ABD’ye en çok şüpheyle yaklaşan ülke, sadece yüzde 43’lük bir oranla ABD’yi en önemli askeri ortakları gören Belçika olurken, Polonya en yüksek ABD yanlısı orana (yüzde 65) sahip ülke olarak öne çıkıyor.
İtalya ise yüzde 13’lük oranla Çin’i müttefik olarak gören ülkelerin başında geliyor.
ABD’ye şüpheyle yaklaşanların demografik ve siyasi profili
Ankette, ABD karşıtı Avrupalıların çoğunlukla 18-35 yaşları arasında, düşük eğitim seviyesine sahip, sol eğilimli siyasi görüşleri benimsemiş ve genellikle kırsal bölgelerde yaşayan insanlar oldukları belirtiliyor.
Buna karşılık, ABD’yi destekleyenler ise 55 yaş üstü, yüksek eğitimli, merkez sağ siyasi görüşlü ve kentsel alanlarda ikamet edenlerden oluşuyor.
İş birliği
Polonya hariç, Avrupalıların çoğunluğu (yüzde 63) AB’nin ABD ile iş birliğini azaltması ve bağımsız bir yol izlemesi gerektiğine inanıyor.
Bu görüş özellikle dış politika alanında güçlü iken, katılımcıların yüzde 73’ü AB’nin daha aktif bir rol üstlenmesini istiyor.
Bertelsmann Stiftung Avrupa uzmanı Isabell Hoffmann, “Kamuoyundaki bu önemli değişim, Avrupalı liderlerin Avrupa’nın güvenliği için daha fazlasını yapmaları gerektiğini teyit ediyor” diyor.
Bununla birlikte, yüzde 64’lük bir kesim NATO’yu birincil tehditlere karşı koruma kalkanı olarak gördüğünden, Kuzey Atlantik ittifakı, ezici bir çoğunlukla uluslararası güvenliğin temel taşı olmaya devam ediyor.
Diğer taraftan, gençlerin, daha yaşlı gruplarla karşılaştırıldığında “NATO’nun Avrupa’da barışı koruduğuna inanma olasılıkları daha düşük” ve uluslararası ilişkilerin iş birliğinden ziyade rekabete dayalı olarak geliştiğine inanma olasılıkları daha yüksek.
Güvenlik
Avrupalılar kendilerine yönelik birincil tehdidin ne olduğu konusunda ülkeden ülkeye değişen farklı algılara sahiptir.
Genel olarak, dörtte biri (yüzde 25) sınırların güvenliğinin sağlanamamasının şu anda Avrupa’da barışa yönelik en büyük tehdit olduğunu düşünürken, bunu terörizm (yüzde 21), siber saldırılar (yüzde 19), bir mültecinin saldırısına uğramak (yüzde 18) ve organize suç (yüzde 17) izliyor.
Sınır güvenliği sağlanamaması noktasında tedirgin olan insanlar genelde Fransa ve Polonya’da yaşarken, Polonya’dakiler, bir mültecinin olası saldırısından, diğer ülkelerdeki vatandaşlara kıyasla daha fazla çekince duyuyor.