Sosyalist Enternasyonal’in CHP’nin ev sahipliğinde İstanbul’da devam eden toplantısında bugün üyeler üzerinde “Free İmamoğlu- İmamoğlu’na Özgürlük” yazılı dövizleri kaldırdı. Ancak toplantıya katılan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğullları ve DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli’nin söz konusu dövizleri kaldırmaması tartışma yarattı.
Sezai Temelli gazetecilerin konuya ilişkin sorulara şu yanıtı verdi:
“Siyasetçilerin tutuklu olması zaten kabul edeceğimiz bir şey değil. Burada da bunun altı bir kez daha çizildi. Selahattin Demirtaş’ın adına vurgu yapıldı. Onun da şahsında siyasi tutsaklığa vurgu yapıldı. Bunlar çok önemli vurgulardı. Bir önemli konu da Türkiye’de kayyumlarının olması. Bugün biliyorsunuz, Türkiye’de 13 kayyum var. Bu 10 kayyum partimize ait, 3 kayyum da CHP’ye ait. Dolayısıyla Sosyalist Enternasyonal’in çatısı altında burada demokrasiyi, özgürlükleri konuşurken Ekrem Bey, Selahattin Bey ve kayyumlar meselesi aslında bugünkü toplantının belki de en önemli başlıklarıydı.”
‘PARTİMİZ KALDIRDI, BİZİM ÖNÜMÜZDE YOKTU’
Bir gazetecinin, toplantıda İngilizce ”İmamaoğlu’na özgürlük” dövizini İspanya Başbakanı Pedro Sanchez kaldırırken, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve kendisinin kaldırmamasını nedenini sorması üzerine Temelli, şöyle konuştu:
“Partimiz kaldırdı da bizim önümüzde yoktu. Yoksa biz kesinlikle hem Ekrem Bey’in hem Selahattin Demirtaş’ın hem Figen Yüksekdağ’ın yani Türkiye’de siyasi tutsaklığın olmamasına mücadele ediyoruz. Kaldı ki Ekrem Bey aynı zamanda bizim Kent Uzlaşı’yla belediye başkanlığındaki ortak adayımız. Yani biz sadece Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayı olarak görmüyoruz Ekrem Bey’i, hepimizin ortak adayıydı ve Kent Uzlaşısı’yla olmuştu. Kendisiyle de çalışmaktan büyük keyif aldığımız bir belediye başkanıydı. İçeride neden olduğunu biliyorsunuz ve bunun nedenlerine karşı da mücadele eden bir partiyiz ama bu sosyal medya hikayesini bir türlü halledemiyoruz.”
Sezai Temelli, Zafer Partisi’nin tutuklu Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın tutukluluğuna ilişkin yaptığı tartışmalara neden olan değerlendirmelerine ilişkin, “Geçen hafta da Ümit Özdağ ile ilgili aynı şey karşımıza çıktı. Cümlenin ortadan kesilmesi sonucunda sanki ‘siyasi tutsaklıklar konusunda bizim böyle farklı farklı değerlendirmelerimiz var’ diye… Hayır. Böyle bir şey söz konusu bile olamaz” dedi.
