Milletvekilliği düşürülen Semra Güzel’in “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşmasında tutukluluğunun devamına karar verildi.
Hakkında, 2017 yılında düzenlenen bir operasyonda öldürülen PKK üyesi Volkan Bora’nın cep telefonunda bulunan fotoğraflar nedeniyle “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla dava açılan Semra Güzel’in tutukluluğunun devamına karar verildi.
Volkan Bora ve HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in aynı karelerde yer aldığı fotoğraflar önce iktidara yakınlığıyla bilinen medya organlarında yayımlanmış, ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan “Gereği yapılacaktır. Parlamentomuzda bu tür birilerini görmek istemiyoruz” demişti. Fotoğrafların 2014 yılında çözüm süreci sürerken çekildiğini ve o tarihte hiçbir siyasi partiye üye olmadığını söyleyen Güzel, dokunulmazlığı kaldırılarak 3 Eylül 2022’de tutuklanmıştı. 22 Aralık 2022 tarihinde Mecliste yapılan oylama ile Güzel’in milletvekilliği de düşürülmüştü.
Semra Güzel’in tutuklu yargılandığı davanın 3’üncü duruşması, bugün Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Güzel’in Sincan Kadın Kapalı Cezaevinden SEGBİS ile bağlandığı duruşmada avukatları hazır bulundu.
“DEPREM BÖLGESİNDE OLAMADIĞIM İÇİN AF DİLİYORUM”
MA’nın haberine göre duruşma, Semra Güzel’in savunmasıyla başladı.
Maraş merkezli 6 Şubat depremlerini anımsatan Güzel, “Tüm halkımıza geçmiş olsun. Deprem sonrası keşke gündemimiz böyle davalar yerine deprem olsaydı. Depremin felakete dönüşmesinde sorumlu olanların yargılanacağını düşünmüyorum. Deprem bölgesinde olamadığım için af diliyorum çünkü ben hekimim, orada olmam gerekirdi. Duyarlı halkımız oradaydı. Benim orada olamamam ve deprem felaketinin sorumlusu aynı zihniyet. Rant odaklı bir sistem olmasaydı deprem böyle bir felakete dönüşmezdi” diye konuştu.
Cumartesi Annelerinin mücadelesine değinen Güzel, “Cumartesi Anneleri evlatlarını, cenazelerini arıyor. Annelere o acıları yaşatan ve depremi felakete dönüştüren aynı sistem” dedi.
“DOSYADA BANA AİT TEK ŞEY BASINA YANSIYAN FOTOĞRAF”
Dosyanın kısa sürede incelenemeyecek kadar karmaşık olduğunu ve dosyanın bir kısmının henüz eline ulaşmadığını belirten Güzel, şunları dile getirdi:
“Benimle ilgili olmayan çok sayıda şeyler eklenmiş dosyaya. Dosyada bana ait tek şey basına yansımış olan fotoğraf. Dosyayı incelemem için bilgisayar kullanmam beni daha rahatlatır, gerekli yazışmaları siz daha iyi bilirsiniz. Bana yapılan suçlamalar benden çok Kürt halkının gerçekliğine ilişkin suçlamalar. Biz yıllardır bu tür davalara tanıklık ediyoruz. Benim şahsımda Kürt halkının gerçekliği yargılanıyor. Kürt demokratik siyaset ısrarını sürdürdükçe yargı kıskacına alındı. Asıl yargılama konusu halkın haklı talepleridir. Kürt sorununa değinmeden bağımsız bir değerlendirme yapmak mümkün olmayacak. Siyasete girmeden önce bu dosyanın açılmamış olması da manidar. Halka da mesajdır bu, ‘Sen istediğin kişiyi seçemezsin’ mesajı veriliyor. Kayyımlara da aynı gerekçeler yaratıldı, tutuklanan siyasetçilerimize de. Diyarbakır merkezli operasyon yapıldı. Seçim öncesi Kürt siyasetçilere yönelik operasyonda gözaltına alınanlara selam gönderiyorum. Kürtler, demokratik siyaset mücadelesine devam edecektir.”
TAHLİYE TALEBİ
Ardından Güzel’in avukatları söz aldı. Avukat Nuray Özdoğan, Güzel’in kısmi bir savunma yapmış olmasının tahliye kararı verilmesine engel olmadığını belirtti. Özdağan “Siyasi bir linç kampanyası yürütülmüş, ardından da dava açılmıştır” diyerek Güzel’in tahliyesini talep etti.
İddia makamı ise savunmanın bitmemesi ve esasa ilişkin savunma yapılmadığı gerekçesiyle Güzel’in tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Güzel’in kaçarken yakalanmadığını, bir mizansen ile tutuklandığını söyleyerek dosyada tutukluluk gerekçelerinden biri olan “kaçma şüphesine” itiraz eden Avukat Sinem Coşkun, “2017 yılından beri dosyada bulunan dijital materyaller, kuvvetli suç şüphesi olsaydı müvekkilimiz milletvekili olmazdı, 1 yıl öncesinden soruşturma açılırdı. HDP’nin kapatılmasına gerekçe olarak bu dava açıldı. Adli kontrol bu aşamada yeterli olacaktır. Tahliyesini talep ediyoruz” diye konuştu.
Ardından söz alan Avukat Nuray Özdoğan, “Müvekkilimizin dosyası parti kapatma davasında da yer alıyor fakat Anayasa Mahkemesinin son hazine bloke kararında, Semra Güzel dosyasını yeterli delil olarak görmedi. Yani artık kapatma davasında da müvekkilimizin dosyası tartışmalıdır. Tutukluluğu, seçim sürecinde siyaset yürütmesinin önünde hak ihlalidir. Üzerinizde büyük baskı var biliyoruz fakat bağımsız bir yargılamanın gereği olarak müvekkilimizin tutukluluğuna son verilmesini talep ediyoruz” dedi.
Özdoğan beyanda bulunurken araya giren mahkeme başkanı, “Üzerimizde bir baskı yok, kararlarımızda hiç kimsenin etkisi yok. Bu bizim için onur meselesidir” dedi.
BİR SONRAKİ DURUŞMA 14 TEMMUZ’DA GÖRÜLECEK
Mahkeme heyeti, savunmanın bitmemesini gerekçe göstererek Güzel’in tutukluluk halinin devamına karar verdi ve davayı 14 Temmuz’a erteledi.