🔴 Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkan Yardımcısı, Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas Suriye’ye yönelik uygulanan yaptırımların kaldırılmasıyla ilgili AB’nin bir yol haritası olduğunu belirterek, geçici hükûmetin “doğru adımları atması” halinde yaptırımların aşamalı olarak hafifletileceğini kaydetti…
Deutsche Welle’den Gülsen Solaker’in haberi:
Kallas Ankara’ya ziyareti kapsamında Başkanı Numan Kurtulmuş ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile bir araya geldi.
Kallas’ın ziyareti Türkiye ile AB arasında temasların sıklaştığı, Suriye de Beşar Esad sonrası yeni bir düzenin kurulmakta olduğu bir dönemde gerçekleşmesi açısından önem taşıyor.
Fidan ile düzenlenen ortak basın toplantısında Suriye’ye uygulanan yaptırımların hafifletilmesi ile ilgili konuşan Kallas, bu konuyu 27 Ocak’ta AB ülkeleri dışişleri bakanlarının toplantısında ele alacaklarını, bununla ilgili bir yol haritaları olduğunu ve yaptırımların hafifletilmesini için adım adım izlenecek bir yaklaşım önerdiklerini aktardı.
“Suriye yönetiminin doğru bir yöne doğru ilerlediğini görürsek o durumda bir sonraki adıma geçebiliriz” diyen Kallas, yaptırımlarda öncelikli olarak ülkenin inşasını başlatmak için gerçekten gerekli olan alanlarda hafifletileceği sinyalini verdi.
Kallas, Suriye yönetiminin gidişatının farklı ve istemedikleri bir yöne doğru gitmesi durumunda yaptırımların yeniden uygulanabilmesini mümkün kılacak bir mekanizma öngördüklerini de ifade ederek, “Suriye’nin geleceği için umut var ama aynı zamanda durum kırılgan” diye konuştu.
Kallas: Türkiye’nin endişelerinin farkındayız
Türkiye gibi bölgesel aktörler ve ayrıca ABD ve İngiltere ile birlikte Suriye’de görmek istenilen gelişmelerin neler olduğu ile ilgili aynı mesajları göndermekten dolayı memnun olduğunu da belirten Kallas, ayrıca şunları kaydetti:
“Türkiye çok fazla sayıda Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptı. Bu konuda teşekkür etmek istiyorum. Suriye istikrarlı ve güvenli bir ülke olduğunda orada iş imkanları olduğunda Suriyeli mültecilerin geri dönmesi mümkün olacaktır. Dolayısıyla Suriye’nin geleceğinin umut dolu olması herkesin faydasına olacaktır.”
Kallas, ”Türkiye’nin meşru güvenlik endişeleri olduğunun farkında olduklarını” da söyleyerek, Suriye ile ilgili hem Türkiye hem AB açısından büyük tehlikelerin söz konusu olduğunu kaydetti ve “Biz de IŞİD’in engellenmesi gerektiğini düşünüyoruz ve kuzey Suriye’de atılacak her tür adımın da dikkatle atılması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
Fidan ise “Suriyeli yeni yönetime terörle mücadele konusunda verdiğimiz desteği sürdürmekte kararlıyız” diyerek, ”PKK ve IŞİD dahil Suriye’de terörle mücadele konusunun aslen yeni yönetimin sorumluluğuna” girmiş olduğuna dikkat çekti.
Fidan şöyle konuştu:
“Suriye’nin kuzeydoğusundaki kampların idaresi konusunda destek vermeye hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu noktada tüm ortaklarımızdan haklı beklentimiz PKK terör örgütünün Suriye’deki uzantılarıyla kurdukları ilişkileri sonlandırmalarıdır.”
Öte yandan Kallas, Rusya–Ukrayna savaşıyla ilgili olarak ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in barış istediğine dair bir işaret bulunmadığını söyleyerek, Bu Pazartesi günü AB olarak bir araya gelip Ukrayna’ya destek konusunu tekrar ele alacaklarını bildirdi. Kallas, “Hepimiz barış istiyoruz ama bu barışın sürdürülebilir ve kalıcı olmasını da istiyoruz” dedi.
Fidan: AB’den ön yargısız bir çizgi bekliyoruz
Fidan ise ortak basın toplantısında geçmişte bazı Avrupalı liderlerin Türkiye’nin üyeliği konusunu kendi ülkelerinin iç siyaseti malzemesi haline getirdiğini, bunun sonucunu jeostratejik kayıplarla hem AB hem Türkiye’nin ödediğini belirterek, şunları kaydetti:
“Oy kazanmak amacıyla yapılan kimlik siyaseti öngörülebilir ve rasyonel bir anlayışın yerini aldı. Bu durum Türkiye’nin önündeki liyakata dayalı üyelik sürecini ortadan kaldırmış oldu. Küresel sistemde ve bölgemizde yaşanan son gelişmeler Türkiye ve AB arasındaki iş birliğinin önemini bir kez daha göstermektedir. AB’nin Türkiye’ye olan yaklaşımını önyargısız, gerçekçi ve liyakat esaslı bir çizgiye çekmesi her iki tarafın da yararına olacaktır.”
Fidan, Türkiye’ye yönelik kısıtlayıcı tüm tedbirlerin bir an önce kaldırılması yönündeki beklentilerini bir kez daha Kallas’a aktardığını söyleyerek, Yüksek Düzeyli Siyasi ve Sektörel Diyalog toplantıları ile Ortaklık Konseyi toplantılarının yeniden başlatılması için AB’nin gerekli iradeyi göstermesi çağrısı yaptı.
Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakerelerine vakit kaybetmeden başlanılması gerektiğini de belirten Fidan, diğer beklentileri şöyle sıraladı:
“Bizim için bir diğer önemli konu vize serbestisi diyaloğunda ilerleme sağlanmasıdır. Görüşmemizde vatandaşlarımızın vize süreçlerinin kolaylaştırılması meselesini de meslektaşımızın dikkatine getirdik. Buna ek olarak AB ile göç iş birliğimizin adil yük ve sorumluluk paylaşımı temelinde sahadaki yeni gerçeklere göre güncellenmesi gerekmektedir.”
ABD’deki yeni yönetimden beklentiler ne?
Fidan basın toplantısında soru üzerine ABD’deki yeni yönetimle ilişkiler ve beklentilere ilişkin de konuştu.
ABD’deki her seçim sonrasında iktidara gelen yeni hükümetle yeni bir sayfa açılması gerektiğini aktaran Fidan, “Özellikle Amerika’da Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında birçok konuda büyük farklılıkların olduğunu hesaba katarsak, bölgemize ve Türkiye’ye yönelik politikalarda da birtakım farklılıkların olmasını beklemek mümkündür diye düşünüyoruz” dedi.
ABD ile olan ilişkiler ve beklentilerin genel itibarıyla iktidarda olan partiden ve görüşten bağımsız olan devletten devlete stratejik ilişkiler ve beklentiler olduğunu söyleyen Fidan, bunlar arasında iki ülkenin birbirinin güvenliğine ciddi miktarda hassasiyet duyması, ekonomik ilişkilerin ilerletilmesi, her türlü alanda iş birliği yapılması ve “Türkiye’yi ilgilendiren bölgesel sorunları çözmede beraber hareket edilmesi” bulunduğunu kaydetti.
Fidan, Suriye ve Irak’ta Türkiye’nin güvenlik hassasiyetine “istenilen oranda hassasiyet gösterilmemesi” ve bunların yanlış fiillerle pratiğe yansıtılmasının iki ülke arasında güven bunalımına sebep olduğuna dikkati çekerek “Ama biz diğer ilişkilerimizde de yaptığımız gibi bu ilişkimizde de bu sorun alanına bir parantez açıp bununla ilgilenirken, diğer işbirliğinde bulunduğumuz alanları da genişletme yolunda çok önemli adımlar attık” dedi.
Fidan, “Biz yeni yönetimden, bir önceki yönetim döneminde kalan başta CAATSA yaptırımları gibi yaptırımlar olmak üzere diğer problemli alanların ortadan kaldırılması ve Türkiye ile ABD’nin tam iş birliği potansiyelinin ortaya çıkmasını bekliyoruz” diye konuştu.
Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın problemli alanların ortadan kaldırılması ve iş birliği potansiyelinin ortaya çıkmasına açık olduğunu belirterek, “Zaman zaman Amerika’daki siyasetin, Türkiye-Amerika ilişkilerinin belli boyutlarını rehin aldığını da görebiliyoruz. Bu da hayatın gerçeği. Bunu aşarak yolumuza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
