Bahçeli: İmamoğlu ile ilgili mahkeme süreçleri ivedilikle karara bağlanmalı

GündemPolitika

🔴 Bahçeli, ”CHP Genel Başkanı’nın otokontrolünü kaybettiği, siyasi onurunu hiçe saydığı, cüretkarlığını cehalet ve küstahlığından devşirdiği ortadadır,” dedi…

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Silivri’de tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’yla ilgili olarak, ”Mahkeme süreçlerinin ivedilikle görüşülüp karara bağlanması gerekmektedir,” dedi.

Bahçeli, Cumhuriyet Halk Partisi’ni (CHP) hedef aldığı mesajında 23 Mart’tan bu yana tutuklu bulunan İmamoğlu’yla ilgili şunları söyledi:

”İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni saran hırsızlık, rüşvet ve yolsuzluk iddialarından dolayı Silivri Cezaevi’nde bulunan zanlı Ekrem İmamoğlu’yla ilgili mahkeme süreçlerinin ivedilikle görüşülüp karara bağlanması gerekmektedir. Tanık ifadeleri, sarih ve sahici delillerle birlikte diğer sair bilgi, belge ve bulguların dava dosyasına eksiksiz ilavesinin yapılması suretiyle kovuşturma etapları tamamlanmalı, şayet zanlı Ekrem İmamoğlu suçsuzca beratı, değilse tecziyesi maşeri vicdana muvafık halde mutlaka ve olabilecek en kısa sürede temin edilmelidir.”

İmamoğlu, 18 Mart’ta İstanbul Üniversitesi’nden aldığı diplomanın iptal edilmesinden bir gün sonra gözaltına alınmış daha sonra da 23 Mart’ta ‘yolsuzluk’ soruşturmasından tutuklanmıştı. Tüm bu süreç, İBB Başkanı’na son haftalarda açılan soruşturmaların ardından ve CHP’nin cumhurbaşkanı adaylığı ön seçiminin öncesinde geldi. Bu soruşturmaların başlangıcında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da “Onlar da çok iyi biliyorlar ki daha turpların büyükleri heybede. Telaşlarının sebebi bu,” demişti.

Ancak İmamoğlu tutuklanmasıyla aynı gün 15 milyona yakın oyla CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olarak ilan edildi. Ardından İçişleri Bakanlığı kararıyla İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırıldı.

Bahçeli’den ‘oy’ hesabı

Bahçeli, CHP’nin bu adaylık oylamasını ‘tiyatro’ olarak nitelendirerek, kullanılan oylar üzerinden de bir ‘hesap’ yaptı: ”CHP’nin, Cumhurbaşkanı adayı belirlerken yaptığı eğilim yoklaması da evlere şenliktir. Bu partinin tek adayla yapılan oylamada üyelerine oy verdirerek demokrasi devriminden bahsetmesi tuluat tiyatrosunun yeni bir versiyonudur. Dahası Sayın Cumhurbaşkanımıza (Recep Tayyip Erdoğan) verilen oy sayısı CHP’nin sözde demokrasi devriminde oy kullananların tam 18,2 katıdır. Özgür Özel, CHP üyelerinden 1,65 milyon kişinin, dayanışma sandıklarında ise 13,84 milyon kişinin oy kullandığını iddia etmiş, toplamı da 15,49 milyon kişi olarak açıklamıştır. Halbuki 28 Mayıs 2023 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımızın aldığı oy sayısı 27,83 milyon; oy oranı da yüzde 52,18’dir. CHP’nin tek parti dönemlerinden alışkın olduğu ‘açık oy gizli tasnif’le yaptığı kandırmaca sayımın bile nasıl bir aczi, açığı, eksiği ve yetersizliği teyit ettiği meydandadır.”

‘Özel 100 milyon imza toplasa neye yarayacak?’

Bu süreç sonrası mitinglerle eylemlere devam eden CHP ayrıca 28 milyon imzanın hedeflendiği ”Cumhurbaşkanı Adayımız Ekrem İmamoğlu’na Özgürlük İçin İmza Seferberliği” kampanyasını da başlattı.

MHP lideri bu kampanyayı da şu sözlerle hedef aldı: ”İmza toplayarak dehşet verici iddiaların faili olan bir zanlının cezaevinden çıktığı veya çıkarıldığı görülmüş, duyulmuş şey değildir. Üstelik imza toplayarak bir ülkenin erken seçime gitmesi diye bir şey de ancak tahayyül ve tenakuz aleminin bir mahsulü olup yok hükmündedir.”

“Özgür Özel 100 milyon imza toplasa ne olacak, ne çıkacak, neye yarayacaktır? İmza kampanyası filmiyle isyan ve işgal çatısı örülmek isteniyorsa, bunun bedelini muhatapları hukuken ve siyaseten çetin derecede ödemeye hazır olmalıdır. Demokrasi ve hukuk fabrikasyon mahiyetli eften püften imzalarla değil, muazzez millet iradesiyle mühürlü ve mündemiçtir,” diye ekledi.

‘CHP lideri otokontrolünü kaybetti’

CHP yönetiminin politikalarıyla ilgili ”Bu partinin öne çıkan lekeli isimlerinin içi boş hamaset ve çıtası yükselen hakaret üslubu taşınamayacak ölçüde ağır bir yüke dönüşmüş, öyle ki hıyanet sınırına kadar dayanmıştır,” diyen Bahçeli, Özgür Özel ile ilgili ise şunları söyledi: ”CHP Genel Başkanı’nın otokontrolünü kaybettiği, siyasi onurunu hiçe saydığı, cüretkarlığını cehalet ve küstahlığından devşirdiği ortadadır. Ülkesini ve milletini seven, hukukun üstünlüğüne boyun eğen hiçbir siyaset insanının heves ve tevessül etmeyeceği söz, fiil ve eylemlere başvurmak ayıplı bir siyasetin tezahürü olduğu kadar ahlaki ve politik kırılmanın deşifresidir. CHP’nin genel merkez binasının gayri resmi, gıyabi ve kaçak gecekondu şeklinde Silivri’ye taşındığını söylemek abartılı, arızi ve afaki bir değerlendirme sayılmamalıdır.”

İlginizi Çekebilir

Suudi Arabistan, Suriye’nin Dünya Bankası borcunu ödemeyi planlıyor
Pakistan 127 bin Afgan’ı daha sınır dışı etti

Öne Çıkanlar