Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Antonio Costa Perşembe günü yaptığı açıklamada, AB’nin Türkiye’nin “küresel ve bölgesel aktör olarak oynadığı rolü takdir ettiğine” değinerek, Ukrayna ve Suriye’de konusunda yakından çalışma isteğini dile getirdi.
Türkiye’nin AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinin ardından X hesabından açıklama yapan AB Konseyi Başkanı Costa, Türkiye’nin “stratejik bir partner, Avrupa Birliği’ne aday ülke ve NATO müttefiki” olduğu belirtti.
Açıklamasında, “Bu zorlu zamanlarda, Türkiye’nin önemli bir küresel ve bölgesel aktör olarak oynadığı rolü takdir ediyoruz ve Ukrayna’da kalıcı bir barışın sağlanması ve Suriye’de kapsayıcı ve demokratik bir geçişin desteklenmesi için birlikte yakından çalışma çabasındayız,” ifadelerine yer verdi.
Costa, AB-Türkiye ilişkilerini “güçlendirmeye devam etme” vurgusu yaptı. Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in “çabalarını desteklediğini” belirtti.
AB-Türkiye ilişkilerinde görüş ayrılıkları
Brüksel ile Ankara arasındaki ilişkilerde görüş ayrılıkları ağır basıyor.
Türkiye’yle ilişkilerde AB’nin öncelikleri arasında, Ortak Dış ve Güvenlik Politikası (CFSP), Kıbrıs sorunu, “hukukun üstünlüğü, temel haklar ve demokrası” gibi konular bulunuyor.
Türkiye’nin AB üyesi olan Güney Kıbrıs’la olan ilişkisi, Konseyin Ankara’yı Lefkoşa ile ilişkilerini normalleştirmeye ve uluslararası hukuka uygun olarak egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı göstermeye çağırdığı hassas noktalardan biri.
Türkiye AB’den beklentileri arasında ise, kısıtlamaların kaldırılarak müzakere sürecinin yeniden başlatılması, askıya alınan yüksek düzeyli diyalogların canlandırılması, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, vize serbestisi sağlanana dek vize süreçlerini hızlandırılması var.
AB’den Ankara’ya üst düzey ziyaretler
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ikinci dönem görevinin ilk ziyaretlerinden birini Türkiye’ye yaparak, 17 Aralık’ta Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü. Görüşme, 19 Aralık’ta Brüksel’de yapılacak AB Zirvesi’nin hemen öncesine denk geldi.
Von der Leyen, Ankara’nın Orta Doğu’daki “güvenlik endişelerine mutlaka cevap verilmesi gerektiğine” dikkat çekerek, Türkiye’ye Suriyeli sığınmacılar için ekstra 1 milyar euro daha ödeneceğini açıkladı.
Türkiye’nin Suriye’de ve bölgede istikrarın sağlanması için “çok önemli bir rol” oynadığına dikkat çeken von der Leyen, “Terörizme karşı birlikte çok dikkatli olmalıyız. Özellikle doğu Suriye’de IŞİD’in tekrar canlanması riskine izin veremeyiz,” dedi.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas da 24 Ocak’ta Ankara’da Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile gerçekleştirdiği görüşmede, Türkiye’ye sayıları milyonlarla ölçülen Suriyeli sığınmacılara ev sahipliği için teşekkür ederek, “Suriye’nin geleceğine giden yol Türkiye’den geçiyor,” demişti.
AB, Türkiye’deki Mülteciler için Mali Yardım Programı (FRIT) çerçevesinde Ankara’ya 6 milyar Euro destek sağlamıştı.
Türkiye’de geçici koruma altındaki Suriyelilerin sayısı, resmi rakamlara göre 3 milyona yakın.
Suriye’de iç savaşın başladığı 2011 yılında Türkiye yüzbinlerce Suriyeli mülteciyi kabul etmişti. Ancak ekonomik sıkıntıların yaşandığı bir ortamda kamuoyunun mültecilere yönelik bakış açısı kısa sürede değişti ve Erdoğan hükümetini mültecilerin güvenli, gönüllü ve onurlu geri dönüşleri için tedbirler aramaya sevk etti.
/euronews/