapacak? Ayrıca Almanya’daki Ezidi Kürt toplumu için ne yapacak? Almanya Ezidiler için ciddi olarak ne yapmak istiyor?
Ezidilere farklı yardımlar yaptık. Orada yaşayamayan ilk çok sayıda Ezidi, özel bir programla Almanya’ya getirildi. Bir yandan da insani yardımlarla orada yaşayan insanlara destek olmaya devam edeceğiz ve tabii ki yardımlarımız da devam edecek.