Kobane davasında yargılanan siyasetçilere esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapabilmeleri için 28 gün süre verildi. Nuray Özdoğan, “Mahkeme bu dosyayla iktidara bir hediye vermeye çalışıyor” dedi.
IŞİD’in Kobane’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protestolar gerekçe gösterilerek HDP’nin eski eş genel başkanları ile MYK üyelerinin de aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişinin yargılandığı Kobane davasının 26. duruşmasında ara karar açıklandı. Savcının esasa ilişkin hazırladığı 5 bin 267 sayfalık mütalaaya karşı savunma yapabilmeleri için siyasetçilere sadece 28 günlük süre verildi.
Davada gelinen aşamayı değerlendiren HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eş Sözcüsü Nuray Özdoğan, sorularımızı yanıtladı.
DELİLLER TOPLANMADAN SAVUNMA İSTENİYOR
Mahkeme heyetinin bir an önce cezalar verilsin diye acele ettiğini anlatan Özdoğan, dosya kapsamındaki delillerin tamamının toplanmadığına dikkat çekti. Mahkemenin delillere ilişkin tüm talepleri reddettiğini belirten Özdoğan, “Yargılama konusu yapılan konuşma çözümlerinin getirilmesi, mükerrer yargılamalar, hâlâ alınmayan müşteki beyanları varken savunmaların yapılması isteniyor. Bu büyük bir eksiklik. Ceza Muhakemesi Kanunu sistemine tümüyle aykırı” dedi.
MAHKEMENİN “KARAR VERİLDİ” TUTUMU
Hem avukatlar hem yargılananlar açısından bu dosyaya hazırlanmanın çok zor olduğunu anlatan Özdoğan, “Fiziki koşulları uygun değil. Davanın takibini fiziki olarak imkansız hale getiren mahkeme ‘siz savunmanızı yapın, benim kararım belli’ demiş oluyor. Tutuklu yargılananlar tecrit koşullarında, daha birçok yargılaması olan kişilerin bilgisayar kullanması oldukça kısıtlı cezaevinde. Henüz mütalaanın yarısına gelmedik diyorlar. Oysa ki talebimiz en az 5-6 ay süreyle hazırlık yapılabileceği yönündeydi. Yerel seçimler öncesinde yeni bir hazırlıkla, özelikle HÜDA-Par’ın da katılan olduğu bir dosyada iktidara bir hediye vermeye çalışıyorlar” diye konuştu.
AYDINLATILMASI ENGELLENİYOR”
Tüm taleplerinin reddedilmesi hakkında konuşan Özdoğan, “İddianame aşamasında verilen bir karar var. O kadar çok hukuka aykırılık var ki dosyada; örneğin azmettirmeden ceza verilmesi için faillerin kesin olarak tespit edilmesi gerekir ama failler dinlenemedi. O dosyaların bir kısmı kesinleşmemiş. Biz de bu failler bulunsun istiyoruz. Ancak buradaki taleplerimizin yanı sıra mecliste de araştırma talebi AKP-MHP oylarıyla reddediliyor. Siyasetçiler de ‘bu cinayetler aydınlatılsın, olayların içeriği araştırılsın’ istiyor. Ancak mahkeme yıl sonundan önce bir karar verme niyetinde. Adli tatilde de duruşma yapmaya karar verdi” dedi.
AİHM’DEN YÜKSEK BİR MAHKEME YOK”
Kobanê eylemleri döneminde HDP MYK kararı ile atıldığı iddia edilen ve aslında Kobanê halkı ile dayanışma minvalindeki tweetin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirildiğini hatırlatan Özdoğan, “AİHM bu açıklamanın ifade özgürlüğü kapsamında olduğuna, olaylarla bağının tespit bir olaya sebebiyet verdiği yargılama konusu edilemediği bu iddia ile yapılan tutuklamaların sözleşmesel hakların ihlalini oluşturduğuna, tahliye kararı verilmesi gerektiğine hükmetti. Dolayısıyla hükümetin ve mahkemenin uyması zorunlu bir karar. Ancak iktidarın bu kararı tanımadığı açıklamasının ardından mahkemeler de kararı uygulamıyor” dedi.
Kaynak: Evrensel