Kemal Okutan: Kanton Sistemi ve İsviçre

Yazarlar

Politikaya ilgi duyduğum gençlik yıllarımdan itibaren komünist toplumu incelerken komün kelimesinin kökenini merak etmeye başladım. Bu kelimenin kökünün kom olduğunu öğrendim. Kom’un ise Kürtçe topluluk, toplum anlamına geldiğini öğrenmiş oldum.Adıyaman’da (Semsur) kurulan Komagene olarak bilinen devletin esas isminin Komagel (halk toluluğu) olduğunu buradan çıkarabiliyoruz.Evet komünizm sözcüğünün de komün sözcüğünün de Kürtçe kökenli olduğunu öğrenmek için dilbilimci olmaya gerek yoktur. Her ikisinin kökeni Kom’dur.O halde Rojava (Kuzey Suriye Kürt Özerk Yönetimi) kendi atalarının diline ait komünden türeme olan komünal toplumu kuruyor desek abartı olmayacaktır.Bu kısa bilgiden sonra Rojava yönetim biçiminin esinlendiği İsviçre kanton (cantone) modelini kaba hatlarıyla anlatalım.Akla şu soru gelebilir; kapitalist ekonomik alt yapıya sahip İsviçre’deki kanton sistemi demokratik-sosyalist Rojava yönetimi tarafından uygulanabilir mi? Ya da kapitalist üretim ilişkilerinin hakim olduğu bir ülkenin sistemi sosyalist model olarak uygulanabilir mi? Veya kapitalist bir ülkede ulusların kendi kaderini tayin hakkını gerçekleştirmek mümkün mü?Herşeyden evvel kanton sistemi demokratik sol bir modeldir. İsviçre bunu kapitalizm koşullarına uyarlayıp en başarılı şekilde uygulayan ülkedir. Rojava’da ise Kürt özerk yönetimi kanton sistemini demokratik-sosyalist model biçimiyle uygulamaya çalışmaktadır.İsviçre yönetim modeli kapitalizm koşullarında da ulusların kendi kaderini tayin hakkının (serf determinasyon) kullanılabileceğinin en iyi göstergesidir.Bunun mümkün olmayacağını idaa edenlere Lenin yanıt veriyor; kapitalizm koşullarında da ulusal sorun çözülebilir diyor ve İsviçre örneğini veriyor.İsviçre konfederasyonu 26 kantondan( cantone) oluşan demokratik federal bir cumhuriyettir. İsviçre dil ve kültür bakımından 4 bölgeye ayrılır. Yani 4 dil konuşulur. Almanca, Fransızca, İtalyanca ve Romansça. Ayrıca her belediye (cantone) özerktir. Her belediye bölgesinde belediyenin kendi bayrağı, kanton bayrağı ve İsviçre merkezi yönetim bayrağı kullanılır. Yani yüzlerce tam özerk belediye ile 26 kanton yarı bağımsız kantondan oluşan İsviçre yerinden yönetim anlayışının en güçlü örneğini oluşturuyor. Ve dünyada tektirÖzcesi; çeşitli dil ve kültürlerin toplamından demokratik bir ulus yaratılmıştır. İsviçre’de ulusal sorun yoktur ve çözülmüştür.Yerinden yönetim anlayışı benimsenmiş, kantonlar çok esnek bir ilişkiyle merkezi devlete bağlıdır.İsviçre doğrudan yönetim anlayışıyla gözde bir ülkedir. Seçimlerin dışında referandumların sıkça yapıldığı, halkın görüşlerinin sorulduğu,önem verildiği sanırım tek ülkedir.Dil, kültür, insan hakları, demokrasi sorunları önemli oranda çözüldüğünden referandum konuları anti-demokratik ülke insanlarına çok tuhaf gelebilir.Bir kaç referandum örneği vermek gerekirse;1)Öküzlerin boynuzları kesilsin mi kesilmesin mi?

2)KDV çok düşük orandaydı. KDV yüzde 7’ye yükseltilsin mi yükseltilmesin mi diye sorulmuş. Halkın çoğunluğu KDV’nin yüzde 7’ye yükseltilmesi doğrultusunda oy kullanmış.

3)Dağda kurtlar öldürülsün mü sürgün mü edilsin?

4)Otoban fiyatı 45 Franka yükseltilsin mi yükseltilmesin mi? Bu da halk tarafından çoğunlukla kabul edilmiş bir referandum konusudur.…………Farka bakın!

Türkiye’de ise utanç verici bir tartışma konusu. Kürtler var mıdır, yok mudur?

İlginizi Çekebilir

Hakan Tahmaz: Mezara-hafızaya saldırı ve milliyetçilik
Suna Arev: Altı delik torba…

Öne Çıkanlar