Alman basını: Erdoğan’a Batı’nın eleştirisi zayıf kalıyor

DünyaGündem
🔴 Türkiye’de demokrasi talebiyle başlayan gösteriler, Alman basınında da yakından takip ediliyor. Yorumlarda Trump’ın iktidarda olması sebebiyle Erdoğan’a Batı’dan gelen eleştirisinin zayıf olduğu fikri dile getiriliyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu‘nun tutuklanmasının ardından Türkiye’nin birçok kentinde başlayan gösteriler Alman basınında da geniş yer buluyor. Süddeutsche Zeitung Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) artık parlamentoda muhalefete değil sokaklardaki direnişe inandığını belirten bir değerlendirmeye yer veriyor:

“Bugünlerde İstanbul’daki gösterileri ziyaret ederseniz, kimin ayaklandığını fark edersiniz: Kaybedecek çok az şeyi olan gençler, öğrenciler ve cumhurbaşkanı tarafından yıllardır kamu sektöründen uzaklaştırılanlar. Ayrıca hiperenflasyon karşısında muazzam bir refah kaybına uğrayan orta sınıf da var. Bu insanlar her zaman güçlü bir devlete inanmışlardır. Ve uzun yıllar boyunca resmi parlamento çalışmalarına, uygulanan demokratik prosedürlere bağlı kalan Atatürk’ün partisi CHP var. Şu anda bu durum değişiyor. Milyonlarca kişi Erdoğan’ı artık meşru bir devlet başkanı olarak değil, bir hükümdar ve nihayetinde CHP’nin deyimiyle bir darbeci olarak görüyor. Pek çok darbe görmüş geçirmiş olan Türkiye’de bu, en büyük suçlamadır. CHP liderliği artık parlamentoda muhalefete inanmıyor, sadece sokaklarda direnişe inanıyor.”

“İtidal Erdoğan’ı yatıştırmayacak”

Badische Neueste Nachrichten gazetesi Batı’nın Türkiye’ye yaklaşıma dair şu yorumu yapıyor:

“Bu belirsiz dünya koşullarında Brüksel, Berlin ve Paris’in hesabı, bu fevri ama önemli hükümdarı kışkırtmamaktan ibaret. Ancak bu itidalin bir bedeli olacak. Erdoğan’ı yatıştırmayacak, Almanya’yı ya da AB’yi ortak olarak görmesi için de motive etmeyecek. (Erdoğan) mevcut tepkileri daha ziyade zayıflık olarak yorumluyor.”

Augsburger Allgemeine‘de yer alan yorumda şu ifadeler yer alıyor:

“Hatırlamakta güçlük çekiliyor ama Erdoğan’ın bir zamanlar taşıdığı umut ışığı sonsuza dek yok oldu. Ama bu onun canını sıkmayacak. Pek çok kriz atlattı, pek çok protestoyu bastırdı ve sonunda hep galip geldi. Destekçileri tarafından yüceltildi, ülke dışında kendisine ihtiyaç duyuldu. Bugün 71 yaşındaki lider için tek bir hedef var: Bir kez daha cumhurbaşkanı seçilmek. Kaybetmesi bir seçenek değil.”

Neue Osnabrücker Zeitung ABD’de Donald Trump yönetiminin Erdoğan’a destek verdiğine dikkat çekiyor:

“Türkiye’de 2028 yılına kadar bir daha seçim yapılmayacak, ancak Erdoğan açısından zamanlama çok uygun: ABD Başkanı Donald Trump’ın zaten otokratlara karşı bir zaafı var ve konuyla çok ilgilenmiyor. Avrupalılar da Türkiye’ye güçlü bir NATO ortağı olarak ihtiyaç duyuyor. Erdoğan’ın şu anda güvendiği her şeyden önce bu ikincisi. Şu ana kadar Avrupa’dan gelen eleştiriler fazla yüksek sesli olmadı. Ama bu, nüfusun protestolarda ne kadar cesur olduğuna ve devlet aygıtının bu protestoları ne kadar acımasızca bastırdığına göre değişebilir. Avrupa artık inandırıcı olmalı ve ister NATO içinde isterse de dışında olsun her türlü otokrata kararlılıkla karşı çıkmalıdır. Ve kim bilir, belki de sonunda yanlış hesaplamıştır, yaşlı adam.”

Rhein-Neckar-Zeitung‘da yer alan yorum şu şekilde:

“Şu anda İstanbul’da her gece yaşanan sahneler Türkiye’deki kabuk bağlamış güç yapılarını gizliyor. Cumhurbaşkanı uzun zamandan beri hizmete hazır bir yargı oluşturdu, orduyu ve polisi ‘temizledi,’ medya özgürlüğünü kısıtladı. Onun hedefi: Otokratik bir Türkiye. Ve bu yolda ona ABD Başkanı Donald Trump eşlik ediyor. Trump yönetimi, ‘Türkiye’nin iç işlerine’ karışmayacaktır. Bunun anlamı, NATO’nun en güçlü ikinci ordusuna sahip ülkenin liderinin elini rahatlatmaktır. (…) Tek başına Erdoğan, Trump ya da Netanyahu dünyayı değiştiremez. Etkileri ancak başkalarıyla etkileşime girdiklerinde artar. (…) Avrupa’da ‘Trumpizm’ olarak dehşetle algılanan bu durum, sadece taklitçilerini cesaretlendirmekle kalmaz. Bu mümkün olabiliyor, çünkü demokrasinin kendisi artık dünya genelinde bir kazanım olarak görülmüyor. Bu yüzden de Erdoğan’ın İstanbul’da kendi Waterloo’sunu yaşaması önem kazanıyor.”

/Deutsche Welle/

İlginizi Çekebilir

CHP’ye İmamoğlu posterlerini indirin yazısı
Irak-İran Dışişleri görüştü: Tahran, Trump’ın mektubuna yanıt verecek

Öne Çıkanlar