Kadın haklarıyla ilgili paylaşımları nedeniyle 11 yıla mahkum edilen Manahel zorla kaybedildi

Suudi Arabistan’da kadın haklarını savunduğu, abaya giymediği için 11 yıl hapis cezasına mahkum edilen Manahel El Utaybi, yaklaşık iki aydır zorla kaybedilmiş durumda. Uluslararası Af Örgütü, Suudi yetkililere, Manahel’in akıbetini ve nerede tutulduğunu derhal açıklama çağrısında bulundu.

“Ailem gerçek bir kâbus yaşıyor” diyen kız kardeşi Fevziye El Utaybi ise, “Bize işkence, cinsel taciz, aylarca süren hücre hapsi, kötü muamele ve tıbbi ihmalle karşılaştığını ve tüm bu ihlallerin dış dünyadan tamamen koparıldığı zamanlarda gerçekleştiğini söyledi. Çılgınca ulaşabildiğimiz herkese ulaşıyor, müdahale ve yardım etmeleri için yalvarıyoruz ama ne yazık ki ülkedeki hiçbir resmi kuruluş bizimle ilgilenmiyor” diye konuştu.

Uluslararası Af Örgütü, Suudi Arabistan yetkililerinin, kadın haklarını savunduğu için 11 yıl hapis cezasına mahkum edilerek hapsedilen ve yaklaşık iki aydır zorla kaybedilmiş durumda olan 30 yaşındaki Manahel El Utaybi’nin akıbetini ve nerede tutulduğunu derhal açıklaması gerektiğini belirtti.  

Manahel El Utaybi’nin ailesiyle yaptığı son telefon konuşması 15 Aralık 2024’teydi. O tarihten bu yana ailesinin defalarca cezaevi yetkilileri ve Suudi Arabistan İnsan Hakları Komisyonu ile iletişime geçerek hakkında bilgi alma talepleri yanıtsız kaldı. Yetkililerin, Manahel’in nerede tutulduğunu açıklamayı reddetmesi, uluslararası hukuk uyarınca bir suç olan zorla kaybetme kapsamına girmektedir.

Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu Kampanyacısı Bissan Fakih, “Manahel’in güvenliğine ilişkin kaygılar son iki ayda hızla arttı. Suudi yetkililer acilen nerede tutulduğunu açıklamalı, ailesine kısıtlama olmadan erişebilmesini sağlamalı ve haksız mahkumiyetini bozmalı” diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Suudi yetkililer, kadın hakları konusunda ilerleme kaydettiklerini öne sürseler de Manahel El Utaybi gibi kadınları, yalnızca kadın haklarıyla ilgili paylaşım yaptıkları ve istedikleri gibi giyindikleri için gözaltına almaya devam ediyorlar. Yalnızca Suudi hükümetinin değil, haklarını savunma cesareti gösterdikleri için hapsedilen kadınları görmezden gelirken krallığın reform anlatısını desteklemekten geri durmayan kamusal figürlerin ve uluslararası toplumun sergilediği bu ikiyüzlülük hayret verici.”

 Abaya giymediği için terörle mücadele mahkemesinde yargılandı

Fitness eğitmeni olan Manahel, 9 Ocak 2024’te Suudi Arabistan’ın adil yargılama ihlalleriyle bilinen terörle mücadele mahkemesi Özel Ceza Mahkemesi’nde görülen kapalı bir duruşma sonucunda 11 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Manahel’e yöneltilen suçlamalar, sosyal medyada Suudi Arabistan’ın erkek vasi sistemine son verilmesi için çağrıda bulunması, “ahlaka aykırı” giysilerle çekilmiş videolarını paylaşması ve “abaya giymeden mağazalara gitmesi” ile ilgiliydi.

Manahel daha önce, 5 Kasım 2023 ile 14 Nisan 2024 arasında, beş ay boyunca zorla kaybedildi. Ağustos 2024’te bir ay hiç kimseyle görüştürülmeden tecritte tutuldu ve bu süre içinde işkence ve diğer türde kötü muameleye maruz bırakıldı. Ailesiyle tekrar iletişim kurabildiğinde, diğer mahpuslar ve gardiyanlar tarafından fiziksel şiddete uğradığını ve hücre hapsinde tutulduğunu söyledi.   

İşkence, cinsel taciz ve aylarca hücre hapsine maruz kaldı 

Yetkililerin, daha önce Manahel’i kötü muameleye maruz bıraktığı düşünüldüğünde, esenliği ve fiziksel bütünlüğünden ciddi endişe ediliyor. Kız kardeşi Fevziye El Utaybi, şunları ifade etti: “Ailem gerçek bir kâbus yaşıyor, Manahel’in başına gelenlerden ötürü dehşete düşmüş durumdayız. Bize işkence, cinsel taciz, aylarca süren hücre hapsi, kötü muamele ve tıbbi ihmalle karşılaştığını ve tüm bu ihlallerin dış dünyadan tamamen koparıldığı zamanlarda gerçekleştiğini söyledi. Manahel’le iletişimi ne zaman kaybetsek ailece paniğe kapılıp güvenliğinden endişe ediyoruz. Çılgınca ulaşabildiğimiz herkese ulaşıyor, müdahale ve yardım etmeleri için yalvarıyoruz ama ne yazık ki ülkedeki hiçbir resmi kuruluş bizimle ilgilenmiyor.”

Manahel’e kronik bir nörolojik rahatsızlık olan multipl skleroz (çoklu doku sertleşmesi) tanısı konuldu ve ailesine göre bu rahatsızlık, ablası Meryem El Utaybi’nin tutuklanmasına tanık olduktan sonra gelişti. Önde gelen bir insan hakları savunucusu olan ve erkek vasi sistemine karşı mücadele eden Meryem, kadın hakları aktivizmi nedeniyle 2017’de 104 gün tutuklu kaldı, seyahat yasağı ve ifade kısıtlamalarıyla karşı karşıya. 

“Meryem’in tutuklanması tüm ailemizi terörize etti. Devamlı korku içinde yaşadık, Twitter’da hükümetle bağlantılı hesapların bize karşı karalama kampanyası yürütmesini ve bizi hain ilan etmesini izledik. Manahel yatağa bağımlıydı ve sağlığı hızla kötüye gidiyor” diyen Fevziye El Utaybi, sözlerini şöyle sürdürdü:

 “Cezaevine konulduğundan beri sürekli tıbbi ihmal ve işkence yüzünden hastalığı eskisine göre çok daha kötüye gitti.”

Fevziye El Utaybi de kız kardeşi Manahel ile benzer suçlamalarla karşı karşıya ancak 2022’de sorguya çağrıldıktan sonra tutuklanma korkusuyla Suudi Arabistan’dan kaçtı.

Tweetleri nedeniyle önce ölüm, sonra 30 yıla mahkum olanlar var

Uluslararası Af Örgütü, Suudi yetkililerin son birkaç yılda ifade özgürlüğüne yönelik baskıları nasıl artırdığını ve Suudi mahkemelerin onlarca kişiyi sosyal medyada kendilerini ifade ettikleri için mahkum ederek uzun süreli hapis cezalarına çarptırdığını belgeledi. İroni içeren Tweetleri nedeniyle 20 yıl hapse mahkum edilen Abdurrahman El Sadhan; yetkilileri eleştiren Tweetleri nedeniyle önce ölüm, daha sonra 30 yıl hapis cezasına mahkum edilen Muhammed El Hamdi ve 45 yıl hapse mahkum edilen kadın hakları aktivisti Nura El Kahtani bu kişiler arasında.

Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu Kampanyacısı Bissan Fakih, “Suudi yetkililer, Manahel El Utaybi’yi ve yalnızca insan haklarını kullandıkları için keyfi olarak tutuklanan ve haksız yere mahkum edilen tüm kişileri derhal ve koşulsuz serbest bırakmalıdır” diyerek, sözlerini şöyle sonlandırıyor: 

“Manahel serbest bırakılıncaya kadar yetkililer onun nerede tutulduğunu açıklamalı, güvenliğini, esenliğini ve yeterli tıbbi bakıma erişimini sağlamalıdır.”

Öte yandan Uluslararası Af Örgütü’nün tüm şubeleri, Manahel’in serbest bırakılması için imza toplamaya devam ediyor: Kadın haklarını desteklediği için 11 yıl hapis cezasına çarptırıldı – Uluslararası Af Örgütü

İlginizi Çekebilir

Paris Konferansı: Suriye’de Ulusal Diyalog Konferansı’na tüm taraflar katılmalı
Babacan’dan Erdoğan’a TÜSİAD çağrısı: Çığlığı bastırmak yerine biraz dinleyin

Öne Çıkanlar