Ortadoğu’nun en büyük nehirlerinden biri olan Dicle nehrinde her geçen yıl biraz daha artan kirlilik, nehirde yaşamlarını sürdüren hayvanların ölümüne sebep olmaya başladı. Nehrin Diyarbakır yakınındaki bazı alanlarda yaşanan toplu balık ölümlerinden sonra bu kez toplu yaban tavuğu ölümlerine rastlandı.
Fotoğraf sanatçısı Mehmet Masum Süer, Dicle nehri yatağında ve Hevsel bahçelerindeki doğal yaşamı ve ekolojik hareketliliği izleyip fotoğraflamaya devam ediyor. Fotoğrafçı Süer, geçen hafta sonu Ongözlü Köprü yakınlarında, sazlıklarda yaşayan yaban tavuklarını ve yeni doğan yavrularını izleyip fotoğraflarını çekmek üzere gitti. Ancak nehrin kenarında aynı alanda 4 yaban tavuğu yavrusunun cesetleriyle karşılaştı.
İlk yavrunun cesedini görünce birileri tarafından öldürüldüğünü düşündüğünü belirten Mehmet Masum Süer, ancak aynı alanda birbirine yakın mesafede 4 yavrunun cesetlerini tespit edince şoke olduğunu ve çok üzüldüğünü söyledi. Fotoğrafçı Süer, “Yavruların cesetlerinde herhangi bir kurşun ve benzeri ize rastlamadım. Öldükleri alanda nehir suyu çok kirlidir. Özellikle yaz aylarının başlamasıyla nehre atılan plastik ve diğer kimyasal atıkların miktarının da arttığını görüp üzülüyorum. Kirlilik böyle devam ederse, korkarım önümüzdeki birkaç yılda nehirdeki tüm canlılar ölecek ve yaşama imkanı ve ortamı bulamayacak.” diye konuştu.
Ramazan Yılmaz/ Foto Mehmet Masum Süer
Balık avlamak için nehir kıyısına giden Ramazan Yılmaz adlı bir genç de, yavruların ölüsünü görünce çok üzüldüğünü belirterek, Dicle nehri, Hevsel bahçelerini ve genel olarak çevreyi temiz tutmaları için halka çağrıda bulundu. Ramazan Yılmaz, “Lütfen nehri ve çevreyi kirletmeyin. Bakın attığınız atıklar neye maloluyor. Yazıktır bu hayvanlara. Onları korumalıyız. Çevremizi temiz tutmalıyız ve kirletenleri uyarmalıyız.” dedi.
Dicle nehri kıyısındaki sazlıklarda yaşayan yaban tavuklarının yanısıra karabataklar ve çok sayıda balıkçıl çeşidi kuş da yaşıyor. Yaban tavukları ve diğer kuşları kimse avlamıyor veya öldürmüyor. Kent halkı ve Hevsel bahçelerinde tarımla uğraşan aileler tarafından bu anlamda korunuyorlar.
Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Kılıç da, atıkların büyük bir bölümünün plastik kökenli olduğunu, Dicle nehrinde yaşayan canlıların hayatlarının tehdit altında olduğunu belirterek, bu konuda sık sık uyarılarda bulunuyor. Prof. Dr. Kılıç, “Özellikle piknik sonrası tabiata bırakılan pek çok atık var. Bunlar; kağıtlar, ambalaj malzemeleri ve plastik. Özellikle plastikler, insanlık için çok ciddi sonuçlara neden olacak. Tabiatta attığımız veya kullandığımız malzemeleri toplamamız lazım. Piknikten sonra malzemeleri uygun yerlere, çöp toplama varillerine getirdiğimiz zaman; bunların toplanması söz konusu. Eğer bunlar tabiatta kalırsa pek çok sorun da beraberinde geliyor.” şeklinde konuştu…