Senaryoların hazırlanmasında kullanılacak tetikçilerin haberi olmaz. Onlar ya din adına ya ırkçılık adına ya da bir ideoloji adına şişirilmiş, beyinleri çalınmış ve hazır kıta haline getirilmişlerdir.
En acı ve sonuçları telafi edilemeyecek senaryo halkları karşı karşıya getirerek çatıştırma senaryosudur. Benzer senaryolar ve sonuçları yıkım, vahşet olan binlerce senaryo var.
Türkiye’de daha yaraları kapanmıyan, canlı tanıkları yaşayan 12 öncesi ortamı incelemek anlamlı olabilir.
Sağdan soldan milyonlarca insanın kendileri dışında yazılan ve uygulama alanına konulan pis senaryodan haberi yoktu. İyi niyetliydiler.
Senaryo’nun amacı askerin yönetime el koymasıydı.
Bunun için halk çocukları birbirini öldürmeli, şehirler, sokaklar, köyler düşmanlaştırılmalı, bölünmeliydi. Halk canından bezdirmeli ve oturup kalkip “asker gelsin bizi kurtarsın”demeliydi. Halk asker geldiginde alkışlamalıydı.
Evet Senaryo adım adım hayata geçirildi. Faşist kesimler rejim tarafından desteklendi, eğitildi, donatıldı, silahlandırıldı.
Maraş, Sivas, Çorum’da katliamlar yapıldı.Derin devlet destekli katliamlar, öldürmeler, yakma ve yıkmalar devam etti. Kullanılan katillerin beynine “vatan elden gitti, komünistler geliyor, namus elden gitti” yalanlari pompalandı.
Sonuçta ülke kan golüne cevrildi.Ne uğruna, egemenlerin sömürüsünü artırmak için demokratik alanın kapatılması uğruna.
Ve senaryonun en acımasız en korkunç en vahşi sahnesi hayata geçirildi. Asker daha önce planlanan senaryoyu uyguladı ve 12 eylül 1980 yönetime el koydu. Planlandığı gibi halkın çoğunluğu en azından buna sevindi.Darbenin halk destegi de sağlanmış oldu.
Milyonlarca insan gözaltına alınıp işkencelerden geçirildi, onbinlercesi tutuklandı, idamlar infazlar gerceklestirildi…
Bunun bir senaryo olduğunu dönemin başbakanı Demirel anılarında şöyle anlatiyor: Bir ilimizde olaylar çıktı,ben oranin askeri komutanina polisle olayları önleyemiyoruz asker gonderin dedim, komutan oraya gönderecek askerimiz yok dedi. Peki 11 eylülde olmayan asker 12 eylülde nasil oluyor da düğmeye basiyor ve olayları önlüyor?
Yine dönemin 6. kolordu komutanı Bedrettin Demirel şöyle diyor: İsteseydik bir yil öncesinde yönetime el koyardık, şartların olgunlaşmasını bekledik.
Neydi şartların olgunlaşması? İnsanlar birbirini öldürsün ki biz geldiğimizde halk bize alkış çalsın!
Olay bu!