Habertürk’te canlı yayın konuğu olan İBB Eşbaşkan Adayı Meral Danış Beştaş, “Kazandırma ve kaybettirme siyaseti yürütmüyoruz. Kazanmak üzerine yürüyoruz. Bizim için kazanmak Türkiye’ye hakikati anlatmaktır” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Eşbaşkan adaylarından Meral Danış Beştaş, Habertürk’ün canlı yayın konuğu oldu.
Beştaş, seçimlerde aday çıkarmalarına ilişkin soruya, “Meclis’in 3’üncü büyük partisiyiz. Belediyelerimize kayyım atansa da belediyelerimiz var. Yasal olanı her siyasi partinin kendi kimliğiyle siyasete girmesidir. 2019 kararı bir sefere mahsus bir karardı. Kaybettirme ve kazandırma üzerine o seçime özgü bir karardı. Ama bugün bir parti olarak seçime girme kararı aldık. Aslolan budur” dedi.
‘KÜRTLER SEÇİM DÖNEMİNDE KONUŞULUYOR’
CHP’nin İBB Adayı Erkem İmamoğlu’nun Kürt seçmene ilişkin sözleri sorular Beştaş, “Tüm büyükşehirlerde adaylarımız var. Sorun ‘Kürt seçmenle aramıza kimse giremez’ sorunu değil. Zaten arada kimse olmamalı. Hepimiz seçmene doğrudan temas etmeliyiz. ‘Kürt seçmen’ diye ayırmak bile ayrımcılık. İnsanlar politik tercihleriyle tartışmalı. Türkiye’de bir Kürt meselesi var doğru, Kürtler ayrımcılığa uğruyor doğru. Biz Meclis’te hala 3 cümle Kürtçe konuşamıyoruz. Türkiye’de ürtler böyle konuşulmalı. Ama tersine seçim sürecinde ‘Kürt seçmen nasıl oy verecek’ onu tartışıyoruz” yanıtı verdi.
‘BİZİM İÇİN KAZANMAK TÜRKİYE’YE HAKİKATİ ANLATMAK’
Başak Demirtaş’ın adaylığı konusunda, “Demirtaş aday olsaydı İmamoğlu kaybederdi. Beştaş aday oldu İmamoğlu’na kazanma fırsatı verildi” yorumu sorulan Beştaş, şunları söyledi: “Selahattin Demirtaş da Başak Demirtaş da partimizle mutabakat halinde aday olmayacağını belirtti. Aday olabileceğini açıkladığında kamuoyundaki tartışmaları hatırlayalım. Korkunç linçler ve saldırılar meydana geldi. Siyasi ticaret gibi görenler öne geçti. Biz hiçbir yoldaşımızı bu şekilde ezdirmeyiz. Bu tartışmalar kabul edilemez. Biz bu işi onurlu bir iş olarak görüyoruz. Kürdün de Alevinin de Çerkezin de özgür olduğu bir Türkiye hayal ediyoruz. Partimizin bilgisi dahilindeydi ve ortaklaşıldı. Eğer kazandırmak isteseydik aday çıkarmazdık. Kazandırma ve kaybettirme siyaseti yürütmüyoruz. Kazanmak üzerine yürüyoruz. ‘Nasıl olsa oy oranları belli’ diyenler için bizim için kazanmak o belediye koltuğuna oturmak değil, bizim için kazanmak Türkiye’ye hakikati anlatmak. Bunu Türkiye yurttaşlarının duymaya ihtiyacı var. Bu soruya en net yanıtı şöyle verebilirim. Sevgili Başak’la benim kıyaslanmam kötü bir şey. İstanbul seçmeni Başak’ı da görse aynı mührü basacak Beştaş’ı da görse aynı mührü basacak. Çünkü bizim seçmenimiz aynı.”
‘BİZİM OYUMUZ BİZE’
Beştaş devamında şunları belirtti: “Biz kazanmak için yola çıktık. Bizim oyumuz bize. Kayış ihtimaline binaen söylüyorum, tabii ki oy ve destek istiyoruz seçmenimizden. Benim gözlemim muhafazakar kesimde iktidara büyük bir tepki var. Erzurum’da Mardin’de. Diğer yandan Burcu Köksal açıkça ayrımcı bölücü ırkçı söylemler de bulundu. Kürtler kendilerine yaklaşımı gözlemliyor. Bu anlamda bir kayış görmüyorum. Sahadayız. Kamuoyundaki tartışmaları seçmenlerimizle uzun uzun konuşabiliyoruz. Sorulara bu tartışmalardan hareketle verdiğimiz yanıt çok açık; biz kazanmak için yola çıktık. Bizim oyumuz bize. Kendi oyumuzu istiyoruz. Bu konuda çok netiz. Geniş nüfusla temas ederken tabi ki destek istiyoruz. En yüksek oyu almak için seçimlere girdik.”
‘VARLIĞIMIZI ORTAYA KOYUYORUZ’
Beştaş, “DEM Parti’nin anket çalışması var mı” sorusuna şu yanıtı verdi: “Anket çalışması yaptırmadık, ileriki günlerde düşünebiliriz. Bütün anket firmaları bize çalışıyor. Hiçbir zaman DEM seçmenin oyu tahmin edilemez. DEM Parti üzerinden maalesef 4 Kasım 2016’dan berki kesintisiz baskı politikasıyla karşı karşıyayız. 2019’da Demirtaş Edirne’de. 14-28 Mayıs’ta Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak Kandıra’da. İlk defa anayasa değişikliğiyle bu parlamentoda milletvekilleri tutuklandı, siyasi davalarla. Onların içeride kalmaması gerekiyor. Seçmen bunu görüyor. Başka motivasyonlarla da hareket edebilirler. Biz barış siyaseti yürütüyoruz. Şu anda binlerce insan cezaevinde. Biz bu seçimde yürüttüğümüz politika açısından çok güçlü şekilde varlığımızı ortaya koyuyoruz. Barış siyaseti yürütüyoruz. Demokratikleşmenin olması için varlığımız çok önemlidir. Kürtlerin yaşadığı şehirlerde çok önemli bir şey var; seçmen taşıma. Muhalefet de yanımızda durmuyor. İktidar taşıdı da. Siirt’te 8 bin oy taşınmış. Demem o ki, yapılanlar karşısında İstanbul, Diyarbakır, Siirt’te de her yerde oyumuzu kendimize verelim.”
‘ÇEKİLECEĞİMİZ YARIŞA GİRMEYİZ’
Beştaş son olarak şunları söyledi: “Kent uzlaşısı kapanmış bir konu. Listeler verildi kent uzlaşısı konusu bitti. Son hafta çekilecekmiş diye bir heyuladır dolaşıyor. Çekileceğimiz bir yarışa girmeyiz. Ne kadar oy alırsak alalım bu çalışmamızı son ana kadar yürüteceğiz, sandık güvenliği için elimizden gelen gayreti göstereceğiz ve bütün seçmenlerimizden destek istiyoruz. İstanbul bildirgemiz üzerinde çok güçlü çalıştık. Daha detaylı konuşabilmek isterdim. Deprem, ulaşım, rantsal dönüşüm. Depremle ilgili çok geniş bir bildirgemiz var buraya sığmaz. İstanbul’u hakikaten önemsiyoruz.
Son olarak şunu söyleyeyim, 17 Mart’ta Newroz bayramını kutlayacağız. Herkesi davet ediyorum.”
/Mezopotamya Ajansı/
