Cinsel taciz iddiaları nedeniyle geçtiğimiz yıl 29’dan fazla kişiyi işten çıkaran McDonald’s İngiltere bir kez daha taciz iddialarıyla karşı karşıya.
BBC’nin geçtiğimiz temmuz ayında yayınladığı bir araştırmaya göre, 100’den fazla McDonald’s çalışanının taciz, ırkçılık, zorbalık ve saldırıya maruz kaldığı iddia edilmişti.
Fast food devi kendine çeki düzen verme ve personel davranışlarını iyileştirme sözü verdi. McDonald’s İngiltere CEO’su Alistair Macrow Salı günü parlamentodaki bir oturumda, İngiliz milletvekillerine bir dizi iç soruşturma ve disiplin duruşmasının 29 kişinin işten çıkarılmasına yol açtığını bildirdi.
Macrow’a göre, İngiltere’de 120.000’den fazla çalışanı olan şirket son 12 ay içinde 75 cinsel taciz iddiasıyla ilgili olarak uyarıldı ve bunlardan 47’si disiplin cezasıyla sonuçlandı.
Ancak BBC salı günü McDonald’s çalışanlarının bir yıldan uzun bir süre geçmesine rağmen hala cinsel istismar ve tacizle karşı karşıya olduğunu ve İngiltere’nin eşitlik gözlemcisinin 300 taciz vakası ihbarı aldıktan sonra yeniden müdahale etmeyi planladığını bildirdi.
19 yaşındaki bir çalışan BBC’ye yaptığı açıklamada, bazı iş arkadaşlarının, yöneticiler çalışanlara “dokunduğu” için işe gitmeye korktuklarını söyledi. Diğer iddialar arasında ise bir işçinin, yöneticiler ve müşteriler tarafından cinsel tacize uğradığını bildirmesinin ardından 2023 yılı sonunda işten ayrılması ve kendisinde patronları tarafından durumu “sineye çekmesi” gerektiğinin söylenmesi de yer alıyor.
Salı günü yaşanan ayrı bir gelişmede ise İngiliz hukuk firması Leigh Day, çoğunluğu gençlerden oluşan 700 personel ve eski çalışan tarafından McDonald’s aleyhine yasal işlem başlatılması talimatı verildiğini ve 450’den fazla restoranın iddialara dahil olduğunu açıkladı.
Macrow’un salı günü İngiltere’nin iş ve ticaret komitesindeki politikacılar önünde yaptığı konuşmada, komite başkanı kendisine McDonald’s’ın bir “avcı cenneti” haline gelip gelmediğini sordu.
Macrow, BBC tarafından yapılan ifşaatları “iğrenç ve kabul edilemez” olarak nitelendirerek, bunların “yaygın olmadığını” iddia etti.
Şirketin İngiltere CEO’suna ayrıca sıfır-saatlik sözleşmelere olan yoğun bağımlılığının işyerinde cinsel tacizi mümkün kılan bir güç dengesizliğine katkıda bulunup bulunmadığı da soruldu.
Macrow verdiği yanıtta, çalışanların sıfır saat sözleşmeleriyle çalışmayı seçtiklerini belirterek ve bunun cinsel tacizle hiçbir ilgisi olmadığını savundu.
Bu, fast-food devinin, zehirli işyeri kültürü nedeniyle ilk kez ateş altında kalışı değil. 2021 yılında ABD’de 12 şehirdeki restoranlarda çalışan McDonald’s çalışanları, cinsel taciz iddialarının ciddiyetle ele alınması için greve gitmişti.
/euronews/
