”Savaş insanlığa acı ve kayıptan başka bir şey getirmemiştir. Bizler her zaman barışı istedik. Barış için atılacak adım her kimden geliyorsa gelsin kıymetlidir. Elbette samimi yaklaşılıyorsa…”
Özel Haber : Salih Sertkal
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin meclis açılışında DEM Parti’lilerle tokalaşması ve sonrasında iç barışın tesisine yönelik yaptığı açıklamaları, Van sokaklarında halka sorduk. Vanlılar Bahçeli’nin söylem ve diyaloglarına ilişkin konuşan Vanlılar, Bahçeli’ye inanmadıklarını çözüm ve barışta samimiyse somut adımlar atması gerektiğine dikkat çekti.
TBMM’nin Yeni Yasama Yılı açılışında DEM Parti grubuna giderek DEM Partililerle tokalaşan ve sonrasında yaptığı “Yeni bir döneme giriyoruz. Dünyada barış isterken kendi ülkemizde barışı sağlamak lazım” şeklinde beklenmedik bir çıkış yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin bu söylemini ve sonrasındaki gelişmeleri Vanlılara ve kurumlara sorduk.
‘Çözümün adresi İmralıdır’
Bu süreci ilk olarak cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve hasta tutsakların tahliye edilmesine yönelik uzun yıllardır çalışma yürüten Van Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER) yöneticileriyle konuştuk. TUHAY-DER yöneticisi ve aynı zamanda TJA üyesi olan Halime Albay, Bahçeli’nin söyleminde ve yaklaşımında samimiyse bunun yeni bir çözüm süreci ve onurlu bir barışın inşası için kıymetli olduğuna dikkat çekerek şunları belirtti “ Bahçeli’nin elini uzatmasına ilişkin şunu söyleyebiliriz. Onlar ne kadar çözüme ve barışa dair adım atacaksa bizler de o kadar adım atacağız. Ama şunu tüm dünya biliyorki Türkiye’de barışın inşası İmralı’da Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasıyla başlar. Ve barışın anahtarı İmralı’dadır. Ne zaman İmralının ve cezaevlerinin kapısı açılırsa o zaman kalıcı bir barış inşa edilmiş olur. Bizler her zaman kalıcı ve onurlu bir barışa hazırız “ dedi.
‘Bahçeli ilk deva iç barış diyerek ülkede bir savaş olduğunu kabul etti’
TUHAY-DER yöneticisi Emin Şeker de barışın kaybedeni savaşın da kazananı olmaz diyerek şunlara dikkat çekti “ Savaş insanlığa acı ve kayıptan başka bir şey getirmemiştir. Bizler her zaman barışı istedik. Barış için atılacak adım her kimden geliyorsa gelsin kıymetlidir. Tabi ki samimi yaklaşılıyorsa. Devlet Bahçeli şimdiye kadar ilk defa bu ülkede barıştan bahsetti. Bahçeli ilk defa söyledikleriyle ülkede bir savaşın olduğunu kabul etmiş oldu. Bunu önemsiyoruz. Lakin bunun için somut adımlar atması gerekmektedir. Buna öncelikle cezaevlerinde bulunan yüzlerce hasta tutsağı tahliye ederek başlayabilirler “ diyerek kurumsal olarak bu sürecin yakın takipçisi olacaklarını söyledi.
‘Bahçeli’nin söylemi altında bir oyun var tarihte bunları yaşadık ‘
Mazlum Alan Kürt sanatçı da Bahçeli’nin söylemlerini ve yaklaşımını samimi bulmadıklarını ifade ederek “ Biz Kürtler bu toprağın çocuklarıyız. Bizim yurdumuz Kürdistan’dır ve topraklarımızda her zaman barışı istedik hala da istiyoruz. Bahçeli’nin bu söyleminin altında bu oyun olduğunu düşünüyoruz. Çünkü tarihte bu oyunları çok gördük o yüzden temkinliyiz. Elbette samimi olmalarını isteriz. Bu gün binlerce Kürt siyasetçisi genci suçsuz yere cezaevlerinde. Çözümün yolu Diyarbakır’dan geçip İmralı’ya varmaktadır. En büyük parti İmralı’dadır. Umarım biran önce Kürt-Türk halkı arasında on yıllardır süren bu kavga biter. “ diyerek çözüm çağrısında bulundu.
‘Bahçeli kendi barışını mı istiyor yoksa Kürtlerin taleplerine cevap olacak bir barış mi istiyor’
Berber esnafı Mehmet Sevinç adındaki esnaf Bahçeli’nin ne zaman oturup bir barış metnine imza atarsa gözleriyle gördüklerinde inanacaklarının altını çizerek şunları söyledi “ Samimi değiller. Ortadoğu kaynıyor ve bundan kaynaklı yine Kürtlere sarılmaya çalışıyorlar. Bahçeli oturup barışı imzalarsa gözlerimizle görürsek o zaman barışta samimi olduğuna inanırız. Mevcut durumda samimi gelmiyor bize. En basitinde siyasi bir partinin başkanı olan Demirtaş bu gün haksız yere içerde.Biz Kürtler her zaman barışı istiyoruz. Bahçeli barış diyor da neye göre kime göre barış. Bahçeli kendi barışını mı istiyor yoksa Kürtlerin taleplerine cevap olacak bir barış mi istiyor. Bahçeli önce bu terör söyleminden vazgeçsin. Bunu söyleyen barış istemiyordur. Biz barışı istiyoruz “ dedi.
‘Kalıcı onurlu bir barış için siyasi bir genel affa ihtiyaç var’
Lokantacı esnafı Hüseyin Akdağ, bu söylemlerin ve gelişmelerin Türkiye’de gerçekten kalıcı bir barış isteyenleri umutlandırdığı hatırlatarak “ Türkiye’nin onurlu kalıcı bir çözüme ihtiyacı var. Bahçeli’nin DEM Partililere el uzatması önemli ama samimi değil. Cezaevlerinde binlerce düşünce suçlusu var. Bir yandan kayyum bir yandan kardeşiz barış söylemleri samimi gelmiyor. Bir siyasi genel affa ihtiyaç var. Barışa inanmak istiyoruz barış olmasını da istiyoruz. Devlet somut adımlar atmalı. Her Kürt aileden bir birey cezaevinde bulunuyor. Cezaevlerinin kapılarını açarak bu işe başlayabilirler” diyerek genel siyasi af çağrısında bulundu.
‘Kürtlerin barışı da özgürlüğü de bir olmasından geçer ‘
Hogir Özdemir adındaki genç de Devlet Bahçeli’nin yaklaşımına ve söylemine asla inanmadığını belirterek “ Bu gün Kürt gençlerin tek bir düşüncesi var Kürt halkının özgürlüğüdür. Bu gün Kürtlere her yerden her yönlü saldırıyorlar. Bin yılda geçse Bahçeliyle asla bir barıştan yana değilim. Barışı Bahçeli ile değil devletle olur. Kürtlerin özgürlüğü barışı da öncelikle Kürtlerin bir olmasından geçer bundan ötesini de kabul etmiyorum “ diye ifade etti.
‘Bu ülkede barış olsaydı bu kadar yoksulluk olmazdı ‘
Yaşadığı ekonomik sıkıntılardan kaynaklı ilerleyen yaşına rağmen üç tekerlekli hamal arabasıyla sokaklarda çalışarak yaşama tutunmaya çalışan Adil Göçek (64) de şunları aktardı “ Bu ülkede barış olsaydı belki de bu kadar yoksulluk olmazdı. Savaşı kimse istemiyor. Allah ülkeye bir barış getirsin ama çözüm zor olur gibi. Bahçeli’ye sırt bağlanmaz yalandır. Bahçeli siyaseti gereği bunu yapıyor. Gelen gidenden daha beter yaptığı için inanmıyoruz “ diyerek Bahçeli söylemiyle beraber ortaya çıkan gelişmelerin inandırıcı olmadığının altını çizdi.