Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin tutuklu bulunan amca Salim Güran, anne Yüksel Güran ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar “iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanıyor.
Diyarbakır’da kaybolduktan günler sonra cansız bedeni dere yatağında bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesiyle ilgili olarak Cumhuriyet savcısının hazırladığı mütalaada, dört sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
Narin Güran, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolduktan 19 gün sonra Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedeni bulunmuştu.
Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin tutuklu bulunan amca Salim Güran, anne Yüksel Güran ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar “iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanıyor.
Ailenin olayın aydınlatılmasını engelleme girişimi
Cumhuriyet savcısının Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesine sunduğu 14 sayfalık mütalaada, çocuğu kaybolan bir ailenin kızlarının son kez görülmesinden beş buçuk saat sonra kayıp olduğunu kolluk birimlerine bildirmesinin izahının olamayacağı belirtildi.
Savcının sunduğu mütalaada, aile fertlerinin bazıları jandarma personelini sessizce dinleyerek yürütülen işlemler hakkında bilgi toplamaya çalıştığı kaydedildi.
Bazı aile üyelerinin elektrik tellerinin çarpışmasını sağlayarak yangın çıkarmaya teşebbüs ettiği de belirlendi. Ayrıca, uyumsuz ayak numaralarına rağmen bulduklarını iddia ettikleri terliklerle kolluk kuvvetlerini yanıltma çabasında oldukları tespit edildi.
Soruşturma sürecinde, aile üyelerinin olay gününe ait konuşma, mesaj içerikleri ve WhatsApp kayıtlarını sildikleri belirlendi. Bu durum, aile fertlerinin olaydan haberdar oldukları ve cinayetin aydınlatılmasını engellemek adına bilinçli bir çaba içerisinde oldukları şüphesini güçlendirdi. Özellikle, Narin Güran’ın diğer amcası Erhan Güran’ın evine ait güvenlik kameralarının incelenmesi sonucunda bu iddiaların desteklendiği kayıtlara geçti.
Aile bireylerinin, Narin Güran’ın ölümünün net bir şekilde aydınlatılmasından çok, soruşturmayı yavaşlatma ve yönlendirme amacı güttükleri mütalaada kayıtlara geçti.
Mütalaada yer alan bilgilere göre, olayın aydınlatılmasının önüne geçme çabalarının yargılama sürecinde de devam ettiği, aile fertlerinin ağız birliği yaparak gerçekleri gizlemeye çalıştıkları belirtilirken, aynı hassasiyetin, Narin Güran’ın ölümünün açıklığa kavuşturmağa yönelik gösterilmemesinin dikkat çektiği ifade edildi.
Hakkında ayrıca soruşturma yürütülen Narin Güran’ın babası Arif Güran’a kızının kayıp olduğunun bilgisinin aile fertleri tarafından verilmemesi, şahsın kızının kayıp olduğunu komşu köyden arkadaşının haber vermesiyle öğrendiği belirtildi.
Mütalaada, böyle bir olayın babayla paylaşılacağı hususunun tartışmasız bir toplumsal gerçeklik olduğu belirtildi.
Abi Enes Güran, ailesine tehditkâr konuştu
Mütalaada, Narin Güran’ın cinayetinde ilk şüpheli isimlerden biri olarak adı geçen ve sanık durumunda olan Enes Güran’ın olayla ilgili açıklamalarında çelişkili ifadelerde bulunduğu belirtildi.
Sanığın, cezaevindeyken sürekli olarak adli tıp raporlarının çıkıp çıkmadığını sorması ve Narin’in cesedi üzerinde kendi DNA’sının bulunmasından endişe duyduğu yönündeki davranışlarına da dikkat çekildi.
Ayrıca mütalaaya göre, Narin’in diş fırçasını kullandığını belirtmesi ve kardeşi Eren Güran’a “kimseye bir şey anlatmaması” yönünde uyarılarda bulunması, dava sürecinde şüpheleri artırdı.
Cezaevinden ağabeyi Baran Güran ile yaptığı telefon görüşmesinde, avukat gönderilmesini ısrarla talep eden Enes Güran’ın, aksi halde dosyaya ilişkin açıklamalarda bulunacağına dair tehditkâr ifadeler kullandığı belirlendi.
Tanık beyanları ve sanığın ailesinin ifadelerinde de çelişkiler dikkat çekti.
Özellikle tanık olarak davada adı geçen sanık sanık Salim Güran’ın eşi Hediye Güran’ın, olayın geçtiği saatlere dair tutarsız ve Enes’i koruma çabası taşıyan açıklamalar yaptığı belirlendi. Aile bireyleri ve sanığın arkadaşlarının çelişkili ifadeleri, cinayetin üzerindeki şüpheleri daha da güçlendirdi.
Mütalaada, Enes Güran’ın olayla ilgili çelişkili beyanlarının, cinayete iştirak ettiği korkusuyla hareket ettiğini gösterdiği ifade edildi.
Sonraki duruşma 26 Aralık’ta
Dört tutuklu sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davanın 7 Kasım’da görülmeye başlayan ilk duruşması, üç gün sonunda 10 Kasım Pazar sabah saatlerinde tamamlandı.
Üç güren süren duruşmanın sonunda ara karar olarak, duruşmaların 26 Aralık Perşembe gününe ertelenmesine ve sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmişti.
Kaynak: Euronews
