Almanya’da yeni hükümet ne zaman kurulacak?

DünyaGündem

🔴 Almanya’da Hristiyan Birlik partileri ve SPD arasındaki koalisyon görüşmeleri resmen başlıyor. Ancak müstakbel ortakların önünde aşması gereken engeller var.

Almanya’da 23 Şubat’ta yapılan erken genel seçimlerin galibi Hristiyan Birlik partilerinin (CDU/CSU) seçimlerin üçüncüsü Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile yaptığı ön görüşmeler tamamlandı ve koalisyon pazarlıkları resmen başlıyor.
 
Açılış toplantısına partilerin belirlediği çalışma grubu başkanları ve yönetim grupları katılıyor.
 
Çalışma gruplarının 24 Mart’a kadar raporlarını üst yönetime sunması bekleniyor. 10-11 Nisan tarihlerinde de Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Federal Meclis Komisyonu’nun koalisyon anlaşmasının taslağını onaylaması düşünülüyor.
 
CDU ve sadece Bavyera eyaletinde örgütlü kardeş parti Hristiyan Sosyal Birlik (CSU), müstakbel ortakları SPD ile 14 Nisan haftası koalisyon anlaşmasına imza atmayı, 23 Nisan’da da CDU lideri Friedrich Merz’i Almanya’nın yeni şansölyesi (başbakan) olarak resmen seçmeyi hedefliyor.

Olumlu geçen “sondaj görüşmeleri”

Alman siyasi literatüründe “sondaj görüşmeleri” olarak nitelendirilen istikşafi görüşmelerde partilerin bir dizi temel konuda mutabakata vardıkları açıklandı.

Friedrich Merz, “Koalisyon müzakerelerinin temelini oluşturan ortak bir metnimiz var” diyerek göç, ekonomi, mali politikalar ve iş piyasası gibi kritik alanlarda anlaşmaya varıldığını belirtti.

Kurulacak yeni hükümetin göreve başlayacağı ilk günden itibaren sınır kontrollerinin ciddi şekilde artırılacağını vurgulayan Merz, sınırdan geri göndermelerin artık iltica başvuruları için de geçerli olacağını söyledi.

SPD, sığınmacıların sınırdan geri çevrilmesi konusunda daha çekinceli bir tavrı benimserken Merz, mültecilerin aile birleşimlerinde de kısıtlamaya gidileceğini kaydetti.

İstikşafi görüşmelerde ekonominin canlandırılmasına yönelik yatırım teşviklerinin hayata geçirilmesi ve kurumsal vergi reformu başlatılmasına da karar verildi.

Olası koalisyon, sosyal yardım olarak verilen “vatandaşlık parasında” da değişiklik yapılmasını öngörüyor. 2024’te yürürlüğe giren ve Türklere çifte vatandaşlık yolunu açan Yeni Vatandaşlık Yasası’nda ise değişiklik yapılmayacak.

Borç freni reformu eski meclisten geçecek mi?

Yeni hükümetin göreve başlamadan önce yapılacaklar listesinden kaldırmayı planladığı en önemli başlık ise “borç freni”nin reforme edilmesi. Almanya’da yeni yatırımların ve altyapının yenilenmesinin önünde engel olarak görülen borç freni düzenlemesinin reformdan geçirilmesi uzun zamandır talep ediliyor. Çerçevesi anayasa ile belirlenen “borç freni”, devletin gelir ve giderlerinin dengeli olmasını öngörüyor, hükümetin borçlanmasına kısıtlama getiriyor.

Yeni hükümeti kurmaya hazırlanan CDU lideri Merz de hedeflerini yerine getirmek için bu konuda anayasa değişikliği istiyor.  SPD de borç freninin savunma harcamaları için gevşetilmesini, eyaletlerin borçlanma olanaklarının genişletilmesini ve altyapı için 500 milyar euroluk özel fonun aynı anda onaylanması gerektiğini düşünüyor.

Ancak değişiklik için mecliste geniş bir siyasi uzlaşma sağlanması gerekli. Federal Meclis’te üçte iki çoğunluğun sağlanması için Yeşiller’in desteğine ihtiyaç duyuluyor. Yeşiller ise pakete karşı çıkıyor.  Yeşiller Eş Başkanı Franziska Brantner, Birlik partileri ve SPD ile Salı akşamı yaptıkları görüşmenin ardından da bu büyük finans paketinin önünü açıp açmayacaklarına ilişkin bir ipucu vermedi.

Birlik partileri ve SPD, 18 Mart’ta eski meclisin paketi onaylamasını, 21 Mart’ta ise Federal Eyalet Temsilcileri Meclisi’nden geçmesini planlıyor.

Merz’in bu acelesinin arkasında yatan neden, söz konusu düzenlemenin 25 Mart’ta göreve başlaması beklenen yeni meclisin aritmetiği. Zira seçimlerde ikinci olan aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) ile Sol Parti milletvekillerinin daha çok temsiliyet bulacağı yeni mecliste başbakan adayının üçte ikilik çoğunluğu sağlaması çok daha zor görünüyor. Bu nedenle de eski meclis görevdeyken paketi geçirmek istiyor.

Genç CDU’lulardan itiraz: Lütfen bize dürüst olun!

Müstakbel Başbakan Merz’in önünde önemli bir pürüz daha var. Yıllardır hedeflediği başbakanlık koltuğuna oturmaya çok yaklaşan CDU’lu politikacının kendi partisi içindeki muhalefet engelini de aşması gerekiyor.

CDU ve CSU’nun gençlik teşkilatı olan Junge Union, SPD ile oluşturulan koalisyon ön görüşme belgesini “genç neslin aleyhine bir anlaşma” olarak değerlendirerek belgede değişiklik talep etti. “Yeni bir nesil adaleti” için reformlar ve yatırımlar çağrısında bulunan Junge Union, dört sayfalık bir belge hazırladı. Spiegel’in haberine göre bu belge, genç neslin “borç yükü altında ezilmemesi gerektiğini” vurguluyor.

Junge Union, altyapı için tamamen borçla finanse edilen 500 milyar euroluk özel fonun bu şekliyle “kabul edilemez” olduğunu belirtiyor.

Spiegel’in haberine göre gençlik teşkilatı savunma harcamalarıyla ilgili olarak da farklı bir finansman modeli talep ediyor. Belgede, “Lütfen bize dürüst olun: Zorunlu askerlik geri gelmek zorunda kalacak ve mevcut savunma zorlukları göz önüne alındığında bu gerekli” ifadelerine yer verildi.

Ancak zorunlu askerliğin her zaman gençleri etkilediği vurgulanarak savunma harcamalarının adil şekilde paylaşılması için “adil bir mali yük paylaşımı” mekanizmasının oluşturulması gerektiği belirtiliyor.

CSU’nun önerdiği “anneler için emeklilik” programına da “mali politika açıdan tejhlikeli bir sinyal olduğu gerekçesiyle” karşı çıkan Junge Union, sürdürülebilirlik faktörünün emeklilik sisteminde korunması gerektiğini vurguluyor.

Junge Union’ın Birlik partileri arasındaki çatlağa işaret eden bu talep ve itirazlarının parti içi müzakerelerde değişiklikler yaratabileceği ve koalisyon görüşmelerini etkileyebileceği belirtiliyor.

 / Deutsche Welle /

İlginizi Çekebilir

Bosna Hersek’e ek barış gücü gönderildi
Salih Müslüm: ABD’nin talimatı ile anlaşmadık, özerklik talebimiz yok

Öne Çıkanlar