Kürtçe hukuk literatürü için yeni bir adım: DADSAZ kuruldu

GenelGündem

🔴 Kürtçe hukuk literatürünü geliştirmek ve hukuk alanında çalışmalarını yaygınlaştırmak amacıyla Van’da kurulan DADSAZ yöneticileri, Kürtçenin hukuk dili olarak kurumsallaşmasına katkı sunmayı amaçlıyor.

Kürtçe hukuk literatürünü geliştirmek ve hukuk alanında Kürtçe çalışmaları yaygınlaştırmak amacıyla Van’da Komeleya Vekolîn û Perwerdeya Hiqûqê (DADSAZ) kuruldu. 21 Şubat Dünya Anadil Günü’nde fiili olarak kuruluşunu ilan eden dernek için Van Valiliği’ne bağlı İl Dernekler Müdürlüğü’ne 1 Nisan’da başvuru yapıldı. Müdürlüğün, 8 Nisan’da başvuruyu kabul etmesiyle dernek resmen kurulmuş oldu. 

 Derneğin çalışmalarının tamamı Kürtçenin lehçelerinde olacak. Kürdistan’ın dört parçasındaki hukuki metinler, yasalar ve kanunlar bir araya getirilerek, belge ve dokümanlar oluşturulacak. Derneğin kurucuları arasında 2 yıldır Wan Barosu öncülüğünde verilen Kürtçe hukuk eğitimlerine katılan kişiler yer alıyor. 10 kişi tarafından kurulan derneğin yönetim kurulunda 7 kişi bulunuyor. 

 ‘DİL HUKUKUN YAPITAŞIDIR’

 Derneğin kurucularından hukukçu ve yazar Sabîr Ebdulahîzad, “Derneğin öncelikli amaçları Kürtçe hukuk literatürünü geliştirmek ve araştırmaktır. Hiçbir hukuk dilsiz gelişemez. Dil, hukukun yapıtaşıdır. Bu açıdan Kürtçe hukuk çok önemlidir. Kürtçede de tüm hukuki çalışmaların yapılacağını anlatmak ve göstermek istiyoruz. Bu literatürün gelişmesi ve ilerlemesi için çalışmalar yapmamız gerekiyor. Bu çalışmalar için birçok metot belirledik. Tüm uluslararası hukuk belgelerini Kürtçeye çevireceğiz. Yine medeni ve siyasi kanunların tamamını çevirmeyi hedefliyoruz. Bunları yaparsak Kürtçe hukuk dili çok önemli gelişmeler kat eder. Birçok ülkenin hukukunu inceleyeceğiz. Hangi hukuk Kürt diline uygun ise onun çevirilerini yapıp aynı zamanda eğitimler vereceğiz” dedi.

‘BİR MERKEZ OLMAK İSTİYORUZ’

İki yıl öncesine kadar bu konuda birçok çalışmanın yapıldığını ve bölge baroları tarafından destek verildiğini dile getiren Ebdulahîzad, “Yine bu yıllarda Kürtçe hukuk sözlüğü konusunda da önemli bir aşama kaydedildi. Bu çalışmaları sahaya nasıl yansıtacağımızın tartışmasını yürüteceğiz. Bunu hayata geçirmek sadece bir kurumun işi değil. Tüm kurumların ve hukukçuların yardımına ihtiyacımız var. Yakın zamanda eğitim devrelerini başlatmak istiyoruz. Panel, sempozyum ve online eğitimler gibi çalışmalar yapacağız. Bu konuda planlamalar yaptık ama en önemli hedefimiz derneğin Kürtçe Hukuk Literatürü için bir merkez olmasıdır. Her yerde bu eğitimleri verebilecek güce ulaşmak istiyoruz. Dilin resmi bir dil statüsüne kavuşması önceliklidir. Kürtçenin hukuk dilini geliştirmek gerekiyor. Kürtçe her anlamda buna yetecek bir dildir” diye belirtti. 

 ‘BÖYLE ÇALIŞMALARA İHTİYAÇ VAR’

 Derneğin kurucularından Av. Ali Şapkacı, Kürtçe hukuk eğitimleri aldıklarını belirterek, “Derneği kurmamızın amacı Kürtçe hukuk literatürünü geliştirmektir. Kürt halkının hukuk ve mahkemelerle ilişkisini kurunca aslında bu ihtiyacın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Kürtlerin böyle çalışmalara ihtiyacı var. Çalışmamızın amaçlarından biri de bir araştırmacı hukuk konusunda makale yazmak istediğinde yararlanabileceği bir havuz oluşturmaktır. Bir avukatın davasıyla ilgili rahat bir şekilde konuşabileceği bir Kürtçe hukuk literatürüne ulaşabilsin istiyoruz. Böyle olursa hem halk derdini avukata çok rahat anlatabilecek hem de avukat onu anlayabilecek” diye konuştu.

 DİL VE HUKUK  

 Akademik çalışmaların yanında hukuk öğrencileri için bir eğitim de başlatacaklarını kaydeden Şapkacı, “Dil ve hukuk birbirinin tamamlayıcısıdır. Kürtçe hukuk literatürüne duyulan ihtiyaç sadece akademik ya da mesleki alanla sınırlı değildir. Özellikle içinde bulunduğumuz bu siyasi süreçte, bu ihtiyaç çok daha görünür hale gelmiştir. Avukatların, müvekkillerinin haklarını ve taleplerini kendi ana dillerinde ifade edebilmeleri, adaletin erişilebilirliği açısından hayati önemdedir. DADSAZ olarak biz, bu alandaki boşluğu doldurmayı ve Kürtçenin hukuk dili olarak kurumsallaşmasına katkı sunmayı amaçlıyoruz. Hukukun dili ne kadar çoğulcu ve kapsayıcı olursa, adaletin toplumsal meşruiyeti de o kadar güçlenir. Bu nedenle, Kürtçenin hukuki alanda daha güçlü bir zeminde yer alması, sadece bir dil meselesi değil, aynı zamanda demokratikleşme ve hak temelli bir toplum inşası için de gereklidir” dedi.

/Mezopotamya Ajansı/

İlginizi Çekebilir

Euro son üç yılın en yüksek seviyesine çıktı
Kubad Talabani: Kurulacak yeni hükümet bu kez farklı olacak

Öne Çıkanlar