NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı çerçevesinde bir araya gelen NATO-Ukrayna Konseyi’nin açılışını yaptı.
Stoltenberg, “Rusya’nın Ukrayna’ya karşı acımasız savaşı üçüncü yılına girdi. Ukrayna özgürlüğü için savaşmaya devam ederken, müttefikler de Ukrayna’yı desteklemeyi sürdürüyor. Savaş alanındaki durum zor. Bu, desteğimizi azaltmak için değil, artırmak için bir neden.” diye konuştu.
Bakanların toplantıda NATO’nun Ukrayna’ya verdiği desteğin nasıl güçlendirilebileceği de dahil olmak üzere Ukrayna’nın acil ihtiyaçlarını ele alacaklarını bildiren Stoltenberg, müttefiklerin temmuzda Washington’da yapılacak NATO Zirvesi’ne hazırlanırken, diğer yandan da Ukrayna’nın NATO üyeliğine giden yolunu sağlamlaştırmak için çalışmaya devam edeceğini vurguladı.
Stoltenberg, “Bu Ukrayna için olduğu kadar bizim güvenliğimiz için de önemlidir.” dedi.
NATO-Ukrayna Konseyi Dışişleri Bakanları Toplantısı basına kapalı devam etti.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba’nın da katıldığı toplantıda Türkiye’yi Dışişleri Bakanı Hakan Fidan temsil ediyor.
NATO, Ukrayna’ya desteği kurumsallaştırma ve uzun vadeye yayma arayışında
Öte yandan Stoltenberg ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, Brüksel’de düzenlenen NATO-Ukrayna Konseyi öncesinde ortak basın açıklaması yaptı.
Ukrayna’nın devam eden savaşta Rusya’ya karşı savunmasının NATO’nun güvenliği için önemli olduğunu dile getiren Stoltenberg, “Bu nedenle Ukrayna’yı desteklemenin bir hayır işi olmadığını ve kendi güvenliğimize yatırım yapmak olduğunu pek çok kez ifade ettim.” dedi.
Stoltenberg, NATO-Ukrayna Konseyi çerçevesinde gerçekleştirilecek toplantıda işbirliğini güçlendirme, desteği artırma ve Ukrayna’yı NATO’ya dahil etme sürecinin ele alınacağını aktardı.
Toplantıda Ukrayna’ya desteğin sürdürülebilir hale getirilmesinin de gündeme getirileceğini ifade eden Stoltenberg, NATO’nun Ukrayna’ya desteğinin nasıl kurumsallaşacağına ilişkin tartışmaların devam ettiğini söyledi.
Stoltenberg, Ukrayna’ya verilen askeri desteğin yüzde 99’unun NATO müttefiklerinden sağlandığına işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:
“Ancak bunun öngörülebilir, adil bir yük paylaşımı olduğundan ve kalıcı olacağından emin olmamız gerekiyor. Bu nedenle desteği organize etmenin daha da güçlü yollarını arıyor ve NATO müttefiklerinden uzun vadeli bir mali taahhütte bulunmalarını tartışıyoruz. Elbette gönüllü katkıları memnuniyetle karşılayacağız ancak uzun vadede, kısa vadeli gönüllü katkılara daha az, güçlü NATO taahhütlerine ise daha fazla bağımlı olmamız gerekiyor.”
NATO ülkelerinin dışişleri bakanları, Brüksel’deki karargahta, temmuzda yapılacak zirvenin hazırlıkları, Ukrayna’ya yardımın sürdürülebilir hale getirilmesi ve artırılması ile NATO’nun 75. kuruluş yıl dönümü kutlaması için bir araya geldi.
NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı için Belçika’nın başkenti Brüksel’de bulunan Kuleba, burada NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile bir araya geldi.
Kuleba ile Stoltenberg, Brüksel’deki NATO Karargahı’nda düzenlenen NATO-Ukrayna Konseyi öncesinde ortak basın açıklaması yaptı.
NATO’nun 75. kuruluş yıl dönümünün kutladığına işaret eden Kuleba, ülkesinin aldığı yardımlara sağladığı katkılarından dolayı Stoltenberg’e teşekkür etti.
Kuleba konuşmasında, Rusya’nın ülkesine füze ve İHA’larla saldırı düzenlemeye devam ettiğini belirtti.
Rus ordusunun, bu gece Ukrayna’nın Harkiv kentine, “Şahed” tipi İHA’larla yoğun saldırı düzenlediğini hatırlatan Kuleba, “Sistematik Rus saldırıları, Ukraynalıları öldürüyor ve Ukrayna ekonomisine zarar veriyor. Bu da Rusya’nın, Ukrayna’yı haritadan silme ideolojisine hizmet ediyor.” diye konuştu.
Brüksel’deki temasları çerçevesinde yaptığı görüşmelerde, Ukrayna’ya Patriot hava savunma sistemleri verilmesi konularını ele aldıklarını söyleyen Kuleba, Rusya’nın saldırılarına karşı başarılı olabilmeleri için daha çok Patriot hava savunma sistemlerine ihtiyaç duyduklarını belirtti.
Rusya’nın sadece mart ayında Ukrayna’ya yönelik 94 balistik füze saldırısı gerçekleştirdiğini aktaran Kuleba, bu tür saldırılara karşı etkili mücadelenin Patriot gibi sistemlerle mümkün olabileceğini savundu.
/Ajans/