5 Haziran 2016 yılında Kandil’e düzenlenen hava saldırısında hayatını kaybeden Ruhat Tabak (Çekdar) vefatının 8’inci yılında anılıyor.
Almanya’nın Stuttgart kentinde yaşayan Ruhat’ın babası Şükrü Tabak, genç yaşta hayata veda eden oğulları için , ”Yıllar geçse de bu acı unutulmaz, her gün aslında ilk günkü gibi şiddetli bir acı yaşıyoruz” diyor.
Şükrü Tabak, oğlunun ölüm yılıdönümü için kaleme aldığı yazısında şöyle diyor:
Sensiz kahırla, ızdırap ve acı içinde geçen bir yılı daha geride bıraktık. Acımız hala ilk günkü gibi taze ve yaramız aradan geçen yıllara rağmen kanamaya devam ediyor.
Sensiz geçen bu sekiz yıl içinde adına beste yapıldı, destansı yazılar yazıldı, her yerde ve her platformlarda adın derin bir saygı ve minnet ile anıldı.
Lakin senin için söylenen ve söylenecek hiçbir kelime seni geri getirmeye yetmedi, yetmiyor. Yokluğunu anlatmaya ise kelam kafi gelmiyor.
Sana olan tutkulu sevdamız ve bağlılığımız her geçen gün artarak devam ediyor.
Ne mutlu senin gibi bir evlada sahip olmak. Ne güzel şey seni sevmek; güneşin doğuşu gibi, gökyüzün berraklığı, denizin maviliği gibi sevmek seni.
Senin gülümseyen bir anını hatırlamak bile ne güzel…O anı, o anlara olan yakıcı özlemi kelimlere dökmek, şiirle, sanatla, edebiyatla anlatmak mümkün değil çünkü anlatılmaz.
Sevgili Ruhat; bu yürek senin sevginle çarpıyor, yüreğimiz çarptıkça da sevecek ve özleyeceğiz seni…
Aramızdan fiziksel olarak ayrılışının 8’inci yılında seni ve Yoldaşın Lecwan’ı sevgi ve minnetle anıyoruz.
Anılarınızın önünde saygıyla eğiliyoruz…
Seni, anlatabilmek seni
İyi çocuklara, kahramanlara
Seni bağırabilsem seni
Dipsiz kuyulara
Akan yıldıza
Seni anlatabilsem seni…
Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum, kapama gözlerini…
Senin ailen, annen, baban ve kardeşlerin…”