Bir sonraki NATO genel sekreteri kim olacak?

DünyaGündem

NATO ülkelerinin dışişleri bakanları cuma günü Prag’da bir araya gelerek ittifaka kimin liderlik edeceğini oylayacak. 32 ülkeden 29’unun desteğini alan Hollanda Başbakanı Mark Rutte açık ara önünde bulunuyor.

NATO ülkelerinin dışişleri bakanları perşembe ve cuma günler (30-31 Mayıs) Çekya’nın başkenti Prag’da bir araya gelerek transatlantik ittifakına kimin liderlik edeceğini oylayacak.

2014’ten beri görev süresi dört kez uzatılan Norveçli Jens Stoltenberg’in 1 Ekim’de genel sekreterliği bırakması öngörülüyor. NATO üyeleri neredeyse bir isim üzerinde uzlaşmış durumda ama yine de bazı engellerin aşılması gerekiyor.

Karar, giderek daha ‘saldırganlaşmakla’ suçlanan bir Rusya ve ikinci bir Trump başkanlığı tehdidiyle karşı karşıya olan askeri ittifak için kilit bir döneme denk geliyor.

NATO, genel sekreteri nasıl seçiyor?

Askeri pakt üyelerinin oybirliğiyle seçilen genel sekreter, NATO’nun en üst düzey yöneticisi.

Pratikte bu görev için seçim gayrı resmi diplomatik kanallar aracılığıyla yapılıyor. Fakat 32 üyenin hepsine uygun bir aday bulmak kolay olmuyor.

Uzun süredir devam eden ve artık az çok resmileşmiş olan bir geleneğe göre bu görev Avrupalı üst düzey bir siyasi figür tarafından yürütülüyor ve olağan görev süresi dört yıl.

Adaylar kimler?

2010’dan bu yana Hollanda Başbakanı olan Mark Rutte diğer adayların açık ara önünde bulunuyor.

Rutte’nin adaylığı şu ana kadar savunma ittifakının 32 üyesinden 29’unun desteğini almış durumda, bunların arasında en etkili olan ABD de var.

Hollanda’da dört koalisyon ortağı arasında aylar süren seçim sonrası görüşmelerin ardından, Dirk Schoof’un bir sonraki başbakan olarak seçilmesi bekleniyor. Bu da Rutte’nin kısa süre içinde istifa edebileceği anlamına geliyor.

Liberal VVD partisinin lideri olan Rutte, Hollanda siyasetinin son derece karmaşık dünyasında zorlu koalisyonları başarıyla yönetti. Bu koalisyonlarda tartışmaları alevlendiren Geert Wilder’in aşırı sağcı PVV’si ile VVD’nin ittifakı da yer aldı.

NATO Genel Sereterliği yarışında Rutte ilk sırada bulunuyor. Rutte’yi Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis takip ediyor.

Fakat Iohannis’in Rutte’den çok daha az destekçisi bulunuyor.

Estonya Başbakanı Kaja Kallas ve İngiltere’nin eski Savunma Bakanı Ben Wallace gibi diğer potansiyel adaylar ise artık kendilerini yarış dışı sayıyor ve her ikisi de artık Rutte’yi destekliyor.

Rusya faktörü

Rutte’nin NATO liderliğine atanması, daha önceki üç NATO liderinin Kuzey Avrupa’dan (Norveç, Danimarka, Hollanda) gelmesi yönündeki eğilimi devam ettirecek.

Bu durum Avrupa’nın başka yerlerinde protestolara yol açabilecek olsa da Rutte’nin Kuzey Avrupa kökenli olması lehine olabilir.

Rusya karşıtı bir NATO liderinin seçilmesinin gerilimi daha da tırmandırabileceğinden endişe ediliyor.

Rutte Ukrayna yanlısı. On yıl önce Avrupa Birliği’nin (AB) doğudaki müttefikiyle bir Ortaklık Anlaşması imzalamasını desteklemişti. Fakat Hollandalı seçmenlerin yüzde 61’i anlaşmanın onaylanmasını reddetmişti.

Bu sebeple ne çok ‘güvercin’ ne de ‘şahin’ olan Rutte NATO konsensüsüne uygun bir aday olarak tanımlanıyor. Rusya’yı da kışkırtma riski oldukça düşük görülüyor.

Hangi engeller aşılmalı?

Rutte favori görünse de, Iohannis’in dahil olduğu ikna edilmesi gereken üç önemli üye ülke var.

Bunlardan biri, aşırı sağcı lider Viktor Orban’ın Ukrayna’ya AB yardımını ve Rusya’ya yaptırımları defalarca veto ettiği ve Batı’nın savaşı körüklediğini düşünen Macaristan.

Sadece birkaç gün önce Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, Rutte’yi desteklemeyeceğini doğruladı.

Ayrıca Slovakya Başbakanı Robert Fico’nun Rutte’yi nasıl ve ne zaman destekleyeceği de belli değil. bMayıs ayı ortasında saldırıya uğrayan Fico ölümden döndü ve ve şu anda hastanede tedavi görüyor.

Şimdi ne olacak?

Prag toplantısı siyasi açıdan çıkmazı çözemeyebilir. Umutlar daha çok haziran ortasında yapılacak savunma bakanları toplantısının ardından temmuzda Washington’da yapılacak NATO Zirvesi’ne odaklanmış durumda.

Kararın 9 Haziran Avrupa seçimleri sonrasına ertelenmesi, Brüksel’deki diğer kurumların liderliğine ilişkin daha geniş bir dizi AB üst düzey görev kararına takılma olasılığını da arttırıyor.

Iohannis’in ismi Avrupa Komisyonu’na liderliği için geçse bile, bu görevin Ursula von der Leyen’de kalması daha olası görünüyor.

Aynı şekilde Kallas da Estonya’nın AB komiserliği için seçtiği kişi olabilir, hatta bloğun diplomatik bölümünün başına geçebilir.

Dolayısıyla 17 ve 27 Haziran’da yapılacak AB zirvelerinde varılacak yan anlaşmalar NATO’nun içinde bulunduğu çıkmazın aşılmasına yardımcı olabilir.

Tüm gözler kasımda yapılacak olan ABD seçimlerine çevrilmiş durumda ve seçim sonuçlarının transatlantik ittifakını baltalamasından endişe duyuluyor.

/euronews/

Etiketler: Öne çıkanlar

İlginizi Çekebilir

Le Pen: Macron, Fransa’yı Rusya ile savaşa sürüklüyor
Van’da 5. Uluslararası Kurdiyat Sempozyumu düzenlendi

Öne Çıkanlar