Tören, İsrail’in Lübnan’daki Hizbullah militanlarına karşı hızlı bir misilleme sözü vermesinin ardından gerçekleşti.
Hizbullah, Cumartesi günkü Mecdel Şems saldırısıyla ilgili herhangi bir sorumluluğu olmadığını söylüyor.
Mecdel Şems saldırısı, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e düzenlediği saldırıdan ve sonrasında Gazze’de başlayan savaştan bu yana İsrail’de veya İsrail’in ilhak ettiği topraklarda gerçekleşen en ölümcül saldırı.
Gazze’deki savaş ise birçok cepheye yayıldı ve bölgesel bir çatışmaya dönüşme riski taşıyor.
İsrail jetleri gece güney Lübnan’daki hedefleri vurdu. Ancak, güvenlik kabinesi toplantısının ardından daha sert bir yanıt bekleniyor.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, ABD ziyaretini sonlandırarak ülkeye döndü. Netanyahu, güvenlik kabinesi toplantısı öncesi güvenlik yetkilileriyle biraraya geldi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, çocukların futbol oynadığı bir spor sahasına düşen roketin Hizbullah tarafından atıldığına dair her türlü göstergenin olduğunu belirterek, Washington’un İsrail’in kendini savunma hakkının arkasında durduğunu söyledi.
Öte yandan Blinken, ABD’nin çatışmanın daha fazla tırmanmasını istemediğini de sözlerine ekledi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Adrienne Watson Pazar günü yaptığı açıklamada,”Bu saldırı Lübnan Hizbullahı tarafından gerçekleştirildi. Bu onların roketiydi ve kontrol ettikleri bir bölgeden fırlatıldı” dedi.
Watson, Beyaz Saray’ın saldırıdan sonra, İsrailli ve Lübnanlı yetkililerle sürekli görüşmelerde bulunduğunu ekledi.
Saldırı öncesinde de, Güney Lübnan’da İsrail ordusuyla Hizbullah savaşçıları arasında günlük hava saldırıları ve çatışmalar yaşanıyordu.
İsrail’in 1967’deki Altı Gün Savaşı’nda Suriye’den ele geçirdiği ve çoğu ülke tarafından ilhakının tanınmadığı Golan Tepeleri’ndeki Dürzi köyü Mecdel Şems’te cenaze törenleri için aileler biraraya geldi.
Dürziler, Golan Tepeleri’ndeki 40 bin kişilik nüfusun yarısından fazlasını oluşturuyor. Dürziler, İslam’ın bir formunu uygulayan Arap bir azınlık grup.
Geleneksel beyaz ve kırmızı renklerdeki feslerden takan Dürziler, büyük kalabalıklar halinde Mecdel Şems’teki tabutların etrafını sardı.
İsrail televizyonuna verdiği demeçte Mecdel Şems’teki yerel konseyin başkanı olan Dolan Abu Salih, “Zor anlardayız. Mecdel Şems’e ağır bir trajedi, karanlık bir gün geldi” dedi.
Hizbullah, başlangıçta Golan Tepeleri’ndeki İsrail askeri tesislerine roket attığını duyurmuş, ancak Mecdel Şems’e düzenlenen saldırıyla ilgisi olmadığını ileri sürerek, “Olay ile kesinlikle hiçbir ilgimiz yoktur ve bu konudaki tüm asılsız iddiaları kesin bir dille reddediyoruz” demişti.
Ancak İsrail, roketin Lübnan’ın güneyindeki Şeba köyünün kuzeyindeki bir bölgeden atıldığını belirterek, sorumluluğun doğrudan İran destekli gruba ait olduğunu ve Hizbullah’ın saldırıdan “kesinlikle sorumlu” olduğunu söyledi.
Saldırıda hayatını kaybeden çocuk ve gençlerin İsrail vatandaşı olup olmadıkları henüz netlik kazanmadı ancak İsrailli yetkililer saldırıya misilleme yapma sözü verdi.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, “Çocuklarımızı katleden roket İran’a aitti ve Hizbullah, elinde bu roketi bulunduran tek terör örgütüdür” dedi.
Reuters’a konuşan iki güvenlik kaynağı, Hizbullah’ın yüksek alarmda olduğunu ve olası bir İsrail saldırısına karşı Lübnan’ın güneyinde ve Bekaa Vadisi’nin doğusunda bazı önemli noktaları önceden boşalttığını söyledi.
Gerginlik tırmanıyor
İsrail güçleri aylardır Güney Lübnan’da Hizbullah militanlarıyla çatışma halinde. Ancak her iki taraf da ABD ve İran gibi diğer güçleri de içine çekebilecek topyekün bir savaşa yol açabilecek bir tırmanmadan kaçınıyor gibi görünüyordu.
Cumartesi günkü saldırı, var olan gerginliği daha tehlikeli bir aşamaya taşıma tehlikesini doğurdu.
Birleşmiş Milletler yetkilileri her iki tarafa da azami itidal çağrısında bulunarak, daha fazla tırmanmanın “inanılmaz bir felaketle tüm bölgeyi saracak daha geniş bir yangını ateşleyebileceği” uyarısında bulundu.
İsrail askeri sözcüsü daha önce gazetecilere yaptığı açıklamada, adli tıp verilerinin roketin İran yapımı bir Felak-1 olduğunu gösterdiğini söylemişti.
Hizbullah, Cumartesi günü bir Felak-1 füzesi ateşlediğini duyurmuş ve füzenin İsrail askeri karargahını hedef aldığını söylemişti.
Lübnan Dışişleri Bakanı Abdullah Bu Habib, Reuters’a yaptığı açıklamada, Lübnan hükümetinin ABD’den İsrail’e karşı itidal çağrısında bulunmasını istediğini söyledi. Bu Habib, ABD’nin de Lübnan hükümetinden Hizbullah’a itidal göstermesi yönünde bir mesaj iletmesini istediğini söyledi.
İran Dışişleri Bakanlığı Pazar günü İsrail’i Lübnan’da yeni bir maceraya atılmaması konusunda uyardı.
Saldırının gerçekleştiği yeri ziyaret eden İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, “Düşmanı sert vuracağız” dedi.
Suriye Dışişleri Bakanlığı, İsrail’i “bölgedeki bu tehlikeli tırmanıştan tamamen sorumlu tuttuğunu” ve Hizbullah’a yönelik suçlamaların asılsız olduğunu söyledi.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, ABD’nin İsrail’in güvenliğine verdiği desteğin kesin olduğu ve “Mavi Hat boyunca gerçekleşen bu korkunç saldırıların sona erdirilmesine yönelik çabaları desteklemeye devam edeceği” belirtildi. “Mavi Hat”, Lübnan ile İsrail arasındaki sınırı ifade ediyor.
Lübnan konusunda uzmanlaşmış üst düzey bir diplomat, topyekün bir savaşı önlemek için artık her türlü çabanın gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Çatışma, hem Lübnan’da hem de İsrail’de on binlerce insanı evlerini terk etmeye zorladı.
İsrail’in saldırıları Lübnan’da yaklaşık 350 Hizbullah savaşçısını ve sağlık görevlileri, çocuklar ve gazeteciler dahil 100’den fazla sivili öldürdü.
İsrail ordusu, Cumartesi günkü saldırının ardından yaptığı açıklamada, Hizbullah saldırılarında hayatını kaybeden sivillerin sayısının Ekim ayından bu yana 23’e ulaştığını ve en az 17 askerin hayatını kaybettiğini bildirdi.
Hizbullah, Ortadoğu’da İran destekli grupların oluşturduğu en güçlü ağ olup, Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısından kısa bir süre sonra İsrail’e karşı ikinci bir cephe açmaya başladı.
Irak’taki gruplar ve Yemen’deki Husiler, bu ayın başlarında Tel Aviv’e düzenlenen ve bir kişinin ölümüne yol açan saldırıya misilleme olarak Kızıldeniz limanı Hudeyde’ye saldıran İsrail’e ateş açtı.
Hamas da Lübnan’dan İsrail’e roket saldırıları düzenledi, Lübnanlı Sünni İslami Grup da aynısını yaptı.
Güney Lübnan ile Kuzey İsrail arasındaki sınırın her iki yakasında bulunan Dürzi toplulukları, Golan Tepeleri ile Suriye’de yaşıyor.
Bazı Dürziler İsrail ordusunda görev yaparken ve kendilerini İsrail ile tanımlarken, birçoğu da İsrail’de dışlanmış hissediyor. Bazı Dürziler de İsrail vatandaşlığını reddediyor.
/VOA/