Güney Doğu Asya ülkesi Myanmar’da Yagi Tayfunu’nun ardından şiddetli yağışların neden olduğu sellerin yaşandığı ve 230 binden fazla insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığı açıklandı.
BBC Word’te yer alan habere göre iktidardaki cunta, felaketin etkisini azaltmak için dış yardım talep etti. Yapılan açıklamada ülkenin başkenti Naypyidaw en kötü etkilenen bölgeler arasında.
Ordu yetkilileri yaptıkları sellerin en az 33 kişiyi öldürdüğünü duyurdu. Yerel basın ise evsiz kalan mağdurlar için bazı geçici yardım kampları kurulduğunu söylüyor.
Asya’da bu yıl yaşanan en güçlü fırtına olan Tayfun Yagi, Vietnam, Çin’e bağlı Hainan adası ve Filipinler’i vurdu.
Devlet medyası, Cunta lideri General Min Aung Hlaing ve diğer Burma yetkililerinin yoğun sel bölgelerini ziyaret ederek kurtarma ve yardım çalışmalarını denetlediğini bildirdi.
Radio Free Asia’nın haberine göre ise ölü sayısı çok daha fazla. ABD destekli kuruluş, sel ve toprak kaymalarında en az 160 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Taungoo’daki bir kurtarma görevlisi Cumartesi günü BBC Burmaca’ya yaptığı açıklamada, Sittaung Nehri’nin doğu kıyısındaki selde 300’den fazla kişinin mahsur kaldığını söyledi.
Kurtarma görevlisi, “insanları kurtarmaya yetecek kadar bot yok” dedi.
Bilim insanları, tayfunların ve kasırgaların iklim değişikliğiyle birlikte daha güçlü ve daha sık hale geldiğini söylüyor. Daha sıcak okyanus suları, fırtınaların daha fazla enerji toplaması anlamına geliyor ve bu da daha yüksek rüzgar hızına yol açıyor.
Daha sıcak bir atmosfer aynı zamanda daha fazla nem oluşturuyor, bu da daha yoğun yağışlara yol açabilir.
BM’ye göre Myanmar nüfusunun büyük bir kısmı, üç yıldır devam eden ve binlerce kişinin ölümüne, 2,6 milyondan fazla insanın yerinden edilmesine yol açan iç savaş nedeniyle ciddi bir tehlikesiyle karşı karşıya.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’nin (OCHA) verilerine göre, şu anda yaklaşık 18,6 milyon kişinin insani yardıma ihtiyaç duyduğu tahmin ediliyor.
Uluslararası Kızılhaç (ICRC), Myanmar’daki insani durumla ilgili bu hafta başında yaptığı açıklamada, birçok ailenin temiz suya ve sağlık hizmetlerine sınırlı erişime sahip olduğunu ve temel ilaçlardan ve sağlık hizmetlerinden mahrum kaldığını bildirdi.
ICRC başkanı Mirjana Spoljaric konuya ilişikin yaptığı açıklamada “Silahlı çatışma ve şiddet korkusuyla yaşıyorlar. Geçim kaynaklarının bozulması sayısız insanı kendilerini geçindirecek araçlardan mahrum bırakıyor” diyor.
/BBCWord/
