Trump yönetiminde her şeyin farklı olması bekleniyor. Bu medya ile olan ilişkiler içinde geçerli. Beyaz Saray’ın giderek daha fazla podcaster’lara, blog yazarlarına ve sosyal medyaya yer açacağını duyurdu.
Almanya kamu televizyonu ARD’nin Washington muhabiri Julia Kastein aktardığına göre Beyaz Saray giderek daha fazla podcaster’lara, blog yazarlarına ve sosyal medyaya yer açacak.
Karoline Leavitt bu hafta Beyaz Saray’daki brifing odasında kürsüye sanki hayatı boyunca başka hiçbir şey yapmamış gibi yürüdü.
Donald Trump’ın 27 yaşındaki yeni basın sekreteri, başkanın görev süresinin başlangıcında aldığı ilk önlemler hakkında büyük ölçüde doğaçlama bir konuşma yaptı ve şunları söyledi:
“Başkan Trump geri döndü ve Amerika’nın altın çağı kesinlikle başladı.’’
“Ve artık her şey farklı olacağından’’ Leavitt neredeyse devrim niteliğinde bir yeniliğin haberini verdi: Normalde aşırı kalabalık olan basın odasındaki gözde sandalyelerden biri, gelecekte sözde “yeni medya”nın temsilcilerine ayrılacak.
TikToker’lara, Blog Yazarlarına, Podcast Yayıncılarına Davet
Leavitt, “İster TikTok’ta içerik üreticisi olun, ister blog yazarı veya podcaster olun, hangi mecrada olursa olsun meşru haber içeriği üretiyorsanız akreditasyon başvurusunda bulunabilirsiniz” diye açıkladı.
Leavitt, özellikle genç Amerikalıların haberleri yalnızca “geleneksel medya”dan değil, giderek daha fazla çeşitli internet platformlarından edindiğinin bir gerçek olduğunu dile getirdi:
“Ve Başkan Trump sayesinde, yönetimin en genç sözcüsü olarak, Başkan’ın mesajını olabildiğince çok sayıda Amerikalıyla paylaşmak için bu alanı genç medya seslerine açmaktan gurur duyuyorum.”
Geleneksel medya ABD seçim kampanyalarında önemini yitirdi. Trump ve Harris bazı yeni yaklaşımlar benimsiyor.
Seçim podcasterlar sayesinde mi kazanıldı?
Ancak “genç medya seslerine” yapılan davetin başka bir nedeni daha olabilir: Leavitt’in patronu, 2024 seçimlerini bu medya sayesinde kazandığına inanıyor. Donald Trump, seçim kampanyası sırasında onlarca podcaster’a röportaj verdi.
Özellikle televizyon izlemeyen, gazete okumayan, siyasetle pek ilgilenmeyen, nadiren oy kullanan genç erkeklerin duydukları hep bu alandan geldi.
Trump, göreve başlama partisinde gururla oğlu Barron’un kendisine bu fikri verdiğini söyledi:
“O, ‘Joe Rogin’e git, bütün bu adamlara git’ dedi. Biz de aynısını yaptık.”
Trump da seçim başarısıyla TikTok’a olan sevgisini keşfetti. Platformu yasaklamak yerine artık kurtarmak istiyor.
Bekçi köpeğinden Trump’ın köpeğine mi?
Trump’ın medyaya yönelik saldırılarının bir geleneği var. Ama şimdi daha saldırganlaşıyor, gazetecilere karşı daha az hoşgörülü davranıyor.
Trump’ın seçim kampanyası sırasında sözcülüğünü yapan Leavitt, davetle bir noktaya parmak basmışa benziyor: ABD medyasına göre, sadece ilk birkaç günde 7 binden fazla medya temsilcisi akreditasyon için başvuruda bulundu.
Florida’daki Poynter medya enstitüsünden Tom Jones, ARD’ye verdiği röportajda , “Şimdi soru şu: Koltukları kim alacak?” diyor.
Gazeteci, “Eğer bunlar sadece sağcı komplo teorisyenleri veya sadece kendi gündemlerini desteklemek için orada bulunan kişilerse, o zaman bu bir sorundur” diyor.
“Çünkü bu bir basın toplantısı, bir seçim kampanyası etkinliği değil.”
Leavitt, ilk basın toplantısında forum sunmak istediği kişilere dair ilk ipuçlarını verdi. İkinci soru Breitbart News’den bir muhabir tarafından soruldu. Kimlikçi Hareket’e bağlantılar içeren aşırı sağcı internet sitesi, uzun süre Trump’ın eski danışmanı Steve Bannon’ın oyun alanıydı.
Tom Jones, “Breitbart’ı üstlenmesinin açık bir mesaj olduğu gerçeğini, yalnızca patronuna değil, aynı zamanda odadaki Amerikalılara ve tüm medya temsilcilerine de söyledi” diye düşünüyor.
ABD’nin aşırı sağcı internet sitesi “Breitbart News”, gazetecilik savaşına olabilecek en büyük kalibreyle giriyor.
Leavitt’in, Trump’ın her zaman “sahte haber medyası” olarak nitelediği yerleşik medyaya bir uyarısı vardı: Sözde onlar başkan ve ailesi hakkında birçok yalan yaymışlardı. Leavitt, “Bunu kabul etmeyeceğiz” dedi.
“Eğer yanlış bilgi verdiğinizi veya Beyaz Saray hakkında yanlış bilgi verildiğini düşünürsek sizi uyaracağız.”
Ne kadar cesur davranırsa davransın, hükümet sözcüsünün gücünün de bir sınırı var. Ve şimdi oturma düzenini kökten değiştirmek istiyorlar. Alman Federal Basın Konferansı’nın muadili olan Beyaz Saray Muhabirleri Derneği’nin, isim etiketlerinin bulunduğu koltuk sıraları üzerinde egemenliği bulunuyor.”Yeni medya” temsilcilerinin kürsüsü ise kürsünün hemen solunda yer alıyor. Ve şimdiye kadar -tüm yerlerden farklı olarak- burası Cumhurbaşkanı’nın basın ekibine ayrılmıştı.
/ARD/
