Binlerce hükümlü ve ailelerinin gözü infaz düzenlemesinde.
DEM Parti yetkililerinin “çifte bayram yaşayalım” sözleri büyük bir beklenti yaratmış durumdu.
Öyle görünüyor ki bu beklenti karşılıksız kalmayacak.
Düzenleme bayram öncesi Meclis’ten geçirilecek.
AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, geçen hafta konuya ilişkin muhalefet partileriyle görüşerek fikir alışverişinde bulunmuştu.
Öğrendiğimiz kadarıyla AKP-MHP ve DEM Parti arasında düzenlemeye ilişkin basına yansımayan bir kaç görüşme daha gerçekleşti.
Yapılacak düzenlemeler tek tek ele alındı. DEM Parti’nin beklentileri büyük oranda karşılandı.
Herkesin beklediği düzenlemelerden biri KHK’lilerin mağduriyetinin giderilmesi.
Bu konuda anlaşmaya varıldığı belirtiliyor.
Ancak bir istisna ile.
Cumhur İttifakı ortaklarının istemiyle düzenlemeden “FETÖ’cüler” yararlanamayacak.
“Covid affı” düzenlemesinin çerçevesi genişletiliyor; siyasi tutuklular da kapsama alınıyor.
Ve tabii çok tartışılan Ceza Kanunu’ndaki “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, iki yıl altı aydan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” kuralı da düzenlemeyle iptal edilecek.
Aslında bu düzenleme daha önce de Anayasa Mahkemesi tarafından iki kez iptal edilmişti.
İlki 2023 yılındaydı. AYM, iptal kararında özellikle “örgüt adına” kavramının belirsizliğine işaret etmiş ve “somut gerekçeler olmalı” demişti.
Ancak AKP, 2024 yılında yeni bir yargı paketiyle düzenlemeyi yeniden geri getirdi.
CHP Milletvekilleri ve Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi, söz konusu düzenlemenin anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal davası açtı.
Anayasa Mahkemesi, bu yılın başında Ocak ayında düzenlemeyi aynı gerekçelerle yeniden iptal etti. Ve, iptal kararındaki tespitlerin dikkate alınarak yeniden düzenleme yapılması için TBMM’ye 6 ay süre verdi.
İşte AYM’nin de anayasaya aykırı bulduğu bu “suç tanımı” artık olmayacak.
Diğer ayrıntıları düzenleme önümüzdeki hafta Meclis’e geldiğinde hep birlikte göreceğiz.
SIRADA KOBANE DAVASI VAR
Ama önemli bir başka kulis bilgisine göre sırada Kobane Davası var.
Hatırlanacağı gibi Kobane Davası 16 Mayıs 2024’te karar bağlanmış. HDP eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu siyasetçilere ağır cezalar verilmişti.
(Selahattin Demirtaş 42 yıl, Figen Yüksekdağ 32 yıl 9 ay, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel, Emine Ayna’ya 12’şer yıl, Ahmet Türk’e 10 yıl, Ali Ürküt’e 13 yıl 4 ay, Alp Altınörs’e 18 yıl, Ayla Akat Ata, Aynur Aşan, 9’şar yıl 9’ar ay, Mesut Bağcık, Nezir Çakar, Ayşe Yağcı, Meryem Adıbelli’ye, 9’ar yıl, Bülent Parmaksız’a 23 yıl, Günay Kubilay, İsmail Şengül 20’şer yıl 6’şar ay, Nazmi Gür, Pervin Oduncu, Zeki Çelik, Zeynep Karaman 22 yıl 6’şar ay, Cihan Erdal ve Dilek Yağlı 16’şar yıl)
Ancak davanın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen gerekçeli karar bir türlü yazılmamıştı.
Kobane Davası avukatları, üst mahkemeye başvurarak kararın bozulması ve tahliye talebinde bulunmak için bir yıldır bekliyor.
İşte o gerekçeli kararın yakında yazılması bekleniyor.
Kulislere yansıyan bilgilere göre, gerekçeli kararın yazılmasının ardından avukatların itirazı üzerine yapılacak yeni yargılamada ceza alan siyasilere yatarları kadar bir ceza verilerek serbest bırakılmaları sağlanacak.
Kısa bir süre önce MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, sosyal medya hesabından gerekçeli kararın yazılmasının önemi üzerine bir açıklama yapmış ve şöyle demişti:
“Gerekçe, çağdaş hukuk sistemlerinde bir zorunluluktur. Mahkemeler gösterdikleri gerekçelerle vermiş oldukları kararları hukuki ve maddi açıdan somutlaştırmak zorundadır. Gerekçe; akıl, mantık ve vicdanların tatminini hedefler. Hükmü insanileştiren, bağımsızlaştıran, saygıdeğer yapan gerekçedir.
Yargılama makamları için kararın gerekçeli yazılması bir ödev iken, bireyler açısından adil yargılama hakkı bağlamında korunması gereken bir temel hak niteliğindedir.”
Yıldız’ın bu açıklamasının Kobane Davası’nın gerekçeli kararının yazılmayışına bir gönderme olduğunu dile getirenler haklı çıktı.
/Kaynak: Kısadalga.net/