🔴Şam rejiminin devrilmesi, cihadistlerin iktidarı ele geçirmesi Suriye ve dünyada yeni bir tartışmayı beraberinde getirdi. Kuzey-Doğu Suriye yani Rojava Kürdistan’ında SDG’nin gözetimindeki kamplarda tutulan İŞİD militanları ve aileleri ne olacak?
Türk ordusunun ve ona bağlı SMO’u çetelerinin saldırısıyla birlikte kamplarda bulunan İŞİD elamanlarının ciddi bir tehdit haline geldiği belirtiliyor. Ayrıca dağılan Suriye ordusundan dışarıda olan İŞİD elamanlarının çok sayıda silah ve mühimmat elde ettiği, saldırı için fırsat kolladığı belirtiliyor.
Almanya Kamu televizyonu SWR’den Matthias Ebert en çok İŞİD elamanı ve ailelerinin tutulduğu Hol kampına gitti ve izlenimlerini ARD için yazdı.
Ebert izleniminde şu görüşlere yer veriyor.
‘’On binlerce IŞİD destekçisi ve aileleri Suriye’nin kuzeydoğusundaki bir kampta tutuluyor. Peki yeni İslamcı hükümetin onlar için ne gibi planları var? Kürt bölgelerinde ise insanlar korkuyor.
Kuzeydoğu Suriye çölündeki El-Hol kampına yaklaştıkça kontrol noktalarının sayısı artıyor. Kürt birliklerinin önderlik ettiği QSD askeri ittifakına ait ağır silahlı savaşçılar, kimin girip kimin çıkacağını titizlikle kontrol ediyor.
Gani Ahmed, müstahkem bir tepede 40.000 kişinin çadırlarda yaşadığı devasa alanı izliyor. Komutan olarak, dünyada eşi benzeri olmayan bu kampın güvenliğinden sorumlu: Sözde İslam Devleti’nin terörist milislerinin aile üyeleri, El-Hol’da hapsedilmektedir.
El-Hol kampında 40.000’den fazla eski IŞİD teröristi ve aile üyeleri yaşıyor.
“Cihatçıların ideolojisini öğrenin”
Gani Ahmed’i şu sıralar en çok endişelendiren şey güvenlik:
“Burada büyüyen çocuklar cihatçıların ideolojisini öğreniyor. Dolayısıyla Avrupa ve dünya için çok büyük bir tehlike oluşturuyorlar.”
El-Hol saatli bir bomba, özellikle de Şam’da İslamcıların iktidara gelmesiyle birlikte. Mahkumlar kampta özgürce hareket edebiliyor. Neredeyse tüm kadınlar peçeyle tamamen örtünüyor. Ayrıca Irak’tan gelen ve oğlu bir buçuk yıldır Hol dışında bir cezaevinde olan Fatma Serhan da var.
“Orada hastalıklar var, kirli, herkes açlıktan ölüyor. Neden beni oraya kilitlemiyorlar? Onun terörist olduğunu söylüyorlar.”
Suriye geçici Devlet Başkanı Muhammed El Beşir, Şam’daki ilk hükümet toplantısına başkanlık ediyor.
‘’İŞİD için sonuna kadar savaştık’’
Gazetecilerin bu kadar yüksek güvenlikli bir cezaevini ziyaret etmesine izin verilmiyor. Ancak Kürt yetkililer, 2012’de Suriye iç savaşında savaşmaya giden, tutuklu bir Alman-Faslıyı röportaj için getiriyor. Muhammed el-Misrouli, Fas’tan Almanya’ya göç ettikten sonra IŞİD üyesi olduğunu itiraf etti.
“Bochum’a öğrenci olarak geldim ve başlangıçta elektrik mühendisliği ve bilgi teknolojisine kaydoldum” diyor.
Daha sonra on bir yıl Almanya’da yaşadı, bir Alman kadınla evlendi ve Alman pasaportu aldı. 2012 yılında Suriye’de iç savaş patlak verdiğinde önce İdlib bölgesine, ardından da o dönemde IŞİD’in “halifeliği” olan bölgeye gitti ve orada Suriyeli bir kadınla evlendi ve ondan çocukları oldu. Muhafızlar, el-Misrouli’nin Baruz şehrinde silahlarını bırakan son İŞİD savaşçılarından biri olduğunu söylüyor. Onun bu bölgede İŞİD için önemli bir rol oynadığından şüpheleniyorlar.
“Hiçbir sorumluluk kabul etmiyorum”
Bugün el-Misrouli arınmış durumda ve tüm dinlerin barış içinde bir arada yaşamasını savunuyor.
“Almanya benim ülkem, ona saygı duyuyorum ve oraya dönmek istiyorum” diye açıklıyor. Yabancı gazetecileri de infaz eden İŞİD’in vahşi suçları hakkında bugün ne düşündüğü sorulduğunda el-Misrouli şöyle yanıt veriyor:
“Bu tür eylemlerde hiçbir sorumluluk kabul etmiyorum. Ancak her devletin kendi politikası var. Almanya’da bile Hitler döneminde öldürüldü.”
“Cihatçılarla yalnız bırakıldık”
El-Hol’a dönüş: Kamp karargahında lider Cihan Hanan, kampın devasa bir haritasının önünde duruyor ve sağ altta bir alanı işaret ediyor:
Yabancılar olanlar en aşırıcı kesimdir. Orada, yakında serbest bırakılacaklarına ve halifeliğin geri döneceğine inanan, tamamen ikna olmuş cihatçılar yaşıyor.
Burada 42 ülkeden toplam 6 bin yabancı İŞİD destekçisi bulunuyor. Kampta doğan birçok çocuk da dahil. Hanan, cihatçılar söz konusu olduğunda, kuzeydoğu Suriye’deki Kürt ağırlıklı öz yönetimin uluslararası toplum tarafından yalnız bırakıldığından şikayetçi. Hanan, “Bütün ülkelerden yardım etmelerini ve cihatçıları geri almalarını istedik. Ancak ne yazık ki neredeyse hiç kimse yanıt vermedi. Bu kampın hâlâ var olmasının nedeni bu” diyor.
Alman hükümeti birkaç cihatçıyı geri getirdi ama hepsini değil.
Çok sayıda çocuk İŞİD kampında doğdu. Kamp gardiyanlarına göre çocuklar kasıtlı olarak radikalleştiriliyor.
Çocuklar “kafa kesmeyi öğrenmememeli”
Komutan Gani Ahmed, El Hol’deki yabancılar arasında katı bir ideoloji gözlemliyor: “Çocuklarına oyuncak silah eğitimi veriyorlar, kafa kesmeyi öğrenmek için onlara hayvan kafalarını kestiriyorlar. Ayrıca onlara mayın yapmayı da öğretiyorlar.”
Bir çocuk çite yaklaşıyor. Adının Abdullah olduğunu ve Türkmen olduğunu söylüyor. Sekiz yaşındaki çocuk hızla gardiyanlara kaba bir şekilde hakaret etmeye başlıyor. İŞİD onlardan daha iyi. “İnançsız olduğunuz için sizi öldüreceğiz. Kadınlar peçe takmalı” diyor.
IŞİD kampındaki Kürt muhafızların tedirginliği artıyor. Bir ayaklanma planlarının olduğundan şüpheleniyorlar.
Planlanan ayaklanmalarla ilgili endişe
Artık Kürt güvelik görevlileri arasında tedirginlik artıyor. Yakın zamanda bir baskın sırasında gizli silah depoları ve tüneller keşfettiler. Mahkumların, ABD ordusunun çölde giderek daha aktif hale geldiğini söylediği uyuyan İŞİD hücrelerinin yardımıyla dışarıdan bir ayaklanma planladığından şüpheleniyorlar. Kamp yöneticisi Hanan şunları söylüyor:
‘’Mahkumlar onları serbest bırakmamızı talep ediyor. Çünkü Şam’daki yeni İslamcı liderlik yakında onları serbest bırakmaya gelecek.’’
İŞİD’in yeniden iktidara gelmesi korkusu
Suriyeli Kürtler İŞİD terörist rejiminin yenilgiye uğratılmasında hayati öneme sahipti. 2018 yılında Kobanê savaşında çok sayıda Kürt savaşçı hayatını kaybetti. Ancak İŞİD’in kuzeydoğu Suriye’de yeniden canlanması korkusu, peçe takmayan kamp müdürü Hanan için bile büyük bir endişe.
“IŞİD geri gelirse bana ne yapacaklar, kızıma ne yapacaklar?” diye soruyor kendi kendine.’’