İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Van, İstanbul ve Mersin’de yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan gazetecilerin sayısı arttı.
Gazeteci Reyhan Hacıoğlu Van’da, Necla Demir, Rahime Karvar ve Ahmet Güneş İstanbul’da, Vedat Örüç ise Mersin’in Tarsus ilçesinde gözaltına alındı. Welat Ekin de İstanbul’da gözaltına alındı.
Gözaltıların gerekçesi öğrenilemedi.
PRODÜKSİYON ŞİRKETLERİNE BASKIN
Ev baskınlarının yapıldığı saatlerde İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunan Martı ve Güncel Prodüksiyon’a da baskın yapıldı. Kimseye haber verilmeden yapılan baskında, çilingirle kapıyı açan polis prodüksiyonlarda bulunan tüm bilgisayarlara ve hard disklere el koydu. Baskının gerekçesine dair ise bilgi verilmedi.
KISITLILIK KARARI
Van’da gözaltına alınarak İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen gazeteci Reyhan Hacıoğlu ile görüşmek isteyen avukata, dosyada gizlilik kararı ve 24 saatlik avukat görüş yasağı olduğu belirtildi.
Reyhan Hacıoğlu’nun ilerleyen saatlerde İstanbul’a götürüleceği öğrenildi.
Reyhan Hacıoğlu’nu gözaltına alan polislerin ev arkadaşlarını “Hepinizi alırım kimsenin ruhu duymaz” diyerek tehdit ettiği iddia edildi. Reyhan Hacıoğlu polisin tutumuna, “Gözaltı, tutuklama, tehdit ve işkence ile bizi yıldıramazsınız” diyerek tepki gösterdi. Polisler, evdeki dijital materyallere de el koydu.
“GAZETECİLERE SİSTEMATİK SALDIRI”
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), gözaltıları kınadı.
DFG ve MKG tarafından “Saldırılar Özgür Basın emekçilerini yıldıramaz” başlığıyla yayımlanan açıklamada gazetecilere yönelik baskıların sistematik bir şekilde sürdüğü belirtildi. Gazetecilerin sadece gözaltına alınmadığı, haber takibi sırasında baskıya, şiddete, gözaltı ve tutuklamalara maruz bırakıldığı ifade edilen açıklamada Suriye’de öldürülen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in cenazelerinin doğdukları topraklara getirilmesine izin verilmediği hatırlatıldı. Meslektaşlarının ölümü üzerine protestolara katılan 7 gazetecinin hala cezaevinde olduğu vurgulanan açıklamada “Gözaltına alınan meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyor, gerçekleri açığa çıkarma mücadelesi yürüten tüm gazeteci arkadaşlarımızla dayanışma çağrısı yapıyoruz.” denildi.
DİSK BASIN İŞ: GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR
DİSK Basın İş tarafından yapılan açıklamada “Gazetecilere ve gazeteciliğe yönelik baskılara devam ederek barış sağlanamaz. Barışı duyuracak olanların sesi kısılmamalıdır. Gazetecilik suç değildir, meslektaşlarımız derhal serbest bırakılsın!” ifadelerine yer verdi.
DEM PARTİ: KEYFİ VE HUKUKSUZ TUTUMU KINIYORUZ
DEM Parti tarafından sosyal medya hesabından yayımlanan paylaşımda da “İktidarın basın emekçilerine yönelik bu keyfi ve hukuksuz tutumunu kınıyoruz. Eleştirel sesleri susturarak dikensiz bir gül bahçesi yaratma çabası içinde olanlar, aynı zamanda Kürt basınına yönelik gözaltı, operasyon ve katliamlarla hakikati karartmaya çalışıyor. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar, bunu başaramayacaklar.” ifadelerine yer verildi.
/Evrensel Gazetesi/
