Wagner Grubu: Parasını verene rejimi hayatta tutma paketi

DünyaGündem

🔴 Rusya’nın Afrika stratejisinin kilit aktörlerinden Wagner Grubu artık sadece güvenlik alanında değil, ekonomide de çok aktif. Hatta kimi darbeci yönetimlere “rejimi hayatta tutma paketi” sunuyor.

Deutsche Welle’den David Ehl yazdı:

Wagner Grubu deyince akıllara Rus paralı askerleri ve kafataslı logosu geliyor. Çünkü grubun ilk yıllardaki imajı bununla sınırlıydı.

Oysa adını Adolf Hitler’in en sevdiği besteci Richard Wagner’den alan grubun misyonu artık bunun çok ötesine geçti.

Wagner Grubu, özellikle Afrika’da farklı kollara ayrılan geniş bir ağ oluşturdu. Rusya’nın çıkarları doğrultusunda hareket ediyor, ekonomik faaliyetler yürütüyor, Kremlin’in çok ihtiyaç duyduğu döviz akışını sağlıyor.

Prigojin sonrası Kremlin’le bağ pekişti

Wagner Grubu’nun kurucusu olan ve uzun yıllar bu gruba liderlik eden Yevgeni Prigojin, geçen sene isyan bayrağını çekerek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e meydan okumuştu. Ancak kısa bir süre sonra da şüpheli bir uçak kazasında hayatını kaybetti.

Prigojin’in ölümünden sonra liderlik ettiği grubun akıbetinin ne olacağı merak ediliyordu. Görünen o ki, o günden bu yana Wagner Grubu’nun Rusya’nın devlet kurumlarına bağı daha da pekişti.

Hamburg merkezli Küresel ve Bölgesel Araştırmalar Enstitüsü (GIGA) uzmanlarından Hager Ali, bu grubun Kremlin için büyük önem taşıdığına işaret ediyor.

“Wagner Grubu kesinlikle çok önemli çünkü resmi diplomatik kanalları tamamlıyor” diyen Ali, Rusya’nın, devlet kurumları tarafından yürütülmesini istemediği faaliyetleri bulunduğuna işaret ediyor. Hager Ali, devletlerin resmi ordularının uluslararası hukuk kurallarına uymakla yükümlü olduklarını, özel askeri şirketler için durumun farklı olduğunu hatırlatıyor.

Prigojin’in ölümünden sonra Wagner’in bazı birimleri “Afrika Kolordusu” olarak adlandırılan birimin altında toplandı. Bu isim de aslında Nasyonal Sosyalizm’e bir gönderme. Ve bu birim Rusya Savunma Bakanlığının emrinde.

Konrad Adenauer Vakfı’nın Sahel ofisi başkanı Ulf Laessing, DW’ye “Rus devleti, paralı askerler üzerinde denetimi sağlamak istiyordu ama sahada var olan kişisel yapılara dokunmak istemiyordu. Bu nedenle Afrika Kolordusu şu anda Wagner’in devraldığı tabiri caizse bir tür holding şirketi” bilgisini aktardı.

Kültür kurumunun başında rütbeli Wagner komutanı

Rusya son dönemde Afrika’daki faaliyetlerini daha geniş bir alana yaymış durumda. Örneğin Afrika toplumlarında hem sosyal hem de geleneksel medya aracılığıyla Batı karşıtı propagandayı yayma çalışmaları hız kazandı.

Yine Orta Afrika Cumhuriyeti’nin başkenti Bangui’deki Rus Evi gibi kültürel kurumlar da Rusya’nın nüfuzunu arttırma yönünde araçsallaştırdığı yapılar arasında.

Bangui’deki Rus Evi’nin yöneticisi Dimitri Sytyi, DW’ye 500 kişiye Rusça dil dersi verdiklerini, halka açık tiyatro ve müzik gösterileri düzenlediklerini anlatırken kendini “Rusya’nın politikalarının gayri resmi elçisi” olarak tanımlıyor.

Oysa Avrupa Birliği (AB) ve ABD’ye göre Sytyi yüksek rütbeli bir Wagner komutanı. 35 yaşındaki Sytyi, Orta Afrika Cumhuriyeti’ndeki ağır insan hakları ihlallerinden sorumlu tutuluyor, bu nedenle de AB ve ABD’nin yaptırımlar listesinde yer alıyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü raporlarında Wagner Grubu’nun bu ülkede işlediği cinayetlere, sorumlu olduğu işkence vakalarına dikkat çekiliyor, faillerin cezasız kaldıklarına vurgu yapılıyor.

Wagner güvenlik hizmeti karşılığında ne alıyor?

Orta Afrika Cumhuriyeti’nde hükümet ile Wagner Grubu arasındaki bağ, hiç bir ülkede olmadığı kadar güçlü. Cumhurbaşkanı Faustin Archange Touadéra’yı Wagner askerleri koruyor, ayrıca iç savaştaki ülkede ordunun üstünlüğünü muhafazası için de destek sağlıyorlar. Basında yer alan haberlere göre Wagner’in bu ülkede yaklaşık 2 bin paralı askeri var.

Rusya ile 2018 yılında bir güvenlik anlaşması imzalayan Orta Afrika Cumhuriyeti’nde askeri bir havalimanı Rusya’nın bir üssü haline getiriliyor.

Peki Wagner Grubu sunduğu güvenlik hizmetleri karşılığında ne alıyor?

Bu grubun ağında yer alan şirketlere pek çok sektörde iş yapma imkanı tanınıyor. Kimi altın madeni işletiyor, kimi değerli tropikal kereste sektöründe faaliyet gösteriyor, kimi de bira üretiyor ya da şeker ticareti yapıyor.

Kremlin Ukrayna savaşı için döviz akışı sağlıyor

Wagner, Libya’daki ihtilafta da aktif bir aktör. Ayrıca Orta Afrika Cumhuriyeti ile birlikte Libya, Wagner’in Sudan’daki faaliyetleri için önemli bir konuma sahip.

Rusya’nın Sudan iç savaşında savaşan her iki tarafla işbirliği var. Örneğin Wagner, Sudan’daki iç savaştan önce de savaşan taraflardan Hızlı Destek Kuvvetleri (RSF) ile yakın bir işbirliği içersindeydi. Hem bu güce eğitim verilmesinde, hem de RSF’nin kontrolü altındaki altın madenlerinin işletilmesinde aktifti.

Ama Kremlin için Sudan’ın düzenli ordusu, yani RSF’nin savaştığı Sudan Silahlı Kuvvetleri ile ilişkileri de büyük önem taşıyor. Özellikle ticaret ve Kızıldeniz’deki bir deniz üssü nedeniyle.

GIGA uzmanı Hager Ali, Kremlin’in Sudan’daki ayak izini korumak ve derinleştirmek için bir yandan resmi diplomatik kanalları kullandığına, Afrika Kolordusu altında yeniden yapılandırılan Wagner Grubu sayesinde de diğer kaynaklara erişebildiğine işaret ediyor.

Ali, Rus savunma sanayisinin yeni silah sistemlerini de bu ülkelere satabildiğini, Ukrayna’ya karşı yürüttüğü savaş nedeniyle dövize ihtiyacı olan Rusya’nın da bu sayede döviz akışını sağlayabildiğini kaydediyor.

Parasını verene “rejimi hayatta tutma” paketleri

Wagner Grubu’nun odağında Sahel bölgesindeki ülkeler de yer alıyor. Zaten Mali, Burkina Faso ve Nijer’de Rusya’nın desteğine bağımlı Batı karşıtı darbeciler yönetimlerde.

Alman uzman Ulf Laessing, Burkina Faso’daki darbeci Ibrahim Traoré’yi etrafını çevreleyen Rus korumaların koruduğuna dikkat çekiyor.

Laessing, Nijer’de de Wagner’in bir tür “rejimi hayatta tutma” paketi hazır ettiğine dair işaretler olduğunu, “Rejimi korumak istediklerinden eminim. Çünkü Ruslar hava savunma sistemleri getireceklerini açıkladı. Cihatçılarla savaşmak için bunlara ihtiyaç duymazsınız” sözleriyle aktardı.

Uzmanlar, Rusya’nın Wagner Grubu aracılığıyla söz konusu ülkelerdeki rejimlere, sivil halkın olası ayaklanmalarına karşı koruma sağladığı görüşünde.

Üstelik gelecekte daha da fazla Afrikalı devlet başkanına Wagner aracılığıyla bu tür “hayatta kalma paketleri” sunulması muhtemel görünüyor.

İlginizi Çekebilir

Gürcistan seçimlerinde çelişkili sonuçlar
Kürdistan Adalet Topluluğu: Parlamentoya katılmama kararı aldık

Öne Çıkanlar