İsviçre savcılığı, eski Özbek cumhurbaşkanının kızı Gülnara Kerimova’yı suç örgütü yönetmekle suçluyor

DünyaGündem

İsviçre’de federal savcılık, Özbekistan’ın eski cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un kızı Gülnara Kerimova hakkında rüşvet almak ve “Ofis” olarak bilinen bir suç örgütünü yönetmekle suçlayan bir iddianame sunulduğunu açıkladı.

Özbekistan’ı 1991-2016 yılları arasında yöneten Kerimov’un kızı Kerimova, telekom şirketlerinden yüz milyonlarca dolarlık rüşvet aldığı iddia edilen operasyonu yönetmekle suçlanıyor.

Federal Savcılık, Kerimova’nın 2001’den 2013’e kadar “Ofis” olarak bilinen, çok sayıda iş insanı ve şirketten oluşan bir suç örgütüne liderlik ettiğini, suç faaliyetlerini profesyonel bir iş olarak yürüttüğünü ve aynı zamanda şiddet ve yıldırmaya başvurduğunu belirtti.

İddianamede, Özbekistan’ın telekom sektöründe faaliyet göstermek isteyen yabancı şirketlerin, “cumhurbaşkanının kızı ve Özbek kamu görevlisi olarak ikili statüsünü istismar eden” ve kendisine sınırsız nüfuz sağlayan Kerimova’ya rüşvet vermek zorunda oldukları belirtildi.

Savcılık makamı, rüşvetin İsviçre’deki hesaplara ulaşmadan önce çeşitli ülkelerdeki banka hesapları aracılığıyla aktarıldığını, böylece Kerimova’nın “gerçek faydalanıcı” olduğu gerçeğinin “gizlendiğini” kaydedildi.

Kerimova ve iddianamede adı geçmeyen bir Rus telekom şirketinin Özbek iştirakinin eski genel müdürü olan bir başka sanık aleyhindeki davada 440 milyon franktan (479 milyon dolar) fazla mal varlığına el konulmuş durumda.

Kerimova iddiaları reddediyor

Şu an Özbekistan’da hala hapiste bulunan Kerimova’nın avukatı Gregoire Mangeat, Kerimova’nın suçlamalara itiraz ettiğini ve beraat etmesi için mücadele edeceğini söyledi.

Reuters’a konuşan Mangeat, “Suç örgütü teorisi tamamen tartışmalı. Bu teori İsviçreli savcılar tarafından sadece bir yıl önce, soruşturmanın başlamasından 10 yıl sonra şapkadan çıkarıldı.” iddiasında bulundu.

Dava İsviçre Federal Ceza Mahkemesinde görülecek.

Kerimova bir zamanlar başarılı bir iş kadını ve ülkesinin Cenevre’deki Birleşmiş Milletler temsilcisiydi.

Zimmetine para geçirme ve gasp suçlamalarıyla 2015 yılında beş yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra ev hapsi şartlarını ihlal ettiği gerekçesiyle 2019 yılında cezaevine geri dönmüştü.

/euronews/

İlginizi Çekebilir

Hakan Tahmaz: Celalettin Can örneği ve infaz sisteminde ayrımcılık, keyfilik
Adana’da CHP’li Seyhan ve Çukurova belediyelerine operasyon: 61 gözaltı kararı

Öne Çıkanlar