İnfazı yakıldı, tahliye tarihine ‘ölünceye kadar’ yazıldı

29 yıldır tutuklu olan Mehmet Durak Karak’ın infazı yakıldı. İddiaya göre verilen müddetnamede tahliye tarihi olarak “Ölünceye kadar” yazıldı.

29 yıldır tutuklu olan Mehmet Durak Karak’ın infazı yakıldı. İddiaya göre verilen müddetnamede tahliye tarihi olarak “Ölünceye kadar” yazıldı. Karak, ağabeyi aracılığıyla “Onların vereceği cezadan korkmuyoruz” mesajı gönderdi.

Karak’a 1995 yılında tutuklanması ardından yargılandığı DGM’de “devletin birliğini bozmak” iddiasıyla müebbet hapis cezası verildi. MA’nın haberine göre, Karak’ın 17 Haziran 2025’te tahliye edilmesi bekleniyordu. Ancak bu yılın Eylül ayında aldığı müddetnamede şartlı tahliyesinin tamamen yakıldığını öğrenen Karak’a, infazının yakılma gerekçesi olarak 29 yıllık tutsaklığı boyunca almış olduğu 3 ayrı hücre cezası gösterildi. Normalde 36 yılın sonunda “hak ederek tahliye” süresi tamamlanan Karak’ın müdddetnamesinde tahliye tarihi “Ölünceye kadar” diye yazıldı. Karak’ın avukatı Mahmut Vefa, müüddetnameye karşı Erzincan infaz hakimliğine itirazda bulundu.

Söz konusu hücre cezalarının ikisinin 1996 ve 2006 yıllarında, sonuncu hücre cezasının ise 2024 yılında aldığı öğrenildi. 1996 yılında aldığı 15 günlük hücre cezasının, tutulduğu Giresun Cezaevi’nde uygulanan işkencelere karşı açlık grevine girdiği gerekçesiyle, 2006 yılında 2’ncisinin Maraş Cezaevindeyken Maraş Savcılığı’na verdiği bir dilekçede “örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla, son olarak da 2024 yılında aldığı bir günlük hücre cezasının Urfa T Tipi Kapalı Cezaevi’nden istemi dışında sevk edildiği Erzincan Cezaevi girişinde önceki cezaevinde kullandığı eşyalarının “yasaklı” olduğu gerekçesiyle verildiği öğrenildi. Öte yandan Karak’a verilen müddetnamede denetim bitim tarihi Haziran 2031 ve hak ederek tahliye tarihi ise “Ölünceye kadar” yazdı.

TUTUKLULARA YÖNELİK POLİTİKA KATILAŞTI

Yaşadıkları sürecin Kürt sorununun çözümsüzlüğü ve tecrit politikası sonucu olduğunu belirten Karak, son süreçte barışın konuşulmasına karşın tutsaklara dönük politikaların giderek katılaştığına dikkat çekti.

Kardeşiyle yaptığı açık görüşten söz eden Karak, kardeşi Durak Karak’ın anlatımlarını şöyle aktardı: “Onların vereceği cezadan korkmuyoruz. Ancak barış olursa evimize dönmemiz anlamlı olur. Bizden ‘pişmanız’ dememizi bekliyorlar. Biz pişman olsaydık daha cezaevine ilk girdiğimizde bunu derdik. Bu kadar yıl boşuna mı yattık?​”

“UYGULAMALAR KEYFİ”

Ailenin avukatlarından Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed Şube üyesi Adile Salman, Karak’ın infazının yakılmasının gün geçtikçe ağırlaşan tecrit politikasının bir sonucu olduğunu ifade etti. Salman, “Üçten fazla disiplin cezası aldığı gerekçesiyle müvekkil hakkında yeni müddetname düzenlenmiş. 18/06/2025 olan koşullu salıverilme tarihi 6 yıl uzatılmıştır. Ancak yeni müddetname ile hiçbir hukuki dayanağı olmayan ‘ömür boyu hapis cezası’ ibaresi eklenmiştir. 30 yıldır tutuklu olan müvekkilin ifadesi dahi alınmayan hapishane idarelerinin keyfi uygulamalarından başka hiçbir hukuki dayanağı olmayan disiplin cezaları sebebiyle infazının yakılması kabul edilebilir değildir. Ayrıca kaldığı hapishanelerin gözlem kurullarınca düzenlenen dönem değerlendirme raporlarında da iyi halli olduğu ifade edilmiştir. Müddetnameye itirazı yaptık ve gerekli tüm hukuki süreci işleteceğiz” İfadelerinde bulundu.

/Kaynak: Mezopotamya Ajansı/

İlginizi Çekebilir

Burcu Demir davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis kararı
20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü: Türkiye’de 10 ayda 134 çocuk öldü

Öne Çıkanlar