ABD Dışişleri Bakanlığı, Lübnan’da Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının eş zamanlı olarak patlatılması olayıyla herhangi bir ilgilerinin bulunmadığını ve olayın sorumlusunun kim olduğuna ilişkin bir değerlendirme yapmayacaklarını bildirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın brifinginde, Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının patlatılmasıyla ilgili güncel gelişmeleri değerlendirdi.
Miller, “ABD’nin bu işle bir ilgisinin olmadığını söyleyebilirim. ABD, bu olayla ilgili önceden bilgi sahibi de değildi. Şu anda olayla ilgili bilgi topluyoruz.” ifadesini kullandı.
Hizbullah tarafından söz konusu olayın sorumlusu olarak İsrail’in gösterilmesiyle ilgili sorulara da yanıt veren Miller, olayın halen yeni olduğunu ve nasıl gerçekleştiğiyle ilgili bilgi topladıklarını vurgulayarak, “Şu anda bunun ötesinde herhangi bir değerlendirmemiz yok.” dedi.
Israrlı sorular karşısında saldırının sorumlusunun İsrail olup olmadığına ilişkin yorum yapmaktan kaçınan Miller, “ABD Dışişleri Bakanı Blinken bölgedeyken böyle bir saldırı yapmak sizce de bölgede ABD’nin tansiyonu düşürme çabalarına zarar vermiyor mu?” şeklindeki bir soruya yanıt vermekten kaçındı.
Miller, İsrail’in bu saldırıyla ilgili zamanlamayı özellikle seçtiği yönündeki önermeler hakkında herhangi bir yorum yapmayacağını ve yargı içeren bir değerlendirme yapmak için henüz erken olduğunu söyledi.
“Hizbullah, terör örgütü olduğu için meşru hedeftir”
Öte yandan, ABD Dışişleri Sözcüsü Miller, bir soru üzerine Hizbullah’a yönelik söz konusu saldırının “meşru” olduğunu savundu.
Miller, ABD’nin gözünde Hizbullah’ın bir “terör örgütü” ve bu sebeple “meşru bir hedef” olduğunu ve İsrail’in, Hizbullah karşısında kendini savunma hakkı bulunduğunu söyledi.
ABD’li sözcü, Hizbullah’ın meşru bir hedef olup olmadığı sorusuna, “Bu olay özelinde söylemiyorum çünkü halen bilgileri topluyoruz fakat genel anlamda evet, elbette; sivillere yönelik terör saldırıları düzenleyen Hizbullah militanlarını hedef alan operasyonları destekliyoruz. İsrail terörizme karşı kendini savunma hakkına sahiptir, sivillere karşı değil ama teröristlere karşı bu hakka sahiptir.” yorumunu yaptı.
Söz konusu olayın bölgedeki tansiyonu artırdığını kaydeden Miller, ABD olarak bölgede tansiyonun düşmesini istediklerini ve diplomatik bir çözüm bulunması için çaba gösterdiklerini kaydetti.
Beyaz Saray’dan “olayla ilgimiz yok” açıklaması
Diğer yandan günlük basın brifinginde olayla ilgili soruları yanıtlayan Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, ABD’nin, saldırılarla herhangi bir ilgisinin olmadığını belirtti.
Jean-Pierre, “Eğer ‘ABD’nin olayla ilgisi var mı?’ diye sorarsanız, hayır, ABD’nin dahli yok. Ayrıca Lübnan’da yüzlerce çağrı cihazının patlaması olayından önceden haberdar değildik. Bu olay, farkında olduğumuz bir şey değildi.” dedi ve bunun ötesinde yorum yapmayacağını söyledi.
ABD’li sözcü, yönetim olarak İsrail ile Hizbullah arasında gerginliğin tırmanmasını ve bölgesel bir çatışmaya dönüşmesini istemediklerini de kaydederek, “Bu spesifik olayla ilgili spekülasyona girmek istemiyorum ancak İsrail ile Hizbullah arasındaki Mavi Hat boyunca yaşanan çatışmalar konusunda diplomatik bir çözüm olması gerektiğine inanıyoruz.” değerlendirmesini yaptı.
Çağrı cihazlarının patlatılması
Lübnan’da Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşandı.
Sağlık Bakanlığı, ülke genelinde Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının patlatılması sonucu biri çocuk 9 kişinin hayatını kaybettiğini, 200 kadarı ağır yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralandığını açıkladı.
İsrail’den konuyla ilgili henüz bir açıklama gelmedi.
İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim 2023’ten bu yana süren çatışmalarda son günlerde gerilimin arttığı gözlemleniyor.
/rd/