Oscarlı oyuncu Adrien Brody İstanbul’da film çekecek

2002 yapımı Piyanist ile En İyi Oyuncu Oscar’ını kazanan Adrien Brody, Türkiye’ye gidiyor. 51 yaşındaki Hollywood yıldızı ilk tiyatro deneyimi öncesi ABD-Türk ortak yapımı ‘My Daughter’s Friend’ filminde başrol oynayacak…

Piyanist ile dünya çapında üne kavuştuktan sonra Midnight in Paris ve The Grand Budapest Otel gibi sayısız filmle adından söz ettiren Adrien Brody ABD-Türk ortak yapımı My Daughter’s Friend filminin çekimleri için Türkiye’ye gidiyor.

Yönetmen koltuğuna Ojan Missaghi’nin oturacağı filmde 51 yaşındaki oyuncuya Avustralyalı aktris Nicky Whelan eşlik edecek. Psikolojik gerilim türündeki yapımın kadrosunda Laneya Grace, Shima Ryan ve Türk oyuncu Duygu Mercan da yer alıyor.

My Daughter’s Friend, Hollywood yıldızının tek projesi değil. 2002 yapımı Piyanist ile En İyi Oyuncu Oscar’ını kazanan Brody kariyerinden ilk kez tiyatro sahnesine adım atmaya hazırlanıyor.

Amerikalı oyuncu ve yapımcı, haksız yere idam ile cezalandırılan ve 22 yılını ölümü bekleyerek geçiren Nick Yarris’in hayatını canlandıracak. Adrien Brody, tiyatro sahnesine çıkmak için yıllardır The Fear of 13 gibi bir oyun beklediğini ve 4 Ekim’de izleyici ile buluşacağı için çok heyecanlı olduğunu söylediCovent Garden’daki 251 koltuklu Donmar Warehouse’da sahnelenecek oyun; Lindsey Ferrentino tarafından film yapımcısı David Sington’ın 2015 tarihli belgeselinden uyarlandı.

Yarris, 1982’de mağaza görevlisi Linda Mae Craig’in cinayeti, tecavüzü ve kaçırılması suçlamasıyla idam cezasına mahkum edildi. 22 yıl sonra yapılan DNA testinde masumiyetini kanıtlandı ve serbest bırakıldı.

 “Adalet sisteminin yanlışlarını açığa çıkarıyor”

 Brody, The Guardian’a verdiği röportajda “Bu hikaye; umut ve insanlık yoluyla, adalet sisteminin yanlışlarını ve umursamazlığını açığa çıkaran gerçeklere dayanıyor. Lindsey Ferrentino’nun yazıları o kadar zengin ve derin ki sanatsal olarak değerinin yüksek olduğu kadar toplumsal açıdan da önemli hissettiriyor. Yarris gibi trajik bir kayıp yaşamış birinin, yaşam deneyimlerini bu kadar etkileyici ve açık bir şekilde yansıtabilmesi ve hukuk sistemlerinin merhametsizliğini insanı acımasız koşullarla yüzleştiren bir şekilde paylaşabilmesi olağanüstü bir şey” dedi.

Amerikalı oyuncu ilk kez sahne tozu yutacak olmasıyla ilgiliyse “Tiyatro, film çekiminin teknik doğası göz önüne alındığında, sette bulunması zor bir sürükleyicilik düzeyi sunuyor, bu nedenle karakterin yolculuğunu devamlılık içinde keşfedeceğim için çok heyecanlıyım ve seyirci önünde canlı performans sergilemek bambaşka bir heyecan” diye konuştu.

/Kaynak: Gazete Oksijen/

 

İlginizi Çekebilir

Amerika, yarın Biden ile Trump’ın katılacağı seçim tartışmasını bekliyor
Papa: Bağımlılıkla mücadelenin yolu uyuşturucuyu yasallaştırmak değil

Öne Çıkanlar