Muhittin Beyaz: Dikkatleri Yönlendirme Sanatı

Yazarlar

Türkiye’nin mevcut hükumet siyasetinin sac ayaklarından birisi kuşkusuz ki dikkatleri yönlendirme üzerinedir. İlk başlarda mevcut hükumet başörtü mağdurlarının bir kurtarıcısı olarak sahneye çıkmış, kamuoyu ve muhalefetin ilgisini büyük bir ustalıkla çekmeyi başarabilmiştir. Zaman içerisinde muhafazakar kurtarıcı kimliklerine azalan ilgiye karşı dikkat çekici yeni bir konuya yönelerek Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana gelen Kürt sorununa çözüm süreci başlatarak ülkenin tüm kesiminin dikkatini tekrardan üzerine çekebildi.

Kürt sorunun başarısızlıkla sonuçlanması keza ekonomik sorunlar ve iç siyasete karşı vatandaşın azalan ilgisi sonucu mevcut hükumeti sınır dışı siyasetine zorladı. Bu minvalde Suriye’nin iç savaşına doğrudan askeri bir müdahale ile dikkatleri tekrardan çekebilse de Suriye’de çözümsüzlük ve bitmek bilmez iç savaş sonucunda azalan ilgiye karşı gecikmeden dikkatler ‘Mavi Vatan’a çevrildi. Keza hiç zaman kaybetmeden Libya iç savaşına ‘peyder pey’ yeni bir askeri müdahale ile sınır dışı siyasetin temposunu düşürmeden sürdürün hükumet Dağlık Karabağ savaşına taraf olarak bu tempoyu devam ettirse de yurtta derinleşen ekonomik kiriz artık uzun soluklu bir siyasetin önüne geçmektedir.

Hükumet sınır ötesi askeri müdahalenin yanında Ayasofya’nın camiye çevrilmesi, İstanbul Sözleşmesinin iptali, Lanal İstanbul ve yeni Anayasa tartışmaları ile dikkatleri yurt içinde devam ettirmeye çalıştı ancak ekonomik kriz ve yükselen kurdan dolayı, halktan çok her zaman olduğu gibi sadece muhalefetin dikkatini çektiği için tekrardan sınır ötesi siyasete yönelmektedir. Bu doğrultuda Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın son açıklamalarıyla Suriye’ye yeni bir operasyon tartışmaları ile dikkatleri sınırın ötesine çevirdi.

Ustalıkla muhalefetin dikkatini benzer konulara çekebilen hükumetin bu dikkat yönlendirme başarısı. Akıllara Amerikalı Phineas Taylor Barnum’u hatırlatmıyor değil.

Barnum Amerika’da bir şov adamıdır, insanların dikkatini çeken ve bunda bir hayli başarılı olan Barnum, sirk organizasyonları ile turneleri düzenleyerek insanların dikkatlerini her defasında çekmeyi başaran bir cambaz, takipçilik algısını çok iyi yönlendiren bir usta. Barnum ‘1835 yılında Joice Heth isimli köle siyahi bir kadını satın alarak sahnede kadının 160 yaşında olduğu ve George Washington’un dadısı olduğu iddia ediyordu. İnsanlar akın akın para verip George Washington’un dadısını görmeye geliyorlardı’. İlgi yavaş yavaş azalmaya başlayınca bu kez aynı ‘kadının insan olmadığını bilakis Otomaton olduğunu ilan etti.

Daha önce George Washington’un dadısı olduğu için görmeye gelenler bu sefer aynı kadının nasıl bir Otomaton olduğunu akın akın görmeye geliyorlardı. Kadın 1836’da ölünce bu kez kadının açık otopsini sahneleyerek halk otopsi sonucunu görmek için tekrar akın akın para verip sonucu öğrenmeye geliyordu. Otopsinin sonucunda kadının 160 yaşında olmadığı keza Otomaton olmadığını, kadının 80 yaşında olduğunu ve normal bir insan olduğunu otopsi sonucunda açıklıyordu’. Barnum köle olarak satın aldığı siyahi kadını halkın dikkatini yönlendirerek üç defa aynı kadını büyük bir dikkat çekerek sahnede izleyicilerle buluşturdu.

Barnum’un dikkati yönlendirme ustalığını günümüz Türkiye siyasetinde mevcut hükumetin büyük ustalıkla yaptığını hakkını vererek söylemek gerekiyor. Sadece hükumetin, Barnum’dan ayıran iki farkı var. Birincisi Amerika yerine, hükumetin Türkiye’de olması, ikincisi ise halk yerine hükumeti izlemeye gelenlerin muhalefetin olmasıdır. Muhalefet tartışmasız 19 yıldır hükumetin etkisinden kendilerini kurtarmış değildir. Öyle ki hükumetin, konusu ne olursa olsun dillendirdiği olaylara her defasın da muhalefetin ilgisini çeke bilmiştir.

Gündemi belirlemek ile dikkatlerini çekmek arasında önemli bir fark olsa da, muhalefet buna karşı kendi gündemini yaratamayabilir fakat sırf kadın otomondur diye tekrardan meraklılar arasına karışıp hükumetin dediğine gelmesi muhalefet kimliğinden oldukça uzak bir şey olsa gerek.

Şimdi dikkatlerin Suriye’ye tekrardan çekilmesi ile bakalım hükumet halktan önce muhalefetin ilgisini yine çekebilecek mi…?

İlginizi Çekebilir

Hakan Tahmaz: Sivil toplum ve siyasi krizden çıkış
Suna Arev: Yaralı Aslan Anıtı…

Öne Çıkanlar