Haziran ayındaki G7 zirvesinde geçici olarak onaylanan plan, Rusya Merkez Bankası’nın dondurulmuş varlıklarını teminat olarak kullanacak. Bunların büyük bir kısmı (210 milyar euro) 27 ülkeden oluşan blokta tutuluyor.
Müttefikler paraya el koyamazken, elde ettikleri faizleri, faturayı kendileri ödemeden kredinin kademeli olarak geri ödenmesini sağlamak için kullanabilirler. Ancak daha önce benzeri görülmemiş bu adım, başta bu varlıkların geri ödemeler yapılmadan önce çözülmesi ve müttefiklerin temerrütten sorumlu tutulması ihtimali olmak üzere birçok mali risk taşıyor.
Avrupa Birliği (AB) yasalarına göre, yaptırımların her altı ayda bir oybirliğiyle uzatılması gerekiyor ki bu da tek bir ülkenin yenilemeyi engelleyip G7 planını ateşe atabileceği anlamına geliyor. Özellikle Macaristan, Ukrayna’yı destekleyen kararları sık sık raydan çıkarmıştır ve şu anda Brüksel’in 6,5 milyar euroluk askeri yardımı serbest bırakmasını engelliyor.
Euronews’e konuşan bazı diplomatlar, Komisyon’un bu korkunç senaryodan kaçınmak ve uzun vadeli öngörülebilirliği garanti altına almak için cuma günü büyükelçiler toplantısında üç farklı seçenek önerdiğini belirtti.
- Birinci seçenek: Varlıkların beş yıl süreyle dondurulması ancak her yıl gözden geçirilmesi. Bu durumda mal varlıklarının dondurulması için nitelikli çoğunluk gerekecek.
- İkinci seçenek: Rus varlıklarına yönelik yaptırımların 36 ayda bir, Rusya’ya yönelik diğer yaptırımların ise altı ayda bir yenilenmesi.
- Üçüncü seçenek: Rusya’ya yönelik tüm yaptırımların 36 ayda bir yenilenmesi.
Bir diplomat, üye devletler hala ayrıntıları bekliyor olsa da ikinci seçeneğin en geniş desteği topladığını ifade etti.
Cuma günkü sunum Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in özel kalem müdürü Bjoern Seibert tarafından sözlü olarak yapıldı. Haftalarca sürebilecek müzakereleri başlatmak üzere önümüzdeki günlerde üye ülkelere resmi bir teklif sunulması bekleniyor.
Seibert bu üç seçeneğin, hızlı hareket etmesi ve 50 milyar doların yılsonundan önce Ukrayna’ya ulaşmasını sağlaması için Brüksel’e baskı yapan Amerika Birleşik Devletleri (ABD) için kabul edilebilir olduğunu söyledi. İki yılı aşkın süredir devam eden savaşın ardından ülkedeki durumun vahim olduğu düşünülüyor ve müttefikler Rusya’nın kış aylarında insani bir krizi tetiklemesinden korkuyor.
Öte yandan, son haftalarda Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in Demokratların adayı olarak Başkan Joe Biden’ın yerini alması ve Kiev’e Amerikan yardımını kesme sözü veren Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump’ın Beyaz Saray’dan uzak tutulacağı umutlarını arttırması ile bu telaş azaldı.
/euronews/
