NATO bildirgesi: Rusya, Avrupa-Atlantik bölgesine doğrudan tehdit

DünyaGündem

Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta gerçekleştirilen NATO Zirvesi’nin ardından yayımlanan bildiride, Rusya’yla ilişkiler, terörle mücadele ve Ukrayna’nın NATO üyeliği konularına yer verildi.

NATO üyesi ülkelerin liderleri, Ukrayna’nın gelecekte askeri ittifakın üyesi olabileceğini belirtti ancak Kiev’e hızlı bir üyelik davetiyesi sunmaktan kaçındı.

Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta düzenlenen NATO Liderler Zirvesi’nde liderler ortak bir bildiri yayınladı.

Ukrayna’nın kendi güvenlik düzenlemelerini seçme hakkının tamamen desteklendiğine atıfla bildiride, “Ukrayna’nın geleceği NATO’dadır”. ifadesine yer verildi ancak süreç için herhangi bir zaman çizelgesi sunulmadı.

Keza Ukrayna’nın yerine getirmesi gereken koşulların belirtilmediği deklarasyonda “Müttefikler hemfikir olduğunda ve koşullar yerine getirildiğinde Ukrayna’yı ittifaka katılmaya davet edeceğiz” denildi.

NATO bildirisinde “Uluslarını, topraklarını ve ortak değerlerimizi kahramanca savunan Ukrayna hükümeti ve halkıyla sarsılmaz dayanışmamızı bir kez daha teyit ediyoruz.” ifadesiyle Kiev’e diplomatik destek verildi.

İttifak ve müttefikler için Ukrayna’nın güvenliğinin önemine vurgu yapılan bildiride, şunlar kaydedildi:

“Ukrayna’nın NATO ile daha fazla bütünleşmesini desteklemek için genişletilmiş bir destek paketi üzerinde anlaştık. Siyasi diyalog, angajman, işbirliği ve Ukrayna’nın Avrupa-Atlantik’teki NATO üyeliği hedeflerini ilerletmek için müttefikler ve Ukrayna’nın eşit üyeler olarak oturduğu yeni bir ortak organ olan NATO-Ukrayna Konseyi’ni kurmaya karar verdik.”

“Rusya, Avrupa-Atlantik bölgesindeki barış ve istikrara doğrudan tehdit”

Bildiride Moskova’ya yönelik ise “Rusya Federasyonu, Müttefiklerin güvenliğine ve Avrupa-Atlantik bölgesindeki barış ve istikrara yönelik en önemli ve doğrudan tehdittir.” cümlesi yer aldı.

NATO bildirisinde Karadeniz’de güvenlik, emniyet, istikrar ve seyrüsefer özgürlüğünü sürdürmeyi amaçlayan bölgesel çabalara Montrö Boğazlar Sözleşmesi yoluyla verilen desteğin altı çizildi.

Bildiride, Karadeniz’de gelişmelerin takip edileceği, durumsal farkındalığın artırılacağı vurgulandı.

NATO ile Rusya ilişkilerine yönelik değerlendirmelerin de yer aldığı bildiride, riski minimize etmek, gerginliği azaltmak ve şeffaflığı artırmak için Moskova’yla iletişim kanallarının açık tutulacağı bildirildi.

“Çin’in cebri politikaları NATO’nun çıkarlarına karşı zorluk oluşturuyor”

AA’nın haberine göre Vilnius’ta gerçekleştirilen NATO Zirvesi’nin ardından yayımlanan bildiride Çin’e yönelik değerlendirmeler de yapıldı.

Çin’in iddialı ve cebri politikalarının NATO’nun çıkarlarına, güvenliğine ve değerlerine karşı zorluk oluşturduğu belirtildi.

“Çin ile karşılıklı şeffaflığı da içerecek şekilde yapıcı çalışmaya açık olmayı sürdüreceğiz” ifadelerinin kullanıldığı bildiride, Çin’e üç paragrafta yer verildi.

Rusya ile Çin arasındaki stratejik ortaklığın derinleşmesine dikkati çekilen bildiride, Çin’e Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak Rusya’nın savaşını kınama çağrısı yapıldı, Çin’in Rusya’ya silah desteği vermemesi istendi.

Bildiride, Finlandiya’nın ittifakın en yeni üyesi olarak memnuniyetle karşılandığı, NATO’nun açık kapı politikasının teyit edildiği belirtilerek, “Her ulusun kendi güvenlik düzenlemelerini seçme hakkı vardır.” ifadesi yer aldı.

NATO bildirgesi: Terörle mücadele kararlılık ve dayanışma içinde sürecek

Terörle mücadelenin kararlılık, azim ve dayanışma içinde süreceğine vurgu yapılan bildiride, bu kapsamda başka ülkelerle ilişkiler kurup diğer uluslararası aktörlerle yakınlaşmanın süreceğine dikkati çekildi.

Terörizmin koşul gözetmeksizin reddedildiği ve mümkün olan en güçlü şekilde kınandığı bildiride, terörizmin tüm şekil ve tezahürleriyle mücadele edilmesinin ortak savunma için elzem olduğuna vurgu yapıldı.

Galler’de 2014’te düzenlenen zirveden bu yana müttefiklerin savunma harcamalarını artırdığına işaret edilen bildiride, Soğuk Savaş’tan bu yana en büyük güvenlik endişelerinin yaşandığı vurgulandı.

Milli gelirin yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayırma taahhütlerine değinilen bildiride, “Teknolojik üstünlüğümüzü korumamız ve yenilikçi teknolojilerin entegrasyonu yoluyla güçlerimizi ve yeteneklerimizi modernize etmeye ve reform yapmaya devam etmemiz gerekiyor.” değerlendirmesi yapıldı.

“Müttefiklerin egemenliğine yönelik saldırı olasılığını göz ardı edemeyiz”

“Müttefiklerin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik bir saldırı olasılığını göz ardı edemeyiz” ifadesine yer verilen bildiride, kökten değişen güvenlik ortamına karşılık, her yönden gelen tüm tehdide karşı NATO’nun toplu savunmasının güçlendirildiği kaydedildi.

Var olan planların üzerine bölgesel savunma planlarının da yapıldığına işaret edilen bildiride, “NATO, nükleer caydırıcı misyonun güvenilirliği, etkinliği, emniyetini ve güvenliğini sağlamak için gereken tüm adımları atacaktır.” ifadeleri kullanıldı.

Bildiride, bu kapsamda nükleer kapasitenin modernizasyonunun süreceğine, nükleer kuvvetlerin esnekliğini ve uyarlanabilirliğini artırmak için planlarda güncellemelerin devam edeceğine işaret edildi.

NATO Balistik Füze Savunması’nın (NATO BMD) tamamen savunma amacıyla yürürlükte olduğunun altı çizildiği bildiride, bu programın Romanya, Türkiye, İspanya, Polonya ve ABD gibi ülkelerin gönüllü katkılarıyla yürütüldüğü kaydedildi.

Bildiride, ittifakın nükleer silahsız bir dünya hedefi olduğuna işaret edilerek, “İran’ın asla nükleer silah geliştirmemesi konusundaki kararlılık” yinelendi.

Ayrıca NATO Vilnius Zirvesi Bildirisinde, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson arasında varılan anlaşmanın memnuniyetle karşılandığı belirtildi.

/euronews/

Etiketler: Öne çıkanlar

İlginizi Çekebilir

Taliban hükümeti, İsveç’in Afganistan’daki faaliyetlerini durdurdu
ABD Dışişleri Bakanlığı: Türkiye’ye F-16 satışı konusunda Kongre üyeleriyle görüşüldü

Öne Çıkanlar