Mardin’in Derik ilçesinde, geçen yıl 33 dakika arayla 2 TIR’ın neden olduğu, 21 kişinin öldüğü kazaya ilgili 5 sanığın yargılandığı davada, tutuklu 2 şoförden biri tahliye edildi.
Mardin’in Derik ilçesinde, geçen yıl 33 dakika arayla 2 TIR’ın neden olduğu, 21 kişinin öldüğü kazaya ilgili 5 sanığın yargılandığı davada, tutuklu 2 şoförden Umut Gündüz’ün tahliye edilmesine hem ölenlerin yakınları hem de avukatları tepki gösterdi. Avukatlardan Agit Önel, adli tıp raporu dosyasında sadece şoförlere kusur yüklendiğini belirterek, “Biz bu raporlara itirazda bulunduk. Duruşma neticesinde tutuklu bulunan, birinci kazaya karışan şoförlerden birinin adli kontrolle serbest bırakılmasına karar verilmiştir. Bu durum bizi ve müvekkillerimizi derinden üzmüştür” dedi.
Kaza, 20 Ağustos 2022’de Bahçelievler Mahallesi’ndeki bir akaryakıt istasyonunun yakınında meydana geldi. Umut Gündüz yönetimindeki 34 NMB 53 plakalı gübre yüklü TIR, 2 araca ve yayalara çarpıp devrildi. Kazada, marketten çikolata alıp evlerine dönen Şervan (6) ve Mihriban Tanrısever (11) ile İbrahim Halil Has (80) ve İnan Berk (35) yaşamını yitirdi. İhbar üzerine kaza yerine polis, jandarma, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Çevredekiler de bölgede toplanıp, ekiplerin çalışmasını izlemeye başladı. Bu kazadan 33 dakika sonra yine gübre yüklü olan Yunus Şataflı yönetimindeki 73 SN 384 plakalı TIR, kaza yerindeki kalabalığın arasına daldı. Kalabalıktakiler sağa sola kaçışırken, TIR, çok sayıda kişiyi ezip, bir apartmana çarparak durdu. Bu kazada da olaya müdahale edenler arasındaki polis memuru Yahya Ergin (33) ile aralarında kazaya müdahale edenlerin de olduğu Bessi Bağlayan (57), İrfan Aktaş (45), Mülkiye Acar (56), Ünal Ekinci (24), Baran Açan (28), Hamit Akkoyun (82), Ahmet Aktay (30), Sıtti Abul (84), Fesih Dağ (61), Velat Dağ (45), Kemal Dağ (60), Hatip Denk (66), Necla Arda (27), İsa Ayebe (42), Baver Babur (17), Nofa Çelik (84) yaşamını yitirdi. Her iki kazada yaralanan 6’sı ağır 26 kişi hastaneye kaldırıldı. Kazalarda 11 araç ile 3 iş yerinde de büyük hasar oluştu. Kazanın ardından gözaltına alınan TIR şoförleri Umut Gündüz ile Yunus Şataflı, tutuklandı.
Kazayla ilgili iddianame hazırlanarak dava açıldı. Hazırlanan iddianamede, TIR şoförleri ile tutuksuz yargılanan şirket yetkilileri K.G., M.A. ve K.M.G. hakkında ‘bir veya birden fazla kişinin ölümüyle birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma’ suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
Mardin 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 20 Haziran’da görülen davanın ikinci duruşmasına tutuklu sanıklar TIR şoförleri Umut Gündüz ile Yunus Şataflı, bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuksuz yargılanan firma yetkilileri K.G., M.A. ve K.M.G. ise duruşmaya katılmadı.
Duruşmada söz alan TIR şoförü Yunus Şataflı, çok özgün olduğunu ifade ederek, “Keşke böyle bir olay yaşanmasıydı. Önceki beyanlarımı tekrar ediyorum” dedi.
Diğer TIR şoförü Umut Gündüz de “Bu şekilde karşınızda olduğum için çok üzgünüm. Keşke böyle bir kaza yaşanmasaydı. Olay günü ne kadar yavaş gittiğim zaten görülüyor. Tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu.
Kazada oğlunu kaybeden Zeyneddin Babur ise sanıkların dışında olayda ihmali bulunan herkesin yargılanmasını talep ettiğini söyledi. Babur, “Olay bir katliamdır ve sanıklarda katildir. Bu katliamda ihmali bulunan herkesin yargılanması lazımdır. İhmaller zincirinin halkasında bulunanlar nerede? Şoförlerin dışında yargılanan kimse yok. Biz ihmali bulunan herkesin yargılanmasını istiyoruz” dedi.
Mahkeme, verdiği aranın ardından tutuklu sanık Umut Gündüz’ün tahliyesine, sanık Yunus Şataflı’nın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 19 Eylül’e erteledi.
‘TIR ŞOFÖRÜNÜN SERBEST BIRAKILMASI BİZİ DERİNDEN ÜZMÜŞTÜR’
Ölenlerin avukatlarından Agit Önel, şoförün serbest bırakılmasına tepki göstererek, “Duruşma neticesinde tutuklu bulunan birinci kazaya karışan şoförlerden birinin serbest bırakılmasına karar verilmiştir. TIR şoförünün adli kontrolle serbest bırakılması durumu bizi ve müvekkillerimizi derinden üzmüştür. Bu yargılamanın takipçisi olacağız. Takipçisi olduğumuz gibi peşini de bırakmayacağız” diye konuştu.
“HTS KAYITLARININ GEÇ ÇIKMASI HUKUKUN SEKTEYE UĞRADIĞINI GÖSTERMEKTEDİR”
Arama ve mesajlaşma geçmişine ilişkin kayıtların operatörlerden istenilmesi sonucu elde edilen delil türü olan HTS kayıtlarının 3’üncü duruşmaya kadar ortaya çıkmadığını belirten Avukat Alican Çekmez, “Soruşturma aşamasında dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda ne kadar şirket yetkilileri de kusurlu bulunsa da kovuşturma aşamasında Adli Tıp tarafından ibraz edilen raporda sadece şoförleri kusurlu bulundu. Biz hem mahkeme aşamasında hem yazılı beyanlarımızda söz konusu itirazlarımızı dile getirdik. Bu yönde mahkemenin de raporu tekrar rapor tanzim etmesi yönünde taleplerde bulunduk. Yine kazada meydana gelen HTS kayıtlarının soruşturma aşamasından ta bugüne kadar ortaya çıkmamasından bir hukuk mücadelesi noktasında bizi üzmektedir. Soruşturma aşamasında HTS kayıtlarının meydana çıkmaması soruşturmanın 3’üncü celseye kadar devam eden bir kovuşturmada HTS kayıtlarının ortaya çıkmaması, gerçek manada hukuk noktasında hukukun sekteye uğradığını göstermektedir. HTS kayıtlarının bir dosyaya ibraz edilmesi ve çıkması çok zor olmaması gerekmektedir. Ama söz konusu dosyamızda sevk maddelerine etki edebilecek bir ayrıntının olmasına rağmen HTS kayıtlarının çıkmaması dosyayı olumsuz yönde etkilemektedir. Bu yönde taleplerimizi mahkemelere iletiyoruz. Ara karaların yerine getirilmesi noktasında itirazlarımızı sunuyoruz. Hem HTS kayıtları hem de dosyadaki diğer raporlarımızın çıkması yönünde bütün itirazlarımızı sunuyoruz ve sunmaya devam edeceğiz. Dosyada kusuru bulunan kişi veya kişilerin, kurumların, her kimse ortaya çıkarılmasının mücadelesini hukukçular olarak devam edeceğiz” dedi.
“GELECEKTE ADALET TECELLİ EDER DİYE DÜŞÜNÜYORUM”
Kazada babası İbrahim Halil Has’ı (80) kaybettiğini belirten Ahmet Has (48), “10 ay geçmesine rağmen, sürücülerden Umut Gündüz’ün tahliye edilmesi bizleri derinden üzmüştür, şoke etmiştir. Gelecekte adalet tecelli eder diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“EN AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILMASINI TALEP EDİYORUZ”
Kazada 28 yaşındaki 3 yıllık avukat olan oğlu Baran Açan’ı kaybeden Ramazan Açan, ihmali ve kusuru olanların cezalandırılmasını talep ederek, “Oğlum avukattı, 28 yaşında 3 yıllık avukattı. Bu yaşa getirdik, bu emeği harcadık. Böyle bir olayda, ihmaller zinciri dediğimiz bir sürü kusurların ve ihmalin olduğu katliam gibi kazada kaybetmenin derin üzüntüsünü, mahkemenin verdiği kararla bir daha yaralarımız, üzüntümüz kabarmıştır. Bu yüzden sadece bu 2 şoförün değil de diğer ihmali ve kusuru olan her kimse bunların adaletin önüne çıkarılıp, en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz. Devletimizden adaletin gerçekten tecelli olması için sadece bu 2 TIR şoförü değil, kusurlu, ihmali her kimse varsa hem İçişleri Bakanımızdan hem de Adalet Bakanımızdan talebimizdir. Bunları bir an evvel yargının önüne çıkarılması ve gerekli cezaya çarptırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu. (DHA)