Hasip Kaplan: ‘Recep Affı’ ve Giyotin

Yazarlar

MHP Başkanı Devlet Bahçeli bir yıl önce Kırıkkale Cezaevinde Organize Suç Örgütleriyle görüştü ve onlara af/infaz sözü verdi. Sonra bir kanun teklifi hazırladı Meclis’e sundu. 

AKP bir yıl beklettikten sonra 70 Maddelik kendi teklifini Meclis’e sundu. Bu teklif komisyondan ve Meclis’ten olduğu gibi geçti. Muhalefetin itirazlarını dinlemediler.

Bu nedenle bu Af yasasının isim ve patent hakkı AKP’nin hakkıdır. Bu durumda AKP’nin başı ile anılmaya ve tarihe düşmeye hak kazanmıştır.Bundan sonra ‘’Recep Affı’’ denince net anlaşılacak.

‘Recep Affı’nda Anayasayı dolanmışlar, özel af için gerekli 360 oyu bulamayacakları belliydi. Katılan 330 milletvekilinin 279 oyu ile kabul etmişler. Muhalefet sadece 51 ret oyu vermiş.

Önce muhalefete sonra iktidara bir çift sözümüz var.

Muhalefetin nasıl önemli işleri vardı da hasta Devlet Bahçeli bile Meclis’e gelirken, oylamaya katılmadılar. Cezaevindeki siyasetçilere, gazetecilere karşı hiç mi sorumluluk duymadılar.

İktidara gelince; birincisi Anayasayı dolanmak özel af hükümlerini çiğnemek bir hukuk devletinde olsak AYM bunu iptal ederdi. Belki yargıçlarını siz atadınız diye bu olmayabilir ama, güvenmek zor olsa da hala vicdan arayışı sürüyor.

Binde bir olsa bile olsa gözler AYM’de olacak. Çünkü ikinci en büyük hatanız, düşman hukuku uygulayarak muhaliflerinizi ‘terörist’ diyerek kapsam dışında bıraktınız. Bu da eşitliğe aykırı; AYM bunu da görmek zorunda. Dolayısıyla yüzde bir bile olsa bile süreç bitmedi. 

Sonra AYM, AİHM, BM İnsan Hakları Komisyonu önünde başvurular, itirazlar tartışmalar sürecek.

İktidar üçüncü olarak İnfaz hukukunu muhaliflere karşı katmerli cezalar için kullanacak. Gazetecilere özel cezalar çıkarıldı. Dahada önemlisi MİT cezaevinde operasyon yapabilecek.

Meclis’in 100.yıldönümünde sosyal mesafeyi korumadan maskeli balo pozu veren iktidar milletvekilleri, virüs cenneti yaratıp, sonra şehirlere yasak koyarak milletin aklıyla dalga geçmeye devam ediyorlar.

Asıl iktidara söyleyeceğim son söz; bu ayrımcı adaletsiz affınızda yararlanamayacaklar kapsamına aldığınız siyasi muhaliflerinizi, seçilmişleri Korona Virüs günlerinde yaşam hakkını hiçe sayarak, ölüm riski ile karşı karşıya bıraktınız.

Her ölümden siz iktidarınız ve işbirlikçileriniz sorumlu olacak, tarih ve halk sizleri asla affetmeyecektir…

Unutmayın sizin ‘terörist’ dediklerinizi meşru seçilmişleri olarak gören halk çocuklarına sahip çıkacak. Çünkü sizin muhalifleriniz halkın gözünde özgürlük ve demokrasi mücadelesi veren kahramanlardır.

Asla yalnız bırakılmayacaklar.

Başkanlık rejiminde MGK gibi devleti yönetmeye devam ederek, Meclis’te milletin iradesini egemenliğini ayaklar altına alarak, çoğunlukçu oylarına güvenerek bugün bunları yapabilir.

1793 yılında Fransa ‘’terör gerginliği’’ yaşadığında, M.Robespierre, çıkardığı yasanın 1794 yılında kurbanı olur. Yakın tarihimizden de çokça örnek var.

Saddam, El Beşir, UCM’de yargılanan Miloseviç kendi yasalarıyla yargılandılar.

Kimin ‘terörist’ kimin Özgürlük Savaşçısı olduğuna elbette tarih karar verecek.

İnsanlığa karşı suç işleyenler, bu suçların zaman aşımına tabi olmadığını bir gün görecek ve yaşayacaklar.

Ancak tarih gazetecilerin, siyasetçilerin, hukukçuların, düşüncesini açıklayarak cezaevine konulanlara yapılan  ayrımcılığı okullarda ders olarak okutmaya başladığında, en ayrımcı ve adaletsiz af örneği olarak Recep Affını asla unutmayacak…

 

İlginizi Çekebilir

Hakan Tahmaz: Çömleği çatlatan istifa girişimi
Şemsettin Takva: Milliyetçilik ve Arap Kültür Emperyalizmi 

Öne Çıkanlar