Mikail Ekinci cinayeti: Dosyaya giren belgeler polisin ifadesini çürüttü, Ekinci silah kullanmadı

GenelGündem

Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde polisin “Dur” ihtarına uymadı iddiası ile vurduğu Mikail Ekinci cinayeti ile ilgili soruşturma dosyasına giren belgeler polisin “Ateş etti” iddiasını çürüttü. Ekinci’nin el svaplarında barut izi çıkmadı.

Arti Gerçek’ten Remzi Budancir’in haberi:

Diyarbakır’ın Çermik ilçesine bağlı Adalar köyüne Nisan ayında baskın düzenleyen jandarma, hakkında yakalama kararı bulunan 28 yaşındaki Mikail Ekinci’yi ‘dur’ ihtarına uymadığı iddiasıyla vurarak öldürdü. Ailesi ve avukatlarının anlattığına göre, Diyarbakır merkezden özel hareket polislerinin katılımı ile köye basın düzenlendi. Bu baskından Kaymakamlık, Çermik ilçe jandarma ve ilçe emniyet müdürlüğünden habersiz yapıldı. Köye baskın düzenleyen Özel Harekât Polisleri ilk önce kameraları kapattı. Köyün üzerinde dron uçurdu. Ekinci’lerin evlerinin alt kısmında Mikail Ekinci’yi vurarak öldürdü. Köye baskın düzenleyen polisler, Mikail Ekinci’nin kendilerine ateş ettiğini iddia etmişti. Aile ise bu iddiaları yalanlamıştı.

‘OLASI KASTLA ADAM ÖLDÜRME” SUÇUNDAN İŞLEM YAPILMALI’

Çermik Cumhuriyet Başsavcılığının Mikail Ekinci’nin ölümü ile ilgili yürüttüğü soruşturma dosyasına çok sayıda belge girdi. Dosyaya yansıyan belgeler polislerin verdiği ifadeleri çürüttü. Ayrıca Ekinci’nin vurulma anını göstermesi beklenen kamera kayıtları da eksikti. Ekinci ailesinin Avukatı Şeyhmus Şat, soruşturmayı yürüten Çermik Cumhuriyet Savcılığına tespitler içeren bir dilekçe verdi.

‘TEK KURŞUNLA VURULARAK ÖLDÜRÜLDÜ’

Müvekkili Mikail Ekinci’nin 1 Nisan 2023’te hakkında çıkarılan yakalama kararının infazı çalışmaları sırasında evinden kaçması üzerine sırtından tek kurşunla vurularak öldürüldüğünü hatırlatan Şeyhmus Şat, müvekkilinin sırtından tek kurşunla öldürülme olayının “Taksirle Ölüme Sebebiyet” olarak nitelendirildiğini söyledi.

Öncelikle bu nitelendirmenin doğru ve hukuki olmadığını belirten Şat, soruşturmanın “Olası Kastla Adam Öldürme” olarak yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Devletin öncelikli görevi bu kişiyi öldürmeden sağ salim yakalamaktır. Operasyona katılan şüpheli kamu görevlileri sıradan polisler olmayıp özel eğitim almış ‘Özel Harekat Polisleridir’ Kişilere bu durumlara yönelik eğitimler verilmekte ve nokta atışı yapmalarına imkan veren nitelikli eğitimler verilmektedir. Buna rağmen bu şüpheliler müvekkilimi yakalanmasını temin anlamında bacaklarından nokta atışı vurmak varken sırtından tek atışla vurup öldürmüşlerdir” dedi.

973fdd59-1b3e-4ccb-8dbd-d8ae4bb1da33-001.jpg

‘EL SVAPLARI VE YÜZÜNDE BARUT İZİ ÇIKMADI’

Avukat Şat, dilekçesinde polisin “Mikail Ekinci bize ateş etti” ifadelerine de değindi. Şüpheli polislerin müvekkili için ‘kaçarken yarım dönüp ateş ediyordu’ dediğini hatırlatan Şat, “Bu savunmaları doğru değildir. Bu tamamen cezadan kurtulmak, suçlarına kılıf uydurmak için uydurdukları bir senaryodur. Sıcağı sıcağına müvekkilimin alınan her iki el svaplarında ve yüzünde barut izi çıkmamıştır. Bu durum şüphelilerin açıkça yalan söylediklerini göstermektedir. Dosyada dinlenen ve kaçmakta olan müvekkilimi gören tanıklar da müvekkilimin kendisini kovalayan kişilere ateş ettiğini gördüklerine dair bir beyanları yoktur. Müvekkilimin kaçarken geriye doğru ateş ediyordu şeklindeki bir iddia kesinlikle ispatlanmamış ve suçtan kurtulmaya yönelik soyut bir yalandan ibarettir” ifadelerini kullandı.

‘DRON GÖRÜNTÜSÜ 18’İNCİ DAKİKADA KESİLMİŞ’

Ekinci’nin öldürülmesiyle ilgili en çok merak edilen kamera kayıtlarıydı. Aile avukatı köye baskın düzenleyen araçlar ve Özel Harekat Polislerinin kasklarında olan kameralar ile baskın sırasında köyün üzerinde polisin uçurduğu drone kayıtlarını talep etmişti. Dosyaya gönderilen görüntüler faili kolluk güçleri olan olaylarda yaşananların benzerinin yaşandığını gösterdi. Kamera kayıtlarında tam Mikail Ekinci’nin vurulma anı kesilmişti. O anının görüntülerinin olmamasının gerekçesi ise “Şarjları bitti” oldu.

‘TAM ATEŞ EDİLME ANINDA GÖRÜNTÜ KESİLMİŞ’

Köye baskın sırasında iki adet dronun kullanıldığını hatırlatan Şat, “Müvekkilimin tam vurulma anının görüntü ve videosunun olmaması çok düşündürücü değil midir? Yaklaşık yarım saat video çekim kapasitesine sahip dronlarda tam vurulma anı olan 18’inci dakikada bıçak sırtı gibi görüntüler aniden kesilmekte. Dron inerken çekim dahi yapılmamıştır. Bu durum şüphelerimizi daha da arttırdığı gibi ‘çekilen görüntüler acaba silindi mi’ sorusunu akla getirmiştir. Dron şarjının bitmesi nedeniyle aşağı inecekse inerken de çekim yapıp iner. Ama bizim olayda 18. Dakikada görüntüler aniden kesilmekte ve bu durum şarjı bitti denilerek açıklanmaya çalışılmaktadır. Bu hiç mantıklı ve inandırıcı değildir.

‘BİLİRKİŞİ RAPORUYLA TESPİTİNİ İSTİYORUZ’

Görüntülere müdahale edilip edilmediğinin, hardiskinde bir silinme olup olmadığının Adli Tıp Kurumundan alınan bilirkişi raporuyla tespitini talep ediyoruz. Mevcut şüpheler zaten iddialarımızı güçlendirmekte şüpheleri daha da kuvvetlendirmektedir. Müvekkilime tam ateş edilirken görüntünün kesilmesi ne demek? Şüpheli hareketlere bir yenisinin eklenmesinden başka bir anlam taşımamaktadır. Bu kadar kalabalık (yaklaşık 300 personel) ve donanımlı gidilmesine rağmen vurulma anının olmaması, silahla ateş ettiğinin iddiadan öteye gidememesi garip değil mi” diye sordu.

‘SİLAHTA BULUNAN MERMİLER TAMAMDI, ATIŞ YAPILMAMIŞTI’

Dosyadaki mevcut görüntülerde ve evraklarda müvekkilinin geriye dönüp arkasından gelenlere silahla ateş ettiğine dair ne bir iddia nede bir belirti olduğunu vurgulayan Şat, polisin verdiği ifadelerdeki çelişkileri ve taleplerini şu şekilde sıraladı:

– Polislerin kendilerine ateş edildiğini iddia ettikleri alanda dedektörle yapılan aramada boş kovan bulunmamıştır. Ayrıca müvekkilime ait otomatik tabanca yakalandığında şarjöründe maksimum kapasitesi olan 30 adet dolu mermi bulunmuş, namlu yatağında herhangi bir mermi bulunmamıştır. Yani müvekkilime ait tabanca bu şekilde yakalanmıştır. Bu durum müvekkilimin eğer yanındaysa bu tabancadan herhangi bir mermi sıkmadan tabancayı attığını ve tabancadan sıkılmış merminin olmadığını gösterir. Eğer dedikleri gibi olsaydı Otomatik tabancanın şarjöründen sıkıldığı iddia edilen mermi kadar merminin eksik olması gerekirdi. Hem el svaplarının temiz çıkması hem şarjörün dolu olması ve tanıkların beyanından sabit olduğu üzere müvekkilimin silahına davranmamıştır.

KASKLARIN NEDEN KAMERA GÖRÜNTÜLERİ YOK?

– Böylesine büyük bir operasyonda operasyona katılan kişilerin yüzleri kapalı olduğu ve kafalarında kask bulunduğu halde kasklarında kamera görüntülerinin olmaması da şüpheleri arttıran bir başka ilginç olay olmuştur.

– Müvekkilimin vurulması olayından sonra Diyarbakır’dan bir Emniyet Amirinin helikopterle olay yerine geldiği ve cenazeye bu nedenle müdahale edilmediği bekletildiği bu arada şüpheli silah seslerinin geldiği köylülerce dile getirilmesi olayda etkin bir soruşturma yapılmadığı ve şaibelere açık bir soruşturma olduğu izlenimi doğurmaktadır.

– Bilgi Alma Tutanağıyla beyanına başvurulan tanıklardan H. A’nın ifadesinde müvekkilimi kaçarken gördüğünü ancak arkasına dönüp ateş etme eyleminden hiç mi hiç söz etmemesi de şüphelilerin kendilerine ateş edildiği iddialarını yalanlamaktadır.

‘ŞÜPHELİLER TUTUKLANMALI’

Hakkında yakalama kararı bulunan müvekkilimin sırf kaçıyor diye sağ yakalamak yerine arkasından tek atışla vurularak öldürülmesini “yaşam hakkının ihlali” olduğunu belirten Şat, şüpheli polisler İ. K., L. K ve A. P. İ’nin eyleminin “Olası Kastla Adam Öldürmek” suçu kapsamına girdiğini harlattı. Şüphelilerin silah kullanma yetkisini keyfi kullanarak 3 çocuk babası müvekkilimin ölümüne sebebiyet verdiğini vurgulayan Şat, svap izi ve dron görüntüleri ile tanık beyanlarının şüphelileri doğrulamadığına dikkat çekti. Şüphelileri kendi kontrolünde olan dijital verilerde de söylemlerini doğrulayacak bir kayıt sunamadıklarını hatırlatan Şat, “Ancak dronların hard diskinden görüntü silme işleminin yapıldığı hususunda çok ciddi şüphelerimiz bulunuyor. Şüphelilerin bu şüpheleri gideremedikleri açık olmakla üzerlerine atılı eylemler nedeniyle müvekkilimin arkasından giden ve arkadan tek atışla vurmak suretiyle müvekkilimi tek kurşunla öldüren şüphelilerin üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu dikkate alınarak ayrı ayrı tutuklanmalarına karar verilmesini talep ediyoruz.”

İlginizi Çekebilir

CHP Grup Başkanı Özgür Özel CHP genel başkanlığına aday olduğunu açıkladı
Yüksekdağ’dan Kobani Davası heyetine: Bu bir darbe mahkemesidir

Öne Çıkanlar