Amerika: İnsan haklarına saygı duyan bir Suriye görmek istiyoruz

DünyaGündem

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mignon Houston, dış politikada Ortadoğu konularına önem verdiklerini belirterek, “Gazze, Suriye ve daha geniş bölgesel sorunlar üzerinde durmadığımız tek bir gün geçmiyor” dedi.

Houston, Washington’un Suriye’deki geçici yönetimi ile ilişkilerinin devam etmesi için, insan hakları alanında ve terörün reddi konusunda somut eylemler beklenildiğini söyledi.

Suriye’deki Kürtler, Dürziler ve diğer azınlıkların hakları konusunda Amerika’nın bu topluluklarına destek verdiğini vurgulayan Houston, “Onların geleceği herkesin geleceği kadar önemlidir” dedi.

Ayrıca Amerika’nın bölgesel istikrar ve güvenliğe olan bağlılığının devam ettiğini ifade eden Houston, Bakan Rubio’nun Bağdat ve Kürdistan Bölgesi Hükümeti’ni Irak-Türkiye boru hattı yoluyla Kürdistan petrolünün ihracatını yeniden başlatması için teşvik etmedeki aktif rol oynadığını belirtti.

Houston, Trump yönetiminin Kürdistan Bölgesi petrolünün ihracatının yeniden başlamasına desteğini yineleyerek, bunun “bölge için önemli bir kaynak” olduğunu söyledi.

Mignon Houston, Irak’ta İran destekli milisler konusundaki endişelerini dile getirerek, Amerika’nın güvenli ve istikrarlı, IŞİD’i yenebilecek ve vatandaşlarını koruyabilecek bir Irak için çalışmaya devam ettiğini vurguladı.

Houston ayrıca İran’ın nükleer programı hakkında devam eden görüşmeler hakkında da konuştu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mignon Houston, Rûdaw Washington Temsilcisi Diyar Kurda’nın sorularını yanıtladı:

Rûdaw: Sayın Mignon, öncelikle bize konuk olduğunu için çok teşekkür ederim.

Mignon Houston: Çok teşekkür ederim. İzleyicilerinize beni davet ettikleri için teşekkür ederim. Bu büyük bir onur. Çok teşekkürler.

Rûdaw: Başkan Trump’ın dış politikası hakkında sormak istiyorum. Birçok şey oluyor ve bu yönetim ile önceki yönetim arasında büyük bir değişim oldu. Konu dış politika olduğunda neye odaklanmamız gerektiğini bize söyleyebilir misiniz, Ortadoğu mu, Ukrayna mı? Yoksa Çin mi?

Mignon Houston: Biliyorsunuz, bu soruyu seviyorum, özellikle de bugün, çünkü yeni yönetimin ilk 100 gününü kutluyoruz. Gerçekten durup ne başarıldığını ve bu yönetimle ne kadar büyük işler yapıldığını görmek heyecan verici bir zaman, hem içeride hem de dışarıda gerçek başarılar görüyoruz.

Bu yönetim, şüphesiz Amerikan halkından aldığı destekle göreve geldi. “Daha güvenli, daha güçlü ve daha zengin bir Amerika görmek istiyoruz” dediler ve bu beklenti sadece iç politikada değil, dış politikada da var. Amerikan halkına hak ettiği fırsatları, kaynakları, ekonomik güvenliği sağlayacak politikalara odaklanıyoruz ve Amerikan halkı bunu sınırımızda görüyor, yasadışı geçişlerde yüzde 95’lik bir düşüş görüyoruz.

Bu, dünya çapında büyük bir iç başarıdır. Dış politikamız hepimizin hayretle izlediği Bakan Rubio tarafından yönetiliyor. Gerçekten de zaman kendine zaman ayırdığını ve uyuduğunu bilmiyorum. Harika işler yapıyor ve sizinle bu konuda daha fazla konuşmaktan memnuniyet duyuyorum.

Rûdaw: Ortadoğu hakkında konuşalım. Bu yönetim Ortadoğu’yu arka plana mı koydu, çünkü bölge ülkeleriyle çok fazla çalışma görmüyoruz. Konu Irak, Suriye olduğunda, hatta Suriye’nin geçici yönetimiyle bile çalışılmıyor. Ayrıca konu Gazze’de savaş olduğunda, Ortadoğu’yu arka plana mı koydunuz yoksa bu dosyalar hâlâ Beyaz Saray’ın masasında mı?

Mignon Houston: Biliyorsunuz, bu görüşü tamamen reddetmek istiyorum. Yani, bu yönetim en üst düzeylerde lazer gibi odaklanıyor, Büyükelçi Witkoff ya da Bakan ya da Ulusal Güvenlik Danışmanı Ortadoğu’ya odaklanmak için gönderiliyor. Gazze’deki duruma odaklanmadığımız bir gün geçmiyor, daha büyük bir istikrar, Ortadoğu için insan hakları savunucularını nasıl getirebileceğimize odaklanıyoruz.

Barış için, daha fazla ekonomik gelişme için, güvenlik için koşullar yaratılmasını istiyoruz ve her düzeyde çalışmaya devam ediyoruz, Suriye ve geçici hükümet yetkilerinden bahsettiğiniz. Onlardan sözlerini eyleme dönütşürmelerini açıkça istedik.

İnsan haklarına odaklanan, insanlara, Suriye’deki etnik azınlıklara odaklanan, artık Suriye’de resmi rollerle bağlantılı yabancı teröristlerin bulunmadığından, terörü her şekilde reddettiklerinden emin olan bir Suriye görmemiz gerekiyor. Bunlar geçici yönetimden görmek istediğimiz şeyler.

Rûdaw: Suriye’den bahsettiniz. Suriye’deki Kürtlerin ve Dürzilerin haklarına dair görüşünüz nedir?

Mignon Houston: Bu konuda çok açık olduk. İnsan haklarına saygı duyan bir Suriye görmek istiyoruz. Çok yüksek düzeylerde bu konu ile meşgulüz. Burada Dışişlerinde, Beyaz Saray’da, Ulusal Güvenlik Konseyi’nde bizler Suriye’de insan haklarına saygı gösterildiğinden gerçekten emin olmak için görüşmeler gerçekleştiğini görebiliyoruz.

Etnik azınlıkların seslerini, ailelerini ve topluluklarını dikkate almamız gerekiyor. Onların geleceğinin herkesin geleceği kadar önemli olduğunu düşünüyoruz. Şu anda tam da bu hedefe ulaşacak görüşmeler yapıyoruz.

Rûdaw: Zamanımız kısıtlı ve birçok sorumuz var. Irak’a geçelim. Amerika, Irak’ın güvenliğini sağlamada önemli bir rol oynuyor çünkü orada üsleriniz var. Erbil ve Bağdat ile iyi ilişkileriniz bulunuyor. Ancak uzun süredir Kürdistan Bölgesi’nin petrol ihracatı konusunda bir anlaşmazlık yaşanıyor. Bölgede Amerikan şirketleri faaliyet gösteriyor ve Bakan Rubio, Kürdistan Bölgesi Başbakanı ile Iraklı yetkililerle birkaç telefon görüşmesi yaptı. Peki, Kürdistan Bölgesi petrolünün Türkiye-Irak Boru Hattı üzerinden ihracatının neden hala başlamadığını görmüyoruz? Bu konudaki tutumunuz nedir?

Mignon Houston: Bakan Rubio’nun bu konuda net bir tavır sergilediğini gördük. Irak-Türkiye boru hattının bir an önce devreye girmesini istiyor. Bu kaynağın bölge için önemini, Amerikan şirketlerinin yatırımlarını ve Amerikan vatandaşlarının bu süreçteki rolünü çok iyi anlıyor.

Son iki yılda boru hattının işletme kapasitesinde bir düşüş olduğunu biliyoruz ve bunu tersine çevirmek istiyoruz. Bakan bu konuda oldukça açık konuştu. Bu kaynağın bölge için etkin bir şekilde kullanılmasını sağlamak istiyoruz.

Rûdaw: Geçen hafta Irak Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı buradaydı. Bakan Rubio ile yaptığı görüşmelerde Irak’taki güvenlik konuları ele alındı. Irak’ta İran destekli milis gruplarının varlığını biliyoruz. Irak hükümetinden bu grupları durdurmasını talep ettiniz mi? Hem Irak içinde hem de dışında Amerikan çıkarlarına saldıran bu milis gruplarına karşı tutumunuz nedir?

Mignon Houston: Bakan Rubio, güvenli, erişilebilir ve istikrarlı bir Irak vizyonunu vurguluyor. Irak ile güçlü bir güvenlik işbirliğimiz var ve ilişkilerimiz normalleşmiş durumda. Irak’ın bölgede güçlü bir müttefik olduğunu düşünüyoruz.

IŞİD’i kalıcı olarak yenilgiye uğratabilecek, kendi güvenliğini ve vatandaşlarının güvenliğini sağlayabilecek bir Irak görmek istiyoruz. Bu hedef doğrultusunda her düzeyde görüşmeler yapıyoruz. Bunun kolay bir süreç olmadığını biliyoruz, ancak bu hedefe bağlıyız ve çalışmaya devam edeceğiz.

Rûdaw: Kürdistan Bölgesel Hükümeti ile ilişkileriniz nasıl? Irak’ta Kürdistan Bölgesi’nin varlığı ve Kürtlerle olan ilişkilerinizden memnun musunuz? Kürdistan’ın Irak’taki konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Onlarla yeni bir hükümet kurma konusunda görüşmeler yaptınız mı?

Mignon Houston: Son sorunuza yanıt veremem, ancak şunu söyleyebilirim: Irak-Türkiye boru hattı herkes için bir kaynak olacak. Kürdistan Bölgesi Hükümeti  ve Kürt halkı için de önemli bir kaynak teşkil edecek. Bu boru hattını inşa etmek, hak ettikleri barış, refah ve fırsatlarla dolu bir geleceği sağlamak için bizim için önemli.

Rûdaw: İran konusuna geçelim. İran ile müzakerelere veya görüşmelere başladınız. Farklı odalarda olsanız bile bir şekilde iletişim kuruyorsunuz. Üç tur görüşmede şu ana kadar neler elde ettiniz? İran’ın nükleer yetenekleri konusunda bir anlaşmaya varma konusunda iyimser misiniz?

Mignon Houston: Başkan Trump’ın yetkin bir müzakereci olduğunu biliyorsunuz. İlk 100 gün içinde olduğunu söyleyebiliriz; bu herkes için net bir durum. İran ile bir anlaşma yapmak istediğini açıkça ifade etti. Eğer İran bir anlaşma yapmak istiyorsa, bunun gerekliliklerini yerine getirmesi gerektiğini belirtti.

Bu görüşmelerin üst düzeyde gerçekleştiğini ve bir anlaşmaya odaklanıldığını görüyoruz. Başkan, İran’ın nükleer silah tehdidini ele almak için maksimum baskı kampanyasını ve diplomatik girişimleri kullanıyor. Bakan Rubio liderliğinde bu süreç daha da yoğun bir şekilde yürütülüyor ve biz bu hedefe odaklanmaya devam ediyoruz.

Rûdaw: Son olarak, ilk Trump yönetimi JCPOA’dan çekildiğinde, anlaşmanın milis grupları, füze programı gibi konuları kapsamadığını söylemişti. Bu kez yalnızca nükleer silahlar ve uranyum zenginleştirme konularına mı odaklanacaksınız, yoksa İran’la ilgili diğer tüm meseleleri de ele alacak mısınız?

Mignon Houston: Bu çok yerinde bir soru. Şu anda bu konular etrafında dinamik tartışmalar yürütülüyor. Görüşmelerin hassasiyeti nedeniyle detaylara girmek istemiyorum, ancak Başkan’ın İran’ın nükleer silahlara sahip olmaması gerektiği konusunda çok net olduğunu tekrarlayabilirim. Bu, bölge ve dünya için zararlı olur. İran’ın balistik füze programını ve bomba yapımı amacıyla uranyum zenginleştirmeyi durdurması gerekiyor. Bölge halkı bunu hak etmiyor. Biz daha iyi bir gelecek ve bölge insanlarının hak ettiği fırsatları görmek istiyoruz. Bu nedenle Başkan, maksimum baskı kampanyası ve diplomatik görüşmelerle bu anlaşmaya odaklanıyor.

Rûdaw: Son bir soru: İran ile görüşmeler için bir zaman çizelgeniz var mı? Ne kadar süre müzakere edeceksiniz? Bu görüşmeler için bir son tarih var mı, yoksa süresiz mi devam edecek?

Mignon Houston: Şunu vurgulamak isterim: Müzakere konusunda yetkin bir başkana sahibiz. Başkan Trump, işini çok iyi bilen ve ne yaptığını bilen bir lider. Herhangi bir zaman çizelgesi belirtmeyeceğim, ancak Başkan Trump’ın bu işi başarabileceğine olan inancımız tam.

Rûdaw: Çok teşekkür ederiz, Mignon. Rûdaw’da olduğunuz için çok mutluyuz ve sizi tekrar görmeyi umuyoruz.

Mignon Houston: Teşekkür ederim. Memnuniyetle, her zaman gelebilirim.

Rûdaw: Teşekkürler.

İlginizi Çekebilir

Özgür Özel: TRT’yi yalanlara ve iftiralara açanları milletimize havale ediyorum
Trump: Ülkemize dini geri getiriyoruz

Öne Çıkanlar