🔴 ABD’de Columbia Üniversitesinde on gün önce başlayan Filistinlilere destek gösterileri yayılarak sürüyor. Bazı üniversiteler kampüse polis çağırırken yüzlerce kişi gözaltına alındı.
ABD’de Columbia Üniversitesi’nde on gün önce başlayan Filistinlilere destek gösterileri diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. Bazı üniversite yönetimleri göstericilerle müzakere süreci yürütürken bazı üniversitelerin kampüse polisi çağırmasıyla çok sayıda öğrenci gözaltına alındı.
Protesto gösterilerinin merkezi konumundaki Columbia Üniversitesi’nde üniversite yönetimiyle göstericiler arasında müzakereler devam ederken, 200 kadar öğrenci uyarılara rağmen kurdukları çadırı terk etmiyor. Üniversite yönetimi, çadırın kaldırılması için görüşmelerde ilerleme kaydedildiğini, sonuç alınamaması durumunda diğer seçenekleri değerlendirmek durumunda kalacaklarını açıkladı. Kampüsün dışında iki polis otobüsünün park halinde bulunduğu, girişte de çok sayıda özel güvenlik personeli ve polisin bulunduğu bildiriliyor.
Indiana Üniversitesi’nde polisin göstericilere yaptığı müdahalede 33 kişi gözaltına alındı. Connecticut Üniversitesi’nde polis göstericilerin çadırını yıkarak bir kişiyi gözaltına aldı. Ohio Eyalet Üniversitesi’nde polisin Perşembe gecesi kampüste toplanan göstericilere dağılmaları için yaptığı çağrı reddedilince polisle öğrenciler arasında çatışma çıktı. Üniversite yönetimi, kampüste gece etkinliklerini yasaklayan yönetmeliğe işaret ederek kampüsten ayrılmayı reddeden göstericilerin gözaltına alındığını ve “mülke tecavüz”den haklarında soruşturma başlatıldığını bildirdi.
Kaliforniya Eyalet Politeknik Üniversitesi’nde de polisin tahliye girişimine direnerek kampüse barikat kuran öğrencilerle üniversite yönetimi arasında görüşmeler sürüyor.
Üniversitelere İsrail ile mali bağlantıyı kesme talebi
Filistinlilere destek gösterisi düzenleyen öğrenciler, üniversitelerinin İsrail ile mali bağlantılarını kesmesi ve Gazze savaşını finanse ettiğini öne sürdükleri şirketlerle ilişkileri sona erdirmesini talep ediyor.
Dünkü gösterilerde 93 öğrencinin “mülke tecavüz”den gözaltına alındığı, Güney Kaliforniya Üniversitesi ise 10 Mayıs’ta yapılacak mezuniyet törenlerinin iptal edildiğini açıkladı. Üniversite yönetiminin, geleneksel olarak okul birincisinin mezuniyet töreninde yaptığı konuşmayı, öğrencinin Filistin yanlısı olduğu gerekçesiyle güvenlik endişelerine dayanarak iptal etmesi, gerilimin artmasına neden olmuştu. Okul birincisi öğrenci, Yahudi gruplar tarafından antisemit gruplarla bağlantılı olmakla suçlanmış, söz konusu öğrenci ise bu iddiayı reddetmişti. Üniversitenin mezuniyet törenlerine her yıl yaklaşık 65 bin kişi katılıyor.
Los Angeles’ta Çarşamba gecesi “mülke tecavüz” suçlamasıyla 93 öğrenci gözaltına alınırken Boston’daki Emerson College’de polis göstericilerin çadırını dağıtarak 108 kişiyi gözaltına alındı.
Teksas Üniversitesi’nin Austin kampüsünde ise Çarşamba günü 57 kişinin “mülke tecavüz” suçlamasıyla gözaltına alınmasının ardından ortamın daha sakin olduğu bildiriliyor. Üniversite yönetiminin kurulan barikatları kaldırttığı ve öğrencileri kampüsün ana meydanına yönlendirdiği belirtildi.
Atlanta’daki Emory Üniversitesi’nde de polis göstericilere tahriş edici kimyasal madde ve elektroşok silahlarıyla müdahale etti. Atlanta Emniyet Teşkilatı, polislerin üniversite yönetiminin yardım çağrısı üzerine gittikleri kampüste şiddetle karşılaştıklarını ve yanıt olarak kimyasal madde kullandıklarını açıkladı.
Başkent Washington’da da Georgetown ve George Washington (GW) üniversiteleri, GW kampüsünde bir çadır kurarak dayanışma gösterisi başlattı.
Los Angeles, Boston ve Teksas’taki üniversitelerde gösterilere dün yaklaşık 2 bin kişi katılmış, polisin müdahalesinde 200’ü aşkın öğrenci gözaltına alınmıştı. Göstericilere karşı çevik güç ve yarı otomatik silahlı polislerin görev yapması ve aralarında öğretim üyelerinin de bulunduğu göstericilere karşı yer yer sert müdahalelerde bulunulması tepkileri daha da artırıyor.
Başkan Joe Biden Pazar günü “Üniversite kampüslerinde antisemitizme yer yok” açıklaması yaparken, Beyaz Saray, Başkan’ın üniversitelerdeki ifade özgürlüğünü desteklediğini bildirmişti.
/Kaynak: DW/