🔴 Ankara Kadın Platformu’nun 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla “Kadınların İsyanı Değiştirir Dünyayı” sloganıyla yapmak istedikleri Güvenpark yürüyüşüne kolluk kuvvetleri engel oldu.
Eylemciler ve çevik kuvvet arasında arbede yaşandı. Güvenpark’a yürüyüşlerine izin verilmeyen kadınlar, Ziya Gökalp Caddesi üzerinde “Sokakları ve geceleri, özgürlüğümüzü, bu dünyada kazandığımız ne varsa hepsini mücadele ederek aldık. Bulunduğumuz her yerde yine haykırıyoruz. Evlerde, sokaklarda, işyerlerinde, sendikalarda, okullarda, üniversitelerde, fabrikalardayız. Susmuyoruz. ‘Kadın Yaşam Özgürlük’ diyen sesimizi bastıramayacaksınız” açıklamasını yaptı.
Sokakları ve geceleri, özgürlüğümüzü, bu dünyada kazandığımız ne varsa hepsini mücadele ederek aldık. Bulunduğumuz her yerde yine haykırıyoruz. Evlerde, sokaklarda, işyerlerinde, sendikalarda, okullarda, üniversitelerde, fabrikalardayız. Susmuyoruz. ‘Kadın Yaşam Özgürlük’ diyen sesimizi bastıramayacaksınız.”
Ankara Kadın Platformu, “Kadınların İsyanı Değiştirir Dünyayı” başlığıyla 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Kurtuluş’tan Güvenpark’a yürüyüş düzenlemek istedi. Kolluk kuvvetleri, Güvenpark’a yürüyemeyeceklerini ama Sakarya Caddesi’ne yürüyüp orada basın açıklaması yapabileceklerini bildirdi.
Yüzlerce kadın ve LGBTİ bireyleri, Kurtuluş’tan yürümeye başladı. Çevik Kuvvet ekipleri Mithatpaşa köprüsünde konuşlandı ve eylemcilerin yürümesine izin vermedi. Çevik kuvvet barikatlarına dayanan eylemci ve kolluk kuvvetleri arasında arbede yaşandı. Geçişlerine izin verilmeyen grup Ziya Gökalp Caddesi üzerinde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Yaşamımızın her alanı gerici uygulamalarla kuşatılmış durumda. Çocukların geleceği tarikat ve cemaatlere iktidar tarafından teslim edilmeye çalışıyor. Fakat biliyoruz ki bu karanlığı kadınların isyan ateşi aydınlatacak. Yaşama dair herşeyi metalaştıran sistemin yarattığı ekonomik krizin faturasını kadınlara kesemezsiniz demek için buradayız. Döviz kuru ile zenginliğine zenginlik katan, elektriğe, doğal gaza yapılan zamlarla halkın cebinden alarak şirketlere akıtan bu hırsızlar düzeninin altında ezilmeyeceğiz demek için buradayız. Yoksulluk dört bir yanımızı sarmışken, en ucuz gıdayı bulmak için market market dolanıyorken, kadınlara değil savaşa bütçe ayıran iktidar karşısında sessiz kalmayacağız.
“Eşit temsiliyet ilkesini hedef alan kayyımlara karşı irademizi en güçlü şekilde ortaya koyacağız”
Kadın iradesini gasp ederek eş başkanlık ve eşit temsiliyet ilkesini hedef alan kayyımlara karşı irademizi en güçlü şekilde ortaya koyacağız, eş başkanlığa yönelik saldırılara karşı bir aradayız. Eşit temsiliyet ilkesi etrafında kenetleniyoruz. AKP iktidarının kadın düşmanı tüm politikaları karşısında direnmeye devam edeceğiz. Birbirimizi savunduğumuz, direniş dolu bir yılın ardından kaybettiğimiz tüm kadınlara, LGBTİ artılara, hapishanelerdeki tüm tutsaklara; sokakta, evde, işte, okulda, tacize, tecavüze, erkek şiddetine karşı yaşamak için mücadele veren tüm kadınlara 8 Mart alanından bir kez daha söz veriyoruz: Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz. Bugün Orta Doğu’dan tüm dünyaya yayılan savaşın yakıcı sonuçları ile kadın ve LGBTİ artılar olarak karşı karşıyayız. Afganistan’da kadınların odalarında pencere bulunmasın diyen Taliban rejimi, İran’da Kürt kadınlarına idam cezası veren faşist molla rejimi ve Suriye’de rejimin çökmesi ile yönetime gelen HTŞ güçlerinin kadınların haklarını ve kazanımlarını yok sayan düzenlemeler yapmak istemesi bunun göstergesidir. Bunun bir örneği de yakın tarihte Humus kentinde sırf Alevi inancından ötürü Rasha Al-ali’nin işkenceyle katledilmesidir. Suriye’de Alevi kadınların üzerindeki baskı ve katliam politikaları hala devam etmektedir.
“Erkek egemen iktidarların savaşlarına karşı onurlu ve kalıcı barışın inşasına öncülük edeceğiz”
Türkiye’de siyasi iktidarın 23 yıldır kadınların haklarına ve kazanımlarına yönelik saldırıları bu savaş siyasetinden bağımsız değil. Erkek egemen iktidarların savaşlarına karşı onurlu ve kalıcı barışın inşasına öncülük edeceğiz. Barışın öncüleri barış annelerine, direnişini sürdüren Cumartesi Anneleri’ne selam olsun. Rojava kadın devrimine selam olsun! Rojava kadın devriminden aldığımız ilhamla 8 Mart’a alanlardayız. Savaşlar yüzünden göç etmek zorunda bırakılan mülteci kadınlar hedef haline getiriliyor, cinsiyetçi saldırılara maruz bırakılıyor. Patriyarkal kapitalizmin bitmek bilmez savaş politikaları yüzünden kadın ve çocuklar evinden yurdundan ediliyor. Filistin’den, Kürdistan’dan, Rojava’dan, Lübnan’dan Afganistan’dan Şili’ye, İran’a ve Fransa’ya tüm mücadeleci kadınlara binlerce selam olsun. Savaşa karşı barışı savunmak için buradayız. Erkek egemen iktidarın yarattığı eşitsizliğe, cinsiyetçiliğe ve kadın düşmanlığına karşı, bin yıllardır verilen kadın mücadelesinin mirasçıları olarak, mücadelemizi isyanımızla büyüterek özgürlüğe yürüyoruz; 8 Mart dünya kadınlarının birlik, dayanışma ve mücadele günüdür. Sokakları ve geceleri, özgürlüğümüzü, bu dünyada kazandığımız ne varsa hepsini mücadele ederek aldık. Bulunduğumuz her yerde yine haykırıyoruz. Evlerde, sokaklarda, işyerlerinde, sendikalarda, okullarda, üniversitelerde, fabrikalardayız. Susmuyoruz. ‘Kadın Yaşam Özgürlük’ diyen sesimizi bastıramayacaksınız.”
/anka/