Cumartesi Anneleri: 30 yıldır soruyoruz; Abdulvahap Ateş nerede?

Cumartesi Anneleri 1005’inci haftada, 14 Haziran 1994’te Kızıltepe’de gözaltına alınan ve o tarihten beridir de; kendisinden 30 yıldır haber alınamayan Abdulvahap Ateş’in akıbetini sordu…

Anneler adına Galatasaray Meydanı’nda yapılan 30 yıldır soruyoruz Abdulvahap Ateş nerede? ‘‘ başlıklı açıklama şöyle: 

1005.haftamızda AYM kararlarını uygulamamakta direnen iktidarın, makul olmayan, orantısız ve  baskıcı kararları sonucunda Galatasaray Meydanı yerine, polis bariyerlerinin önündeyiz. 

Hiç şüphe yok ki kontrolsüz, denetim dışı bir yetki kullanımı ile karşı karşıyayız.Hak ve  özgürlüklerimizin tamamen keyfi biçimde ihlali ile karşı karşıyayız. Hukuk devleti ilkesinin yok  sayılması ile karşı karşıyayız.  

1005.haftamızda bir kez daha hatırlatıyoruz: İnsan haklarına saygı, çoğulcu demokrasi ve hukukun  üstünlüğünün sağlanması hukuk devletinin varlığı ile mümkündür. İnsan haklarına erişimin  olmadığı bir durumda hukuk devletinden söz edilemez.  

1005.haftamızda kayıplarımızın akıbetlerinin nasıl bile isteye karanlıkta bırakıldığı, fail ve  sorumluların nasıl korunup kollandığına dair bir örnek olarak Abdulvahap Ateş dosyası ile  kamuoyu karşısındayız.  

14 Haziran 1994 sabahı askerler Mardin/Kızıltepe Kırkkuyu Köyü’ne baskın düzenledi. Köyde  yaşayan Ateş ailesinin evi ablukaya alındı. Askerler evde bulunan Abdulvahap’ı yalınayak, bahçede  bulunan ağabeyi Abdurrahim’in yanına getirdi. İki kardeşi şiddetli bir biçimde darp ederek köyün  dışına götürdü. Burada yüzüstü yere yatırıp İşkence ile sorguladı. Askerler bir süre sonra ağır yaralı  olan ağabeyi koma halinde yerde bırakıp Abdulvahap Ateş’i yanlarında götürdü. 

Olaydan 3 gün sonra, Kızıltepe civarında bir çatışma olduğu ve iki örgüt mensubunun öldürüldüğü  haberi duyuldu. Ancak jandarma eşliğinde öldürülen kişileri traktörle taşıyan Katarlı Köyü muhtarı  ve defin işlemini yapan mezarlık görevlisi, öldürülen kişilerin üzerinde günlük giysiler bulunan  sivil insanlar olduğunu belirtiyordu. Ailesi tüm çabalarına rağmen Abdulvahap’ın bu kişilerden biri  olup olmadığını öğrenemedi. 24 yaşındaki köy bekçisi Abdulvahap Ateş’ten bir daha haber  alınamadı. 

Hatice Ateş, 24.06.1994 tarihinde Kızıltepe Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak oğlu  Abdulvahap Ateş’in evlerinden askerler tarafından alındığını ve bir daha oğlundan haber  alamadığını beyan etti. Bunun üzerine savcılık, 1994/610 no.lu dosya üzerinden soruşturma başlattı  ve araştırma yapılması için İlçe Jandarma Komutanlığına müzekkere yazdı. Kızıltepe İlçe  Jandarma Komutanlığının 24.06.1994 tarihli ve Yüzbaşı Atilla Uğur imzalı cevabında “bugüne  kadar hiç kimsenin baskın yapılarak alınıp komutanlıkta tutulmadığı” yazıldı. 

Soruşturmada hiçbir ilerleme sağlanmadı, dosya 19 yıl adliyenin raflarında bekletildi. 2013 yılında  ailelerin ve İHD Mardin Şubesi’nin ısrarlı çabaları sonucunda Kızıltepe bünyesinde gerçekleşen  faili meçhul cinayetler ve zorla kaybetmelerle ilişkin yeni bir soruşturma başlatıldı. Abdulvahap Ateş’in de içinde olduğu 22 kişi ile ilgili dosyalar 2013/464 no.lu yeni soruşturma dosyasında  birleştirildi. 

2014 yılında savcılık iddianamesinin kabul edilmesi ile emekli Albay Hasan Atilla Uğur, dönemin  Diyarbakır İl Jandarma Komutanı Albay Eşref Hatipoğlu, Jandarma Komando Bölük Komutanı  Ahmet Boncuk, Başçavuş Ünal Alkan ve köy korucuları Abdurrahman Kurğa, Mehmet Emin  Kurğa, Ramazan Çetin, Mehmet Salih Kılınçaslan ile İsmet Kandemir hakkında “silahlı örgüt  kurmak veya yönetmek, silahlı örgüte üye olmak ve tasarlayarak öldürmek” suçlarından dava  açıldı.  

5 yıl süren davanın 9 Eylül 2019 tarihli karar duruşmasında Mahkeme heyeti, tanıklara, belge ve  delillere rağmen sanıkların beraatine karar verdi.  

İstinaf başvurusunu inceleyen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi, avukatların  duruşmalı inceleme talebini dikkate almadı. 14 Temmuz 2021 tarihinde, Ankara 5. Ağır Ceza  Mahkemesi’nin beraat ve düşme kararlarının “verilen hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı”  gerekçesiyle onayarak istinaf başvurusunun esastan reddine karar verdi. 

Ateş Ailesi, 30 yıldır evlatlarının başına gelenleri öğrenemedi. Adaletin sağlanması talepleri  karşılanmadı. Hakikatin üzeri yargı yoluyla örtüldü. 

Kaç yıl geçerse geçsin Abdulvahap Ateş için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten; devletin  evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz. 

Cumartesi Anneleri 

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi 

Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon

İlginizi Çekebilir

SOHR: IŞİD 5 yılda 4 bin kişiyi öldürdü
Fransa’da seçim, Avrupa’da aşırı sağ endişesi

Öne Çıkanlar