Doğan: Beklentimiz çifte bayram olması

GündemPolitika

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, “Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı var” dedi. Doğan, AKP’nin siyasi partilerle görüşme trafiğini yürüttüğü İnfaz Yasasıyla ilgili olarak da “Önümüzdeki günler için beklentimiz bir çifte bayram olmasıdır. Bayramdan önce bu konuda hızla adım atılmasını bekliyoruz” diye konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK lideri Abdullah Öcalan’a yaptığı çağrının ardından örgütten gelen kendini feshetme ve silahları bırakma kararıyla, iktidarın “terörsüz Türkiye” diye adlandırdığı süreç yeni bir boyut kazandı. PKK’nın açıklamasının ardından yine MHP liderinden gelen “16 siyasi parti temsilcisinin olduğu 100 üyeli Milli Birlik Komisyonu kurulması” önerisi tartışılmaya devam ediyor.

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, bugün partisi adına gerçekleştirdiği basın toplantısında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Meclis’te komisyon kurulsun” önerisine destek verdiklerini duyurdu.

Doğan, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un bu komisyonla ilgili sorumluluk üstlenmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

“Komisyonun esası çok önemli. Komisyon Türkiye’nin demokrasi sorununu çözmek için toplanabilir, toplanmalı, geç bile kalmış bir inisiyatif bu. Bugüne kadar bu inisiyatif kullanılmalıydı. Bu meselenin esasını diğer bazı tartışmaların gölgesinde yapmak yerine, tüm siyasi partilerin toplandığı veyahut başlangıç aşaması olarak siyasi parti yetkililerinin, grup başkanvekillerinin toplandığı bir buluşma yapılabilir. Meclis Başkanı buna başkanlık yapabilir.”

Doğan, Türkiye Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Benim tekrar aday olma gibi bir derdim yok” diyerek CHP’ye yaptığı yeni anayasa çağrısıyla ilgili de partisinin görüşlerini açıkladı.

Adalet Bakanlığı ile gerçekleştirdikleri görüşmede yeni anayasa konusunun gündeme gelmediğini bir kez daha vurgulayan Doğan, “Adalet Bakanı da açıkladı yeni anayasa gündemi konuşulmadı. Ama yeni anayasa konusunda DEM Parti’nin fikri yıllardır olduğu gibi çok açık, Türkiye’nin evet yeni bir anayasaya ihtiyacı var. Kimsenin sanırım itirazı da yoktur. Herkes aynı noktaya dikkat çekiyor. Burada da farklı bir yaklaşıma ihtiyaç duyuyoruz. Bu yeni anayasa tartışmalarını başka siyasi hesap ve çıkar tartışmalarının üstünde tutmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Ayşegül Doğan’ın, açıklamaları şöyle:

“Sayın Bahçeli’nin yaptığı açıklamayla birlikte gündeme gelen komisyon tartışmasının, DEM Parti’nin ilgili kurulları açısından, PM ve MYK’sı açısından yeni bir tartışma olmadığını sizlere hatırlatmak isteriz. Biz aylar önce Meclis Başkanını inisiyatif almaya davet ettik. Bu konunun çok önemli olduğunu söyledik. Kürt meselesinin çözümünün Türkiye’nin demokratikleşmesinden ayrılamayacağını, Türkiye’nin demokratikleşmesi için Kürt meselesinin çözülmesi gerektiğini, bu çözümde de tüm siyasi partilerin öneri, eleştirileri ve yapıcı katkılarının olması gerektiğini söyledik. Bunun Meclisle de sınırlı kalmaması gerektiğini; ancak en önemli adreslerden birinin de, hukuki ve siyasi zemine işaret eden taraflar açısından baktığımızda, Meclis olduğunu ifade ettik. Tarihin en fazla siyasal temsiliyetinin olduğu bir meclisten bahsediyoruz. Tam da böyle bir aritmetiğe sahip Meclis’ten başlayıp onunla sınırlı kalmayan, toplumun diğer kesimlerini ve dinamiklerini de içine dahil edebilecek bir komisyon tartışması yapacağımızı söylemiştik. Bu da çok tartıştığımız başlıklardan biri oldu. PM değerlendirmelerimizden ve MYK tartışmalarımızdan süzülen kararı bir kez daha ifade edelim. Meclis Başkanı Sayın Kurtulmuş’un bu komisyonla ilgili sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.

‘KENT UZLAŞISINI SUÇ KABUL EDEREK YENİ DÖNEMİ NASIL YARATACAKSINIZ?’

Demokratik siyasetin etrafındaki kuşatmayı kırmak, siyasetin alanını genişletmek diyoruz. Bunun da emarelerinin görülmesi gerekiyor. Bakın, şu dakikalarda İstanbul’da kent uzlaşısı dolayısıyla yargılanan bir belediye başkanı var. HDK davaları başlıyor. Operasyonlar devam ediyor. Gazeteciler özgür hissetmiyor. Somut emareler görmek istiyorlar, adımlar atılmasını bekliyorlar. Bunu buradan söylüyoruz, çünkü varlık nedenimiz bu. Kent uzlaşısını HDK’nin yapmadığını biz buradan defalarca ifade ettik. Ne olduğunu CHP Genel Başkanı ve yetkilileri ifade etti. Bir siyasi partiyle ittifak yapabilirdik. Bu bir suç değil. Bunu açıklıkla da söylerdik. Ancak herhangi bir partiyle ittifak yapmadık. Kent uzlaşısı, DEM Parti’nin yerel yönetimler stratejisidir. Kent uzlaşısını suç kabul edip demokratik bir toplumu ve yeni bir dönemi nasıl yaratacaksınız? Bunu bize soranlar var. Ey bu ülkeyi yönetenler, bu soru sizlere soruluyor. Bu sorunun yanıtını vermesi gerekenler kimler? Bugün hükümet edenler. Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in savunmasından alıntılamak istiyorum: “Bunu söylemekten hicap ediyorum. Ama Van’dan gelip Türkiye’nin en büyük ilçesini yönettiğim için buradayım” diyor. Yani, “Kürt olduğum için bugün yargılanıyorum” diyor. Herkesin kendini değerli hissetmesi nasıl mümkün olabilir? İnsanların etnik kimlikleri, dilleri, kültürleri ve inançları, yani farklılıkları nedeniyle yargılanmadığı ya da değersiz hissetmediği bir ülkede gerçekleşebilir. O yüzden dün en çok tartıştığımız konulardan biri de eşitlikçi kardeşlik hukukunun tesis edilebilmesiydi. Birazdan PM toplantımızın sonuç bildirgesini görebileceksiniz.

‘YARGI PAKETİNE İLİŞKİN TRAFİK SÜRÜYOR’

Türkiye’de binlerce mahpusun haksız ve hukuksuz bir şekilde siyasi nedenlerle içeride tutulduğunu; bunların çoğunun da bizim partimizin üyesi ve hatta yöneticileri, eş genel başkanları olduğunu bu kürsüden çokça ifade ettik. 10. Yargı Paketi ve bu dönemde yapılması gerekenlerle ilgili Grup Başkanvekillerimiz, Adalet Bakanlığı ile görüştükten sonra detaylıca bir açıklama yapmıştı. Sonrasında aynı başlıkları içeren bir açıklamayı da Adalet Bakanlığı yaptı. DEM Parti’nin talepleri olarak basınla paylaşıldı bunlar. Buna ilişkin bir trafiğin Meclis’te sürdüğünü biliyorsunuz. Bu neye evrileceği, bu taleplerin ne kadar duyulduğu ya da ne kadar bu yargı paketinin içerisinde yer alacağı önümüzdeki günlerde netleşir. Şimdilik PM’mize ve MYK’mıza dair aktarabileceklerim başlıklar olarak bunlardan ibaret.”

‘TÜRKİYE ÇİFTE BAYRAM YAŞAMALI’

Ayşegül Doğan, İnfaz Yasası ile ilgili bir soru üzerine ise şunları söyledi:

“10’uncu Yargı Paketinde nasıl bir kapsamla karşımıza çıkar? Bunun mahiyetine ilişkin bir şey açıklayamıyoruz, çünkü bize ulaşmış net bilgiler yok. Ama önümüzdeki günler için beklentimiz bir çifte bayram olmasıdır. Bayramdan önce bu konuda hızla adım atılmasını bekliyoruz. Bu yalnızca DEM Parti’nin beklentisi değil. Türkiye cezaevlerinde on binlerce insan ayrımcı uygulamalarla karşı karşıya. Adaletsiz bir ortam olduğuna ilişkin de genel olarak siyasi partilerin mutabakatı var.”

‘YENİ ANAYASAYA İHTİYAÇ VAR’

Doğan, Erdoğan’ın yeni anayasa çağrısına ilişkin bir başka soruyu ise şöyle yanıtladı:

“Adalet Bakanlığı ile olan görüşmede yeni anayasa konusu gündeme gelmediğini, gündeme gelen başlıklardan hatırlayabiliriz. Her iki taraf da bu başlıkları açıkladı. Yeni anayasa gündemiyle Adalet Bakanı ile görüşülmedi. Ancak yeni anayasa konusunda DEM Parti’nin fikri yıllardır olduğu gibi çok açık. Son derece sarih bir fikrimiz var. Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı var. Bu konuda kimsenin de itirazı yok. Herkes aynı noktaya dikkat çekiyor. Burada da farklı bir yaklaşıma ihtiyaç duyuyoruz. Bu yeni anayasa tartışmalarını başka siyasi hesap ve çıkar tartışmalarının üstünde tutmak gerekiyor. Türkiye’de herkesin kendini ait hissettiği, herkesin kendini değerli hissettiği, insanların kendilerini bu aidiyetle birlikte bütünleşmiş hissettiği yeni bir anayasaya ihtiyaç var. Eskiden tamamen kopmuş yepyeni bir anayasadan bahsediyoruz. Yani eşitlikçi bir kardeşlik hukukunun tesis edildiği, herkesin özgünlüklerinin yasal teminatının olduğu bir yeni anayasaya ihtiyaç olduğunu biz onlarca yıldır söylüyoruz. Aksini söylemek, kendi mücadelemizin önemli varlık nedenlerinden birini yok saymak olur. Kim diyebilir ki Türkiye bu antidemokratik uygulamalara neden olan darbe anayasasıyla yönetilsin? Üstelik geldiğimiz aşamada darbe anayasası dahi uygulanmıyor tespitleri yapıyoruz. Mevcut mevzuat uygulansa bile Türkiye’de nelerin değişebileceğinden bahsediyoruz yıllardır. Evet, tabii ki Türkiye’nin yeni, özgürlükçü, demokratik, kapsayıcı ve kucaklayıcı bir anayasaya ihtiyacı var.”

(Ajans)

İlginizi Çekebilir

Bahçeli, Erdoğan’a itiraz etti: Cayma hakkı yoktur
Almanya’dan Türkiye’ye sınır dışı edilenlerin sayısı iki kat arttı

Öne Çıkanlar