🔴 Van’daki sivil toplum örgütleri, ziyaret ettikleri 9 cezaevine dair rapor hazırladı. Birçok haktan yararlanamayan tutukluların ağır bir tecrit altında olduğu belirtilen raporda, gerekçesiz kararlarla tahliyeleri engelleyen Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulları’nın kaldırılması çağrısı yapıldı.
Van Barosu, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ile Van-Hakkari Tabip Odası, Serhat ve Karadeniz bölgelerindeki kimi cezaevlerine dair hazırladığı raporu açıkladı. Wan Barosu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda düzenlenen basın toplantısında kamuoyuna duyurulan rapor, Van F Tipi, Van Yüksek Güvenlikli, Van T Tipi, Ahlat T Tipi, Patnos L Tipi, Iğdır S Tipi, Kalkandere L Tipi, Giresun Espiye L Tipi ile Beşikdüzü T Tipi Kapalı cezaevlerini kapsadı.
Raporu açıklayan avukat Mehtap Işık, ziyaret ettikleri cezaevlerindeki tutsakların hastaneye sevklerinin ya geciktirilerek ya da sevk edilmeyerek sağlık hakkının engellendiğini söyledi. Mehtap Işık, “Bazı hapishanelerde ise hastaneye sevkler geç de olsa yapılmakla birlikte kolluğun ağız içi araması veya doktorun kelepçeli muayene dayatması sebebiyle insan onuruna aykırı durumlar ortaya çıkmaktadır. Bu uygulamayı kabul etmeyen mahpusların hastane sevkleri gerçekleştirilmediği için mahpusların muayene ve tedavi edilmeden hapishaneye geri götürülmekte oldukları tarafımıza aktarılmıştır” diye belirtti.
KÜRTÇE KİTAP VE YAYINLAR YASAK
Bu cezaevlerinde kitap sayısına da kota uygulandığını dile getiren Mehtap Işık, “Birçok hapishanede Kürtçe kitapların verilmediği ve hatta bazı hapishanelerde Kürtçe kitap ve mektupların 6 yıldır verilmediği, gerekçede tercüme edilememesi olarak tarafımıza aktarılmıştır. Yine raporumuzda belirtilen hapishanelerin tamamında yasal olarak günlük yayınlanan Yeni Yaşam, Evrensel ve Cumhuriyet gibi muhalif gazetelerin verilmediği, yine ulusal bazda yayın yapan muhalif TV kanallarının yasak olduğu aktarılmıştır. Yine ziyaret edilen hapishanelerin bir çoğunda yemeklerin doyurucu olmadığı ve çok az verildiği, bazı hapishanelerde yemeklerin yenemeyecek kadar kötü olduğu, yemekler hazırlanırken gerekli hijyen koşullarına uyulmadığı, kantin fiyatlarının fahiş olduğu, yemek çeşitliliğinin az olduğu, mahpusların kantindeki fahiş fiyatlardan ötürü kantin ihtiyaçlarını gideremediği tespit edilmiştir” ifadelerini kullandı.
PANDEMİ YASAKLARI DEVAM EDİYOR
Pandemi döneminde yasaklanan kurs, atölye ve spor gibi etkinliklerin halen yasak olduğunu söyleyen Mehtap Işık, tutsakların izole edildiğini kaydetti. Bu uygulamaların ise tutsakların ağır bir tecrit altında olduklarını gösterdiğini kaydeden Mehtap Işık, sosyalleşme imkanının tamamen ellerinden alındığına dikkat çekti. Mehtap Işık, şöyle devam etti: “Görüşülen mahpuslar görüntülü telefon haklarının kendilerine kullandırılmadığını, ‘uygun alt yapı olmadığı’ gerekçesiyle taleplerinin reddedildiğini ancak adli tutuklulara bu hakkın verildiği, yine her ay birkaç kez yapılan rutin oda aramalarının amacı dışına çıktığı ve yasaklı bir şey arama amacından ziyade odaların dağıtıldığı, bütün eşyaların her tarafa saçıldığı, koğuş aramaları sırasında askeri nizamın dayatıldığı aktarılmıştır.
KEYFİ KARARLARLA İNFAZLAR ERTELENİYOR
Hükümlü tutsakların Cezaevi Gözlem Kurulları tarafından koşullu salıverilmeleri erteleniyor. Karar gerekçesinde ise ‘örgütten ayrıldığının tespit edilemediği, dışarıya uygun olmadığı ve suç işlemeye meyli olduğu’ gibi soyut ve genel geçer ibarelerin yer aldığı, koşullu salıverilme döneminde olan tutsaklıkların gerekçesiz kararlarla tahliyelerinin engellendiği aktarılmıştır. Hukuka aykırı olan Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik ile hapishane idarelerinin mahpuslara karşı sınırsız yetkiyle donatılarak keyfi kararlar alabileceği uygulamalar gerçekleştirilmektedir. Yukarıda bahsi geçtiği üzere hapishane idareleri, yeni yönetmelikle kendilerine verilen yetkileri kötüye kullanmaya başladıkları görülmektedir. Bu nedenle ilgili yönetmeliğin iptali ile hapishane gözlem kurullarının yetkilerinin kısıtlanması veya bu uygulamanın tamamen ortadan kaldırılması çağrımızı yineliyoruz.”
/Mezopotamya Ajansı/