Aile hekimlerinin çalışma esaslarını belirleyen yönetmelikte yapılan değişikller 1 Kasım 2024 ten itibaren yürürlüğe girdi.
Futbolda ikili sıkıştırma diye bir kavram var. Aile hekimleri değiştirilen yönetmelikle ikili değil, üçlü, dörtlü sıkıştırmaya maruz kalacaklar. Yönetmeliği okuyunca sanki çok bilinmeyenli bir denklemle karşılaşılıyor.
Aile hekimlerine kayıtlı kişilerin yapılacak memnuniyet anketiyle hekime puan verme uygulaması geliyor. Hekim belirlenen bir kıstası geçecek oranda ikinci basamak sağlık kurumuna hasta sevk ederse puanı düşürülecek.
ASM lere kayıtlı olanlardan bir yıl içinde hiç başvurmayanlar için hekimin aylık gelirinden belli bir kesinti yapılacak.
Böyle bir uygulama hangi meslek grubunda var? Örnek olarak okullarda öğrencilerin okula gelmediği günler için ögretmenlerin maaşı azaltılabilir mi? Ya da velilerinin öğretmene puan vermesi akla ne kadar yatkın olur? Mesela camilere sayaç konup, caminin belirli cemaatine mensup kisilerden düzenli olarak namaza gelmeyenler için imamın maaşından kesinti yapılabilir mi?
Bir karakol amirinin maaşının sorumlu olduğu bölgede işlenen suç sayısına göre puanlanması akla yatkın olur mu?
Aslolan toplumun sağlıklı halde tutulmasıdır. Aile Sağlığı Merkezlerinin sorumlu olduğu nüfusta uzun süre hiç muayene ve ilaca gerek duymayanların olması arzulanan bir durum değil midir?
Şehir hastanelerinde öngörülen hasta sayısına ulaşılmazsa aradaki farkın kamu tarafından ödenmesi garanti ediliyor. Gerçekten garip bir durum. Birinci basamak sağlık hizmetinde hizmet almayan için ceza, öte yanda ikinci basamakta hizmet almayanlar için fazladan ödeme.
Aile hekimlerinin antibiyotik, antiinflamatuvar ve bazı ağrı kesicilerle mide asidini azaltan ilaçları reçetelendirmelerine de sınırlama geliyor. Bu uygulama aile hekimleri üzerindeki baskıyı arttıracaktır. Gerekli tedaviyi alamayan yurttaşlar ikinci bassmak sağlık kurumuna başvurmak isteyeceklerdir. Hekim sevk talebini kabul ederse aylık geliri düşecek, kabul etmezse bazan şiddete varan tepkilere maruz kalacaktır. Memnuniyet anketinde düşuk puan alması da söz konusudur. Hastaların bazı ilaçları doğrudan eczaneden almaları tabii ki sakıncalıdır. Fakat hekimlerin yazacakları reçeteleri yönetmelikle kısıtlamak da doğru olmayacaktır. Hekimlik mesleğinin yetkilerinin sınırlanması söz konusudur.
Maddi sıkıntılar nedeniyle aile hekimlerinin ikisi veya üçü bir araya gelip ortak bir yer kiralıyorlar. Çoğu kez bir apartmanının giriş katında, hattâ bazen bodrum katlarında daracık bir daire ya da dükkandan bozma bir bölüm aile sağlığı birimi oluyor. İki küçük muayene odası. Salon bile denemiyecek dar bir odada bekleyen hastalar ve hasta yakınları. Bir kısmı ayakta bekliyorlar. Diğer sağlık çalısanları bazı durumlarda mutfaktan bozma daracık bir odada oturuyorlar. Bu oda aynı zamanda enjeksiyon ve pansuman odası olarak da kullanılıyor.
Aile hekimlerinin görevleri ASM unitesindeki hizmetlerle sınırlı değil. İl Sağlık Müdürlüğü tarafından tespit edilen köy, belde, mezra, uzak mahalle gibi yerleşim yerlerine de sağlık hizmeti vermekle de yükümlüler.
Yerinde sağlık hizmetleri kapsamında cezaevi, çocuk ıslah evi, huzurevi, korunmaya muhtaç çocukların barındığı çocuk yuvaları, ve yetiştirme yurtlarına da giderek hizmet veriyorlar. Kanser taraması, gebe, lohusa ve bebek izlemleri yapılıyor.
Aile Sağlığı merkezlerinde hekimlerden başka aile sağlığı çalışanları olarak tanımlanan, bakanlıkca görevlendirilen veya sözleşmeli çalışan hemşire, ebe, sağlık memuru, acil tıp teknisyeni de bulunuyor.
Birinci basamak sağlık hizmeti için yeterli fiziksel koşullara sahip uygun ölçekte binaları kamunun inşa etmesi gerekir.
Tabipler Birliği’nce mevcut şehir hastanelerine bir saatta ödenen kira ve hizmet bedeliyle tam teşekküllü, fizik yapısı uygun bir aile sağlığı merkezi inşa edilebileceği hesaplanmış. Yani bir haftalık ödeme miktarıyla 168 ASM yapılabilecek.
İstanbul’da aile hekimlerinin hizmet verdiği binaların yüzlercesinin muhtemel bir depremde çökeceği, ya da ağır hasar alacağı tahmin ediliyor. Çoğunun depreme dayanıklılık testleri yapılmamış. Bir deprem veya doğal afet durumunda sağlık kuruluşlarının çalışır halde olmaması ilk yardım hizmetlerin ve tedavilerin gerektiği gibi yapılmasını güçleştirecektir. Hasarın olumsuz sonuçlarını arttıracaktır.
Birinci basamak sağlık hizmeti uygun bir fizik yapı, yeterli sayıda sağlık görevlisi ve yardımcı personel, çevre hizmetleri ve saha denetimleri için araç gerektirir.
Sözleşme sistemi Aile hekimlerin iş güvencesini zayıflattı. Ceza puanı uygulaması hekimler üzerinde bir baskı ve huzursuzluk nedeni. Ceza puanı belli bir sınıra ulaşınca sözleşme otomatik olarak feshediliyor. Hekimin son yazdığı reçete geçersiz oluyor.
Sağlık hizmetlerinin sosyalleştirilmesi uygulaması sürdürülse ve güçlendirilse, sağlık ocağı uygulaması geliştirilerek devam etse herhalde daha uygun olacaktı.