Mart ayı Kürt halkı açısından diğer aylardan daha farklı anlamlar taşır. Mart ayı egemenlerin birçok katliamı gerçekleştirdiği aydır. Onbinlerce Kürt Halepçe’de Mart ayında kimyasal silahlarla katledilmiştitr. Hiroşima ve Nagasaki’den sonra dünyada gerçekleştirilen 3. büyük kimyasal katliamdır. Gazi Katliamı, Kamışlo Katliamı ve daha birçok katliam bu ayda gerçekleşmiştir. Esasen dünyada hiçbir halk Kürt halkı kadar 100 yılı aşkın bir süre katliama uğramamıştır.
Mart ayı Kürdistan halkı açısından aynı zamanda yeni yaşamın doğuşu, sömürgeci egemenliklere karşı kahramanca direnişlerin ayıdır da. Modern Kürt hareketi ilk 1974 yılının Newroz günü kararlaştırılmıştır. 12 eylül faşizmine karşı ilk mücadele Amed zindanında 21 Mart’ta çağdaş Kawa Mazlum Doğan tarafından başlatılmıştır. Daha birçok kararlaşma ve direniş bu günde başlatılmıştır.
Kürt halkının zulme karşı uyanışının ve mücadelesinini tarihi genellikle yaklaşık 2 bin 700 yıl önce demirci Kawa’nın zalim Dehaq’a karşı zaferiyle başlatılır.Ve her 21 Mart o günden sonra Newroz bayramı olarak kutlanır.
Newroz bir yeni yaşam süreci olarak değerlendirilebilir.Yaşamın yeniden canlanması, boy vermesi bu ayda gerçekleşir. Yaşamın kutsallığı bu ayda; bu Mart ayıyla özdeşleşmiştir.
Mezopotamya’nın kadim topraklarında yeşeren ve canlanan yaşam komşu halklarla paylaşılmış, dünya halklarına armağan edilmiştir. Newroz coğrafyasında ilk tarım, ilk havancılık, ilk kentleşme, ilk ortaklaşma ve komünal yaşam halkların yaşamına yön vermiştir.
Kadın burada yaşam adıyla özdeşleşmiştir. Bütün insanlık için ilk umut, ilk medeniyet tohumları buradan yayılmıştır.Ve Newroz’la Kürdistan toprakları insanlığın yeni yaşamına beşiklik etmiştir. Özgürlük hareketinin çıkışına kadar Newroz bayramı kırlarda piknik yapma, yeme içme biçiminde kutlanırken hareketin çıkışıyla birlikte Newroz’a siyasal bir içerik kazandırılmış ve direniş-kahramanlık anlamı yüklenmiştir.
Özellikle 1992-93 yılları Kürt halkının uyanışına paralel olarak ve anlamına uygun kutlamalarına vahşice saldırılar yapılmış ve yüzlerce Kürt katledilmiştir. Sadece ateşin etrafında halay çeken ve özgürlük çığlığı olan Newroz kana bulanmış, Cizre, Nusaybin, Gewer, Kızıltepe ve birçok yerde 21 Martlar’da katliamlar yapılmıştır. Katliamlarla sonuç alamadıklarında da utanmazca bakanlar, valiler, devlet erkanı ateşin üzerinde atlayarak Newroz’u özünden boşaltmak istemişlerdir.
2024 Newroz’u ise Kürt halkına dayatılan soykırımı tamamlanmak istendiği, tecritin dayanılmaz hale getirildiği bir süreçte kutlanıyor. Ayrıca bu yıl Newroz Kürt halkı açısından önemi bilinen yerel seçimlerin arefesinde kutlanıyor. Bu yıl Newroza katılımın düzeyi tecrit ve yerel seçimlerin sonucunu etkileyecektir. Bunun için bu yıl Newroz’un çok daha farklı sonuçları olacaktır. Kürt sorunun demokratik çözümüne açılacak yolun ilk çığlığı olması için katılım düzeyi çok önemlidir. Bu bilinçle Newroz kutlamalarına katılmak her Kürdün görevi olmalıdır.
Newroz halkı ayakta olacak ve Newroz partisi de Kuzey Kürdistan ve Türkiye’de yapılacak yerel seçimlere girecek. Dolayısıyla dünyanın en doğru, insani, demokratik paradigmasının pratikleşeceği sonuçlar her Kürdün amacı olmalıdır. Kürdistan’da ve Türkiye’de hiçbir farklı grup rejimin insafına bırakılmadan kapsayıcılıkla hareket edilmelidir. Böylece Kürt halkına karşı kullanılmaya açık kesimlere de gidilmelidir. Devletin halkları karşı karşıya getirmesi boşa çıkarılmalıdır.
Bir oy bir yaşamı doğurur, bir ölümü engeller. Bir oy bir damla kanın daha az akmasının yolunu açar. Bir oy tecritin kırılmasına ve Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne hizmet eder ve dolayısıyla barışa ve Kürtlerin statü kazanmasına hizmet eder.
DEM Parti’nin yerel seçim eş başkan adayları Newroz adaylarıdır; bu bilinçle yaklaşılmalıdır.