Şöyle düşünebiliriz; okulun kapısından girdiğimiz günden bu yana “bilgi” olarak adlandırdığımız bir materyalin “tehdidi” altındayız. Evet geçtiğimiz kuşaklar, bizler için okullarda bilgi hep bir tehdit oldu.
Yalnızca Türkiye’deki kütüphanelerde derlenmiş kitapların, ansiklopedilerin içerikleri “öğrenmemiz gereken” kapsamı hatırlatıyor.
Elbette hiçbirimiz böyle bir bilgiyi beynimizde depolayamaz, biriktiremeyiz. Ama alttan alta bunun eksikliği ile bir tür “bilgi engelli” kişiler olarak ilerlemeye çabalarız.
Üstelik Türkiye “eğitim sisteminde” bilgi, öğrenilecek değil, ezberlenecek bir materyal olarak tanımlanmıştır. Çünkü amaç bizleri “eğip bükmek yani eğitmektir.”
Oysa artık, dünyanın bütün kütüphaneleri, akademileri, internet bütünleşmiş ve yapay zeka tarafından öğreniliyor. Beyinlerimiz bu hammaliyeden kurtuluyor. Ama daha önce hiç öğrenmediğimiz, bilgiyi kullanma, derleme, yorumlama öğrenimine ihtiyaç başlıyor.
Hiçbir insanın tek başına ömür boyu başarması mümkün olmayan veri tarama, bilgi toplama işlemi her birimiz için doğru soralar sorduğumuzda süratle ulaşabileceğimiz bir imkana dönüştü.
Elbette bireysel kullanım dijital okur yazarlık öğrenimi gerektiriyor ve bir çoğumuz için pahalı. Kamunun hayati ve demokratik rolü de burada başlıyor.
Finlandiya Örneği
Finlandiya ise uzun yıllardır “eğitim” modeliyle, dünya listesinin en başına yerleşmiş durumda.
Bunun sırrını şöyle özetleyebiliriz.
Öncelikle, farklı okulların öğrenme sonuçlarındaki farklılıklar yok denecek kadar az.
Okul öncesi eğitim, aynı zamanda kapsamlı eğitim de denen temel eğitim ve lise eğitimi ücretsiz; ayrıca yüksek eğitim de çoğunlukla ücretsiz.
Amaç, ailenin gelir düzeyi ne olursa olsun herkesin yüksek kaliteli eğitim alma konusunda eşit fırsatlara sahip olması ve aktif vatandaşlar olarak büyümesi.
Hemen hemen tüm okullar devlet okulu ve hepsi devletten eşit mali desteğe sahip. Bu da Finlandiya’da ayrıcalıklı okul olmadığı anlamına geliyor. Tüm çocuklar özel kabul edilip, bu nedenle sınıflar, farklı bilgi düzeylerine sahip farklı öğrencilerle birleştirilmiş. Bazı nedenlerle özel ihtiyaçları olanlar için bir sınıf oluşturulduğu durumlar da var.
Bu sistem, her öğrenci için ayrı ayrı oluşturulan bireysel bir “eğitim” planı yardımıyla çalışır. Böylece her çocuk kendi yetenek ve başarı düzeyine göre kendi notunu alır. Geride kalanlar için destek kurslarına katılma fırsatı da vardır.
Yapay Zeka Entegrasyonu
Geçenlerde Finlandiya, yapay zekayı (AI) eğitim sistemine entegre etmek için çığır açan bir girişim duyurdu. Finlandiya hükümeti, yapay zeka destekli eğitim araçları ve kaynakları geliştirmek için 100 milyon avro yatırım yapmayı planladığını açıkladı.
Bu önemli yatırım, öğrenme deneyimini geliştirmeyi, eğitimi kişiselleştirmeyi ve öğrenci sonuçlarını iyileştirmeyi amaçlıyor.
Bu girişim, zaten bu yüzyılın başından bu yana bu alanda önemli bir öncülük üstlenen Finlandiya’nın eğitimde yenilikçiliğin ön saflarında yer almaya yönelik daha geniş stratejisinin bir parçasıdır. Finlandiya, yapay zekadan yararlanarak her öğrencinin kendine özgü ihtiyaçlarını karşılayan daha uyarlanabilir ve kişiselleştirilmiş bir öğrenme ortamı yaratmayı umuyor.
Öğrenme Deneyiminin Geliştirilmesi
Yapay zeka, kişiselleştirilmiş eğitim deneyimleri sağlayarak öğrencilerin öğrenme biçiminde devrim yaratma potansiyeline sahip. Yapay zeka destekli araçlar, bireysel öğrenme modellerini ve tercihlerini belirlemek için büyük miktarda veriyi analiz edebiliyor.
Bu, bir öğrencinin ilerlemesine gerçek zamanlı olarak uyum sağlayabilen özelleştirilmiş öğrenme planlarının oluşturulmasına olanak tanıyor.
Örneğin, yapay zeka bir öğrencinin zorlanabileceği alanları belirlemeye yardımcı olabilir ve materyali daha iyi anlamalarına yardımcı olmak için ek kaynaklar veya alternatif açıklamalar sağlayabilir. Bu düzeyde bir kişiselleştirme, öğrenmeyi daha ilgi çekici ve etkili hale getiriyor.
Eğitimin Kişiselleştirilmesi
Yapay zekayı eğitime entegre etmenin en önemli faydalarından biri, öğrenme deneyimini her öğrenci için kişiselleştirme becerisi.
Geleneksel eğitim sistemleri genellikle herkese uyan tek bir yaklaşım izler ve bu da bazı öğrencileri geride bırakabilir. Yapay zeka, her öğrencinin bireysel ihtiyaçlarını karşılayan özel eğitim deneyimleri sağlayarak bu boşluğu doldurmaya yardımcı olabiliyor.
Kişiselleştirilmiş eğitim, öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmelerine yardımcı olur ve bir sonrakine geçmeden önce her kavramı tam olarak anlamalarını sağlar. Bu da bilgilerin daha iyi akılda tutulmasını ve akademik performansın artmasını sağlar.
Öğrenci Sonuçlarının İyileştirilmesi
Finlandiya’nın yapay zeka girişiminin nihai hedefi, öğrenci sonuçlarını iyileştirmek. YZ, kişiselleştirilmiş ve uyarlanabilir öğrenme deneyimleri sağlayarak öğrencilerin tam potansiyellerine ulaşmalarına yardımcı olabilir. Bu, daha yüksek akademik performansa, daha fazla katılıma ve daha fazla öğrenme sevgisine yol açabiliyor.
Yapay zeka entegrasyonunun, akademik faydalarının yanı sıra öğrencilerin eleştirel düşünme, problem çözme ve yaratıcılık gibi önemli becerilerini geliştirmelerine de yardımcı olacağı öngörülüyor. Bu beceriler modern dünyada başarı için gerekli ve öğrencileri gelecekteki kariyerlerine hazırlamaya yardımcı.
Öğretmen Desteği
Yapay zeka ayrıca rutin görevleri otomatikleştirerek ve öğrenci performansına ilişkin içgörüler sağlayarak öğretmenlere değerli bir destek sağlar. Bu da öğretmenlerin, öğrencilere kişiselleştirilmiş destek sağlamak ve ilgi çekici ders planları geliştirmek gibi öğretimin daha önemli yönlerine odaklanmaları için zaman kazandıracaktır.
Örneğin, yapay zeka ödevleri notlandırmaya, öğrenci ilerlemesini takip etmeye ve öğrencilerin ek desteğe ihtiyaç duyabileceği alanları belirlemeye yardımcı olur. Bu, öğretmenlerin daha hedefli ve etkili eğitim vermelerine yardımcı olacaktır.
Gelecek Beklentileri
Yapay zekânın eğitime entegrasyonu henüz erken aşamalarında olsa da gelecek beklentileri umut verici. YZ teknolojisi ilerlemeye devam ettikçe, eğitimi sadece hayal edebileceğimiz şekillerde dönüştürme potansiyeline sahip. Finlandiya’nın eğitim için yapay zekaya yaptığı yatırım, bu potansiyeli gerçekleştirmeye yönelik önemli bir adım.
Finlandiya, yapay zekayı benimseyerek kendisini eğitim inovasyonunda bir lider olarak konumlandırıyor. Bu girişim, yapay zeka kullanımı yoluyla eğitim sistemlerini geliştirmek isteyen diğer ülkeler için bir model olma potansiyeline sahip.
Finlandiya, yapay zeka destekli eğitim araçlarına ve kaynaklarına 100 milyon Euro yatırım yaparak öğrenme deneyimini geliştirmeyi, eğitimi kişiselleştirmeyi ve öğrenci sonuçlarını iyileştirmeyi hedefliyor.
Kaynaklar :
