Parti kapatmada Türkiye dünya birincisidir Guinnes rekorlarını kırmıştır. Ülke partiler mezarlığına dönüştürülmüştür.
Özellikle Kürt ve Kürt sorunundan bahseden sol sosyalist partilerin çoğu bu nedenle Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmaktadır.
Cumhur İttifakının yavru koalisyonu MHP’nin başı, ‘’HDP kapısı açılmamak üzere kapatılmalıdır’’ dedi.
Ağzı kanalizasyon gibi olan bir yardımcısı da, HDP’ye oy veren 6.5 milyon seçmen ve aileleri ile birlikte 20 milyon yurttaşa ve onların şahsında bütün Kürtlere demokrasi güçlerine ‘’ İtlaf edilecek haşereler ‘’dedi.
TCK’da 76.madde Soykırım suçlarını, 77.madde İnsanlığa karşı suçları tanımlıyor. Bu suçlar aynı zamanda uluslararası suçlar olup UCM, yani Uluslararası Ceza Mahkemesi görevi ve yetkisine giren suçlardır.
Türkiye UCM yani, Roma Sözleşmesine taraf değildir. Ancak Bosna, Ruanda, Beyrut, Sudan en son Nijerya’nın insanlık suçundan üye olmadıkları halde yargılanmaları unutulmamalıdır.
Yurttaşına itlaf edilecek haşerat gözüyle bakan kuduzlar, titreyip kendilerine gelmezler. Onları titretmek lazım, hukuk ve adalet önünde hesap sormak lazım, başka türlü kendilerine gelemezler.
MHP gibi ırkçı sicili kanlı faşist bir parti, karısını öldüren mafya reislerini ‘’Dava Arkadaşı’’ olarak görüyor, kolluyor koruyor.
Ana muhalefet liderini üç mektupla tehdit eden mafya hakkında savcılar gereğini yapmıyor.
Bütçe görüşmelerine ilk kez DTP olarak katılmıştık. Sayımız azdı ama etkiliydik. Partimizi kapattılar 2009 bütçe görüşmelerine bir gün kala.
’’Kömür Makarna’’ konuşmamızla sosyal devlet ve sadaka devletini anlattığımız günler oldu.
BDP olarak yolumuza devam ettik. Bütçe görüşmelerinde komisyon üyesi veya Grup Başkan vekili olarak çok iyi hazırlanırdık.
An geldi tartışmalar sertleşti, bütçe görüşmelerinde bardak kırdık. Ama onurumuzun kırılmasına izin vermedik.
Önceden her milletvekilinin konuşma sürelerini ve yararlanacakları dosyaları verirdik. İyi hazırlanırdık, danışmanlar sivil toplum örgütleri çalışmalarımıza katkı sunardı.
HDP ile süren görüşmelerde en etkili muhalefet olmanın tadını çıkarırdık.
Bütçe görüşmelerinde parti liderleri konuşurdu. Biz bu geleneği yıkarak, parti eş başkanları, grup başkan vekilleri ve Bütçe Komisyonu üyeleri olarak yapıyorduk.
2020 yılı görüşmelerine gelince, diğer partiler de bizim gibi yapmaya başladı.
2020 yılında CB Rejiminin 2021 yılı bütçesi görüşülüyor. İlk gün sonrada önemli olan bir kaç bakanlık bütçe görüşmelerini izledim.
AKP+MHP ittifakının saldırgan tehditkar açıkça suç olan sataşmaları konuşmaları ile HDP’ye saldırıda sınır tanımayan siyasi Amok koşucularına dönüşen sözcüleri gördük.
Artık yolun bittiği görülüyor.
Istranca ormanlarında çok keskin bir virajı alamayan askeri bir araç ormana dalmış, şoför ile komutan yaralanmıştı.
Komutan sormuştu –‘’Ne oldu…!’’
Asker –‘’Yol Bitti Komutanım..!’’ demişti. Köylüler o yerin adını ‘’yol bitti’’ koymuştu.
AKP+MHP ittifakı olan Cumhur İttifakının Başkanlık Rejiminin de sonu yaklaşıyor, yani yol bitiyor.
Kürt halkına haşere diyen itlaf edilecekler olarak gören Jenosid/Soykırım anlayışı karşısında, mecliste yapılan aşağılamalar ve hakaretler ve tehditler karşısında hala AKP’de olan Kürtlere şaşıyorum.
Kuduz itler titrer kendilerine gelirler mi? bilmem,ama; AKP’ye oy veren Kürtler bunu asla unutmayacaktır.
İlk sandık kurulduğunda hesabını soracak onurlu milyonlar bu kadar ayağa düşmüş siyasi tartışmaları unutmayacak.
Meclisi tımarhaneye çevirmiş, hukuk adalet tanımayan bir iktidarı affetmeyeceklerdir.
Yeter ki demokrasi güçleri buna hazırlıklı olsun.
Olası bir erken seçimde hala ortak bir programı olmayan,ortak ilkelerde buluşmayan muhalefet partileri daha cesur olmalılar.